Söylentiler hafta başında ortalıkta uçuşmaya başlarken, Hindistan hükümeti Salı günü Air India’nın yeni sahipleri olarak Tata Sons’u unaylamıştı.
Karar, koronavirüs nedeniyle gecikmelerle dolu 21 aylık satış sürecini kapsıyor, havayolu için uzatmaları ve fiyat indirimlerini zorunlu kılıyor.
Tata Sons, Air India için 2.39 milyar $ olarak teklif verdi, havayolu için ve hükümete 358,5 milyon $ nakit olarak ödedi.
Bu, SpiceJet CEO’su Ajay Singh’in 2 milyar $ teklif veren konsorsiyumunun teklifini az farkla geride bıraktı. Bununla birlikte, her iki teklif de hükümetin 1.71 milyar $ tutarındaki rezerv fiyatının üzerindeydi.
Teklif verme süreci sona erdiğinde, hükümet gururla Hindistan havacılığında bir sayfa açtığını söyledi. Air India’yı özelleştirmek ve borçlarını defterlerden silmek, uzun zamandır hükümetin 2017’den bu yana 4 yıldır zorladığı bir önceliği idi. Peki Tata Sons’u bundan sonra ne bekliyor?
Tahmin edilebileceği gibi, Air India gibi ulusal bir varlığı özelleştirmek hiç de kolay değil. Tata’nın dümene katılımı, esas olarak mülkiyet ve çalışan hakları açısından ek sorunlarla birlikte gelir.
Tata hiçbir çalışanını tam bir yıl boyunca işten çıkaramaz ve yalnızca ikinci yıldan itibaren gönüllü olarak emekli olabilir.
Tata Sons’un fahri yönetim kurulu başkanı Ratan Tata, duyurudan kısa bir süre sonra, Air India’nın 1932’de JRD Tata tarafından kurulduğu hakkında bir açıklama yaptı.
Havayolu RJD Tata tarafından ilk kurulduğunda, bizzat RJD Tata tarafından tek motorlu bir de Havilland Puss Moth uçağı ile Karaçi’den Bombay’a posta uçuşu yapılmıştı. Şirket 2. Dünya Savaşından sonra Air India ismini aldı.