Hava-Sen son günlerdeki gelişmelere ilişkin bir basın bülteni yayınladı. Bu bültende görüleceği üzere, uçuş emniyetine vurgu yapılarak, çalışanın tercihine saygı duyulması gerektiği hatırlatıldı.
İşte o Bildiri
Değerli Basın Mensupları ve Arkadaşlarım,
Yönetim Kurulu Başkanından sonra Uçuş İşletme yöneticileri de rengini belli etti. Zaten rengi belli olan sendikaları ile kurulmuş bulunan Saadet zinciri bozulunca bizim başından beri bağırdığımız konuya sarıldılar; Uçuş emniyeti. Evet biz de tam bunu söylüyorduk.
Makama geldiklerinden beri haksız yere adam atılması, FTL uygulaması adı altında neredeyse taammüden cinayet, yatıda otel odasında vefat eden personele tazminat ödememek için olmadık inkarların yapılması, tarihte görülmediği kadar uçucunun şirketi terkedip gitmesi, daha kış tarifesinde sıkışan programların yaz tarifesinde tamamlanamıyacağı, Yeni havaalanına geçiş ve Yeni alınan uçakların gelişi ile artacak uçuşların mevcut uçuş ekipleri ile karşılanamıyacağı ve bu açıkları yine uçucu ekip üzerine yüklenerek kapatılacağı gerçeği ortada iken disiplini sağlayacağım diye uçuş emniyetinden dem vurarak personeli tehdit etmek ne kadar mantıklı.
Böyle aba altından sopa göstermekle size göre uçuş emniyeti mi sağlanıyor yoksa korku ortamı körüklenerek tam tersi mi yapılıyor. Yaptığınız duyuru ile herhalde takdir aldınız ve koltuğunuz bir süre daha sizde kaldı. Biliyormusunuz 6356 sayılı kanuna göre sendikal hak ve özgürlüklere müdahale suçtur. Anayasal suçtur. Hele işveren olarak hiç karışamazsınız. Çalışan sendikasını kendisi belirler. Neden personeli rahat bırakmıyorsunuz. Bırakın ve sonucu görün. Yoksa siz de bundan mı korkuyorsunuz!!
Uçuş işletme yöneticilerinin hepsi cahil ve beceriksiz diye genel kurul salonunda konuşma yapıp kamyonculara alkışlatan tatlı sendikanıza karşı aynı sert ve katı tutumunuzu gösterebilirmisiniz. İstediğimiz hangi konuda izin verdiniz de şimdi müsaadeden bahsediyorsunuz. 8 Mart Dünya kadınlar gününde arkadaşlarımıza bir gül sunmamızı bile onlarca güvenlikçi, polis ve personel ile engellediniz. Arkadaşlarımıza daha yakın olmak için TAV dan kiraladığımız ofisi baskı yaparak iptal ettirdiniz. Bilmiyorsanız TAV genel müdürüne sorun.
Her dönem yöneticilerin taktiği olan Kimin ne kadar para aldığından bahsetmişsiniz. Biz de başından beri parayla zamla işimiz yok biz insanca çalışma şartları ve uçuş emniyetinden bahsettik. Sizin emsallerinizden 3-5 kat fazla maaşınız olduğunu son primlerde herkes bir ikramiye alırken sizin üç ikramiye aldığınızı söyledik mi? Buna rağmen ezilen yorgunluktan bitme noktasına gelen, haksız yere ceza alıp atılan (örneğin 305 çiler, grevciler vs.) aralarında kurduğunuz jurnal sistemi ile huzur içinde mesai yapamayan kabin ekiplerinin hangi hakkını savundunuz sizi göreve getirenlere karşı.
Kaybedilen hakların tamamı sizin yöneticiliğiniz döneminde oldu ve hiç birisine dur demediniz. Şimdi o çalışanların mağduriyetleri ve şikayetleri o kadar yoğun ki siz duymadınız biz sadece tabelayı koyduk. HAVA-SEN !!! Size rağmen duyuracağız seslerini. İçlerinden bazılarını kurbanlık olarak seçip çağırtmışsınız.
Size cahil beceriksiz aptal diyen öteki sendika yetkililerinden kimi çağırabildiniz. Halen bizim arkadaşlarımıza atfettiğiniz suçlamaların bin katını yapan ötekilere ne yaptınız. Daha düne kadar bizim ile aynı saflarda olanların şimdi tetikçi gibi davranmaları çok acı. Bu gün belki idare edersiniz ama yarın yine bu camianın insanı olunca nasıl bakacaksınız arkadaşlarınızın yüzüne. Sarı öküz hikayesini biliyoruz. Ama atmak için çağırdığınız arkadaşlarımız sarı öküz değil sarı Aslanlar ve onları sonuna kadar savunacağız. İşlenecek anayasal suçların hesabı hukuk önünde şahsen mutlaka verilecektir.
Duyduğumuz kadarı ile bizim gündeme getirdiğimiz konularda nasıl geri dönüşlü düzeltmeler yapabiliriz arayışı içindeler. Kuracağımızı ilan ettiğimiz Call Center’ı birileri yıllardan beri akıl edemeyip şimdi kuruyorlar. Protokollarda kaybedilen haklardan hangilerini en azından Yeni TİS imzalanana kadar geri verebiliriz diye malum sendikayla çalışmalar yapılıyormuş. Bizim baskımızla çalışanlarımız ne kadar kazanırlarsa bizim için kazançtır. Zaten biz yapacağımız TİS ile bunların hepsini düzelteceğiz. Son dört senede nelerin kaybedildiğini yayınladığımız broşürde belirtmiştik. İsterseniz onu alıp üzerinde çalışma yapabilirsiniz.
Sevgili yöneticiler, neden bize bu kadar karşısınız, kral çıplak dediğimiz için mi kızıyorsunuz. Yoksa emir kulu olduğunuz ve koltuk, maaş tatlı olduğu için mi? Çalışanın tercihine neden saygı duymuyorsunuz. Yoksa bilmediğimiz başka ilişkiler mi var. Şirketimizi nasıl bir çıkmaza götürdüğünüzü görmüyormusunuz? Yaptığımız mesleğin önem ve önceliğini anlamayıp konuyla hiç ilişkisi olmayan kişi ve faktörlere kurban ediyorsunuz. Bakın bu ateş sonunda hepimize zarar verir. Biz mesleğimizi şirketimizi ülkemizi seven, kanunlara saygılı insanlarız.
Siz de öyleyseniz gelin elbirliği ile sorunları çözelim. Olanları sorgulamak için değil insanca çalışma şartları ve uçuş emniyeti için…
Kaptan İskender Çarkcı
HAVA-SEN Genel Başkanı