TATLIBAL’IN MAAŞINI KİMSENİN BİLMEDİĞİ ADAMLARI
Tatlıbal yönetime geldikten sonra ilk icraatı kendisine özel kalem müdürü atamak oldu. THY’de taşeron işçi olarak çalışan Salih Uğur Başkanın Özel Kalem Müdürü olarak göreve başladı. Ancak Uğur’un maaşı, Yönetim Kurulu’na getirilmedi. Uğur’un maaşını sadece Başkan ve Genel Mali Sekreter Celalettin Meriçli biliyordu. Bununla kalmadı, Tatlıbal “yakın arkadaşım” dediği bir kişiyi daha işe başlattı. İddialara göre Tatlıbal’ın arkadaşı, sendika koridorlarında, belinde tabanca ile dolaşıyor, adata bir koruma gibi hareket ediyordu Ne kadar maaş aldığı da Yönetim Kurulu’nda görüşülmemişti.
TOPÇU’DAN ÖDÜLLENDİRME Mİ ?
Bu arada, 2013 Aralık ayında yapılan Hava İş Genel Kurulu öncesi Tatlıbal’ın içinde olduğu Reform hareketini örgütlediği ve Genel Kurul sürecinde aktif rol oynadığı ileri sürülen THY İnsan Kaynaklarında Müdür olarak görev yapan Serdar Uygur da, Hamdi Topçu tarafından THY İnsan Kaynakları Başkanı olarak atanmıştı. Uygur, Başkan olduktan sonra da Sendikaya ilgisini sürdürmüş ve iddialara göre Hava İş Yönetim Kuruluna Amatör olarak seçilen 2 Yönetim Kurulu üyesinin THY’de Müdür yaptırılarak Sendikadan uzaklaştırılmasını organize etmişti. Hamdi Topçu’nun 2015 yılı Nisan ayında THY Yönetim Kurulu Başkanlığından alınmasından bir süre sonra ise, görevden uzaklaştırıldı. Uygur, THY’den ayrılınca, hemen sendikada işe başladı. Danışman kadrosu ile işe alınmıştı ama ne kadar maaş aldığını Başkan ve Celalettin Meriçli dışında bilen yoktu.
AYÇİN’E YOLSUZLUK İMASI
Tatlıba’ın göreve başladıktan sonra attığı ilk adım eski defterleri karıştırmak oldu. Seçimi kaybeden çeyrek asırlık Atılay Ayçin dönemi adeta hallaç pamuğu gibi atıldı. İncelemeleri bir Yeminli Mali Müşavirlik Şirketi yapıyordu. İnceleme yönetimi tatmin etmemiş olacak ki, ikinci bir Yeminli Mali Müşavirlik şirketine daha araştırma yaptırıldı. Sonuçlar konusunda Şubat 2015’te ipuçları veren Tatlıbal “Yılda 280 bin liralık çiçek masrafı yapmışlar. Biz geldik geleli ne düğün, ne doğum, ne hastalık ne cenaze atlamaksızın herkese çelengini göndererek, biz 24 bin liraya erişebildik. Biz aslında eski yönetimlere karşı bugüne kadar hiç kötü konuşmadık. Yine konuşmayacağız. Biz geçmişi kapattık. Ayrıca 4 yıl içerisinde ödenen matbaa parası 2 milyon 995 bin 941 lira. Bizim dönemimizde yıllık matbaa gideri 85 bin 784 liraya düşürdük.” Diye demeç vermiş, yolsuzluk imasında bulunmuştu.
2 ŞİRKETE YAPTIRILAN DENETİM RAPORLARI BUHARLAŞTI !
Üstelik eski yönetim 2013 Aralık ayındaki Genel Kurul’da ibra edilmemişti. Sendikanın yönetimi inceleme yaptırmak ve konuyu yargıya taşımak zorundaydı.Aradan yaklaşık 3.5 yıl geçti. İki şirkete yaptırılan denetim raporları ile ilgili olarak bir türlü yargıya başvurulamadı. İddialara göre denetim raporları kaybolmuştu ! Sendikayı 3 milyon TL borç ile devraldıklarını söyleyen Tatlıbal’ın demecinde araya sıkıştırdığı “Biz geçmişi kapattık.” Sözüne uygun hareket ettiği iddialarını da beraberinde getirmişti. Şeffaflık sözü vererek göreve gelen Tatlıbal ve ekibinin geçen 3.5 yılda ne gibi harcamalar yaptığı ise bilinmiyor. Sendika sitesine girenlerin, Bilanço, Gelir-gider ve Kar-zarar tablolarına ulaşamaması kafalarda soru işareti oluşturmaya devam ediyor.