UÇAKTAKİ ÖLÜM, İHMAL Mİ YOKSA KADER Mİ?

Bugün AirlineHaber’e bir duyum geldi. Haberlerde hiç bahsedilmeyen belki de üstü örtülmeye çalışan bir can kaybından bahsediyoruz.

10 Ocak 2018 tarihinde KK1280 sefer no su ile İstanbul Bağdat seferini yapan Atlasglobal havayollarına ait uçakta  Irak vatandaşı bir yolcu hayatını kaybetti.
Bu cümle ilk okunduğunda hayatın akışı içinde olağan bir haber gibi görünse de eğer aldığımız duyumlar doğru ise  yer hizmetleri, kabin görevlileri ve kaptanın ihmalinin çok büyük olduğu anlaşılıyor.
Pankreas kanseri olan yolcu Bağdat’a gitmek üzere uçağa  biniyor. Yer ekipleri tarafından kabin ekibine yolcunun uçuş boyunca belli miktar oksijen alması gerekliliği bildiriliyor.
Yolcu uçuş sırasında fenalaşıyor ve hayati fonksiyonları yavaşlıyor.
Kabin ekibi uçakta doktor anonsu yapıyor ancak doktorun olmadığı anlaşılınca kabin ekibi müdahale etmek için hazırlanıyor.
Kabin amiri yolcunun nabzının atmadığını ve hayatını kaybettiğini bildirerek yolcuyu koridora yatırıyor ve kaptana haber veriyor.
Kaptan da aldığı bilgi ışığında uçuşa devam kararı alıyor ve uçak  Bağdat’a iniyor.
Havacılık kurallarını bilmeyenler için yine yukarıda yazılanlar  gayet normal geliyor.
Ancak durum sanıldığı gibi değil. İddialara göre yolcuya uçuş boyunca oksijen verilmiyor ve ilk büyük hata kabin ekibi tarafından burada yapılıyor.
Doktor anonsu sonucunda, eğer  uçakta doktor yok ise, kabin ekibinin ölüm kararını verme yetkisi yok. Kaptanın da bu kararı dinlemeyip en yakın meydana inmesi gerekiyor. Ancak bu da yapılmıyor.
Kurallara göre eğer uçakta doktor yok ise kabin ekibi gerçekten ölüm bile olsa bu yolcuya sanki hayattaymış gibi kalp masajı ve solunum desteği vermek zorunda.
Kaptan kendisine bildirilen bu  bilgiye göre doktor olmadığını duyduğu anda  hemen iniş yapmak zorunda.
Yine iddialara göre  şirket kendisine bildirilen bu durum sonrasında kabin amirini önce işten çıkartmak istiyor . Ancak  daha sonra tahminimizce olayın duyulmasından korkulduğundan olay örtbas edilmeye çalışılıyor.
AirlineHaber olarak bizim bu konuda bazı sorularımız var;
1. Yer hizmetleri yolcuyu kabin ekibine teslim ederken oksijen gereksiniminin olduğu bilgisini net olarak kabine bildirdi mi ?
2. Kabin bu bilgiyi aldı ise neden yolcuya oksijen vermedi?  Verdi ise ne kadar verdiğini tutanak ile belgelemek zorunda; bu belgeyi kamu oyuyla paylaşabilir mi?
3. Anons sırasında uçakta doktor bulunmadığı halde ölüm kararı nasıl verildi?
4. Kabin amiri bu kararı vermiş ise diğer kabin memurları buna neden karşı çıkmadı?
5. Kaptan bu bilgiler ışığında neden acil iniş yapmak yerine Bağdat’a devam etti? (Suriye hava sahası kapalı olabileceğini düşünerek,uçak Diyarbakır üzerinde gitmiş olmalı. Ölüm,uçak kalkıktan bir buçuk saat sonra olduğuna göre henüz Türkiye sınırları üzerinde olmalılar. )
Bu kaptanın kendi kararı mıydı, yoksa durumu şirkete bildirdikten sonra devam etmesi konusunda zorlandı mı ?
Tüm bu soruların yanıtlarını ve olayın doğruluğunu umarız AtlasGlobal yönetiminden sağlıklı, doğru ve bilgilere dayalı bir şekilde alırız.
Eğer bu bir iftira ise de bir şirketi bu şekilde zan altında bırakmak ne derece doğru, onun da kararını siz değerli okuyucularımıza bırakıyoruz
Ancak tarafımıza yollanan belgeler olayı doğrular mahiyette.
Hasta sağlık ekibi ile yolculuk yapmalı diye ikaz varken ve yazışmalarda hastanın durumu için görüşmeler yapılmasına rağmen her hangi bir atlama söz konusu mudur?
Yolcu,tek başına mı seyahat etmiştir?
Bu tür bir hastalık için sağlık ekibi nezaretinde diye seyahat edebilir denirken,yolcuya refakat eden var mıdır?
AtlasGlobal’den cevap bekliyoruz. 
© AirlineHaber

© AirlineHaber

© AirlineHaber
 
 

Exit mobile version