Hakan Çelik, Posta Gazetesinde ki köşesinde bugün Thy konularına değindi. Taşınma sürecine ve yöneticelere hucüm edildiğini belirten yazarın bugün ki yazısı;
Türk Hava Yolları (THY) küresel düzeyde tanınan ve ciddi gücü olan belki de tek markamız. Dünyada en fazla noktaya uçan şirket, Afrika’da en hızlı büyüyen havayolu, transit yolcusunu en fazla artıranlar arasında, filo büyüklüğü, kapsama alanı, frekanslar…
Hangi kriteri alırsak alalım THY dünyanın en saygın havayollarından biri. THY bugün her coğrafyadan milyonlarca yolcu için unutulmaz uçuş deneyimleri sunuyor.
Yakıt fiyatlarının yüksekliği, kar marjlarının düşüşü, anormal boyutta rekabet ve Suriye, Libya, Irak gibi çatışma bölgelerindeki problemler havayollarını yönetmeyi çok daha zor hale getiriyor. Türk Hava Yolları en fazla iş yaptığı hatlarda yaşanan stratejik risklere karşın ciddi bir performans ortaya koyuyor. Bu başarıda yer hizmetlerinden pilotlara, kabin görevlilerinden satış ve pazarlama ekiplerine kadar bütün çalışanların büyük katkısı var.
THY daima Türkiye’de en fazla dikkat çeken kurum oldu. Dünya vitrinine çıkmış her kuruluş gibi THY için de öneri getirilmesi, aksayan noktaların paylaşılması ve eleştiri getirilmesi doğaldır. Ancak objektif olmayan kriterlerle kişilerin ve yöneticilerin hedef alınması THY’ye zarar veriyor. Bugünlerde özellikle THY Yönetim Kurulu Başkanı İlker Aycı ve THY Basın Müşaviri Yahya Üstün’ü hedef alan yazılar dolaşıyor. Hatta İGA tarafından işletilen İstanbul Havalimanı ile aksayan ne kadar konu varsa hepsinin faturasının THY yönetimine çıkarıldığını görüyorum. Bence burada ciddi haksızlık ve kafa karışıklığı var. THY’nin Atatürk Havalimanı’ndan İstanbul Havalimanı’na taşınma operasyonu gerçekten büyük başarıyla gerçekleşti. Üstelik bu hızlı transfer sırasında tahmin edilenden daha az sorun yaşandı.
THY’yi her fırsatta yerden yere vurmayı bir alışkanlık haline getirenlere şunları hatırlatmak isterim: Başarı havacılık operasyonlarıyla sınırlı değil. Amerika ve Avrupa’da en önemli sanat, kültür ve spor etkinliklerinde Türk Hava Yolları’nın imzası var. En uzak coğrafyalarda bütün prestijli organizasyonlarda THY’yi görüyorum. Golften basketbola kadar en popüler alanlarda THY rüzgarı esiyor. Bu yolla Türkiye müthiş bir kamu diplomasisi yapıyor, bir anlamda yumuşak gücümüzü herkes görmüş oluyor, toplamda parayla ölçülemeyecek muazzam bir tanıtım etkisi yaratıyor. THY videoları Youtube’da izlenme rekorları kırıyor… Ortada Türkiye adına bu kadar memnuniyet verici bir tablo varken, İlker Aycı, Yahya Üstün ve diğer bazı yöneticilere hücum etmenin yanlış ve son derece haksız olduğu görüşündeyim.