Cumhurbaşkanı Sözcüsü İbrahim Kalın, Türkiye’nin ABD’den 40 F-16 savaş jeti almak için yaptığı taleple ilgili konuştu.. “Birinci tercihimiz, hakkımız olan F-35’leri almaktır” diyen Kalın, ” F-35 programına ödediğimiz 1,4 milyar dolar karşılığında mevcut F-16 filomuzun genişletilmesi ve elimizdeki F-16’ların modernizasyonu ele alınabilir” dedi.
Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, Türkiye’nin ABD’den F-16 talebine ilişkin F-35 programına ödenen 1,4 milyar doları hatırlatarak, “Ödediğimiz para karşılığında mevcut F-16 filomuzun genişletilmesi alınması ve elimizdeki F-16’ların modernizasyonu bir alternatif olarak değerlendirilebilir. Mesele daha yeni şekilleniyor” dedi. İşte İbrahim Kalın’ın Milliyet’e yaptığı açıklamalardan satır başları…
ABD’ye yapılan F-16 teklifinin ayrıntıları…
– Türkiye’nin F-35 programından çıkartılması tamamen hukuk dışı ve haksız bir uygulama. Sadece Türkiye açısından değil, F-35 programı açısından da yanlış ve maliyetli bir karar. Umarım bu hatadan en kısa zamanda geri dönerler, ama geri dönmemeleri halinde bizim o projeye 1.4 milyar dolar ödediğimiz bir bütçe var. Bu bizim paramız, bunun doğru kullanılması için alternatifler neler olabilir?
– Eğer F-35 meselesi yakın vadede çözülmeyecekse, o zaman alternatiflere bakmamız gayet doğaldır. Türkiye savunma sanayi alanında alternatifsiz değildir. İhtiyacı olan ürünleri müttefiklerinden ve dünya pazarlarından alma yoluna gidebilir.
ABD ambargosu eski etkisinde değil
–Türkiye’ye uygulanan açık ya da örtülü ambargolar artık eski etkisine sahip değil. Birileri bu yollarla Türkiye’yi cezalandırmak gibi bir düşünce içindeyse bunun beyhude bir fikir ve abesle iştigal olduğunu onlara hatırlatmak gerekir.
F-35’lere ödediğimiz 1.54 milyar doların karşılığında…
– Ödediğimiz para karşılığında mevcut F-16 filomuzun genişletilmesi alınması ve elimizdeki F-16’ların modernizasyonu bir alternatif olarak değerlendirilebilir. Mesele daha yeni şekilleniyor. Şartları gördükten sonra ihtiyaçlarımız çerçevesinde nihai bir karar verilir.
– F-35 tabii ki önemli bir teknoloji ve bizim birinci tercihimiz, hakkımız olan F-35’leri almaktır. Fakat yaptırımlardan dolayı savaş uçakları filomuzu güçlendirme projesinden vaz geçecek değiliz. ABD ile bu kriz aşılırsa Türkiye tekrar programa girer, oradaki F-35’lerimizi alırız; çözülmezse ve sorun bir müddet daha böyle kalırsa, biz de alternatif arayışlarımıza devam ederiz.
Kimseden hibe istemiyoruz
– (ABD’nin ‘yaptırım’ uyarısı) Türkiye’yi S-400 almaya sevk eden süreci herkes biliyor ve biz hala bunun müzakere yoluyla çözülebilecek bir sorun olduğu kanaatindeyiz. Bizim öncelikli tercihimiz tabii ki müttefiklerimizle birlikte hareket etmek, onlarla ortak projeler yapmaktır. Biz kimseden hibe istemiyoruz, ‘favor’ (iyilik) beklemiyoruz. Biz kendi paramızla bu teknolojiyi almak ve geliştirmek istiyoruz. Caatsa yaptırımlarının haksız, yersiz ve hukuksuz olduğunu defalarca ifade ettik ve biz de bu konuda ısrarcı bir şekilde Amerikan yönetiminin bu tavrını gözden geçirmesi gerektiğini söylüyoruz. Türkiye’nin stratejik önemini görmemek, ancak stratejik körlükle izah edilebilir.
F-16’lar eski teknoloji mi?
– ‘F-16 eski teknoloji’ eleştirisi doğru değil. Hali hazırda F-16’lar Türkiye’nin ve NATO hava gücünün önemli bir bölümünü oluşturuyor. Bir müddet daha bu işlevi görmeye devam edecek. NATO’nun en güçlü müttefiklerinden biri olarak biz zaten bu alandaki çalışmalarımızı ülkemizin çıkarları muvacehesinde sürdürüyoruz. İnsansız savaş uçağı yapımı konusunda Türkiye çok hızlı mesafe alıyor. Mevcut savaş uçaklarının ötesinde teknolojiler geliştirmek mümkün. Son olarak envantere alınan Akıncı TİHA bu alanda atılmış çok önemli bir adım. 5-10 yıl sonra Türkiye yerli ve milli teknoloji hamlesiyle bu alanlarda çok daha ileri projelere imza atacaktır. Bundan kimsenin şüphesi olmasın. Dolayısıyla F-35 ve diğer alanlarda elbette hakkımızı savunacağız ama ambargolar bizim kararlılığımızı asla azaltmayacak.