HAT BAKIM TEKNİSYENİNDEN MEKTUP VAR…

Değerli Teknik A.Ş çalışanları,Şefleri,müdürleri,başkanları,genel müdür yardımcıları,genel müdürü ve tabii ki THY Yönetim kurulu başkanı. Her kim olursanız olun, CS bir hat bakım teknisyenin bana yolladığı bu mektubu dikkatle okuyun.
Bu mektuba verilen cevap aşağıda kırmızı renkli olanlardır. Teknik A.Ş’ nin yetkili mercileri bu mektubu ve cevapları iyi okusunlar.
…………..
“”Sefa abi merhabalar. Bu aralar çok doluyum.. psikolojik olarak çöktüm. Sizden rica etsem anlatacağım konu hakkında bir şeyler yazabilir misiniz? Konu şudur ki, THY Teknik hat bakımda çalışmak artık işkence halini almıştır.
Öncelikle TİS ile ilgili olan durumu biliyorsunuz.Şüphesiz, bu ilk etkenlerden biri.
Bu konuda çok görüş ilettim. Bu hafta geçen haftaya ilaveten yazacak konu yok. Çok yakında dananın kuyruğu kopacak görünüyor. Umarım etkenlerden biri ortadan kalkar da yarınlara daha güvenli bakabilirsin. 
Diğeri ise yöneticilerin veya şirketin bize karsı olan tutumu. Örnek vermek gerekirse hat bakım xx ekibinde lastik değiştirmek isteyen bir arkadaşımız, lastik değişim için Dolly bulamayıp, dolly olmaksızın lastik değiştirmek istemediğinde, şefinin, “değiştirmeyeni ben değiştiririm” diyerek mobbing uygulaması
Ağırlığı 50 ile 200 kg arasında değişen bir uçak tekerleğini dolly’siz değiştirmeyen teknisyeni değiştiririm diyen şefin önce bu tekerleği kendisinin dolly’siz değiştirmesi gerekir. Eğer bundan sonra bel fıtığından ameliyat olması gerekirse kendisini de değiştirmesi gerekir.
Ben xxx ekibinde değilim bizim ekipte de bu tarz olaylar oluyor.. Ground olan uçağı zorla normal yaz diyerek kapattırmaya çalıştırmalar… vs vs
NO-GO arıza nedeniyle ground olan uçağı bir CS nasıl normal olduğunu yazıp onaylayabilir? Bunu teklif eden değil Havacı, Kamyoncu bile olamaz. SHGM’nin bu tür illegal işleri tespit etmesi gerekir. Maintenance Error nedeniyle faciaya çanak tutulurken uçuş emniyetini nasıl sağlayacaksınız? Bu mektubu ve yazımı ihbar kabul edip acilen gereğini yapmaya davet ediyorum.
3. Havalimanına geçeceğimiz için bizim sari renkli 2010 yıllarında alınan Ford Transitler bu aralar teker teker beyaza boyanıyor. Bu araçlar boyanıp geldiğinde doğal olarak içi toz içinde, çok kirli oluyor ve şirket bizi adam yerine koymadığı için o şekilde kullanıma sunuyor
Üretim planlama ise normalde ekipte, O gün için  10 c/s varsa yapabildiklerini yapsınlar diyerek 10 c/s lik iş ataması yapacağına 50 c/s lik is atıyor.
Buna, üretim planlama değil, üretim planlamama denir. Bunlar vardiyada kaç CS olduğunu ve bunların ne kadar iş gücü üretebileceklerini, verdikleri işin iş yükünü hesaplamak ve dengelemekten aciz insanlar mı?  Bu durumda teknisyen hangi sıralama ile işleri yapacak? Böyle çalışan üretim planlamanın lağvedilmesi en doğrusudur.
Daha sonra bunun dönüşü bize baskı olarak geliyor.. artık  baş teknisyenler ile tartışmaktan yorulduk
THY gibi en modern teknolojiyi kullanan bir iş yerinde teknisyeni zaman baskısı altına almak bir facianın ön habercisidir. Dirty Dozen’ı bilmeyen havacı olur mu? OLMAZ…
Geceleri r check yaptığımızda işleri yetiştiremiyor, sistemden kartları kapatıp eve gidiyoruz. Ertesi gün yani ikinci gece veya ilk sabah kartları mühürlemek durumunda kalıyoruz.
Gelelim aprona bi kere Apronda 25 km/h hayal.. asla 25 ile gidemezsiniz en az 35km/h.. İki de bir yetkililerle çatışıyoruz.
Peki, sizin sendikanız ve dernekleriniz hatta sendika ne iş yapar? Bir aracın devamlı 25 km ile gitmesi mümkün müdür? (bizim zamanımızda da DHMİ ile en çok takıştığımız konu idi) 
Kokpitte çalışma yapacağımız zaman genelde genç kaptanlarda bu durumu yaşıyorum.sanıyorum akademiden yetişme oluyor. Kokpitte çalışma yapmamız için müsaade etmiyorlar.
Teknisyen kokpitte çalışacaksa o uçakta giderilmesi gereken bir arıza var demektir. Arızalı uçak release edilmedikçe uçamaz. Uçağı release edecek kişi de lisanslı teknisyendir. Bu durumda pilotun zaten kokpitte bulunmaması gerekir. Siz pilota “uçakta arıza var ve benim kokpitte çalışmam lazım, lütfen kokpitten ayrılın, arıza giderilince biz sizi bilgilendireceğiz” diyerek kişiyi kokpitten uzaklaştırın. Buna rağmen kokpit size bırakılmıyorsa, işi bırakın ve durumu yazılı olarak (sözlü değil) yöneticinize bildirin. Unutmayın, yazıp verdiğiniz raporun bir kopyası sizde kalmalı ve üzerine hangi tarih ve saatte kime verdiğinizi de not olarak yazmış olmalısınız.
Arızası giderilmemiş uçağın kaptanı, pilotu filan olmaz. Arıza giderilip defter release edilinceye kadar pilotun kokpitte işi yoktur, orada bulunmaması gerekir. Arızalı uçağın (Release edilmemiş uçak arızalı demektir) sahibi pilot değil teknisyendir. Pilot teknisyenin işini bitirmesini engelliyorsa o uçak release edilmez ve sorun biter. Değil kaptan, astronot olsa bile o uçağı uçuramaz.
Mesleki bir dernek olan UTED bu soruna karışıp bu kuralı bilmeyen pilotlara öğretmesi gerekir. Uçuş İşletme başkanıyla (makam adı her ne ise) konuşup acil çözüm üretilmesi lazım. Bu iş UTED’in asli görevidir. 
Ben de test yapacağımı ve bu şartlar altında çalışamayacağımı söyleyerek kokpiti terk ettim.
Bu konuda kaptanlar ile tartışmaktan yoruldum. Sizden ricam bizim kim olduğumuzu kaptanlara hatırlatacak bir yazı yazmanız. Bazıları var çok iyi ama bazıları da böyle.. biz onlardan çok bir şey istemiyoruz zaten beraber çalışıyoruz. Bende de onda da lisans var. Birbirimize yardımcı olmayacaksak kim olacak.
Bu is böyle yürümez.. o zaman ben de ariza var diye kokpiti mi boşalttırayım….””
************************
 
 

Exit mobile version