GÜNÜMÜZDE TAŞERON UYGULAMALAR…

GÜNÜMÜZDE-TAŞERON-UYGULAMALAR...

 

Bilindiği üzere taşeron uygulamaları gün geçtikçe azalacağına maalesef tam tersine çoğalmakta. İş hayatında, Taşeron, tali işveren, alt işveren veya alt yüklenici gibi isimler ile de anılan ve birçok durumda bir işin veya işlerin bir kısmını gerçekleştirmek veya işverenin sözleşmesindeki yükümlülüklerini yerine getirmek amacıyla anlaşma imzalayarak üstlenen diğer yüklenicilerdir. 

Taşeronlar, genellikle, bir projenin parçasında belirli bir görevi yerine getirmek amacıyla, asıl işveren tarafından kiralanan şirket veya kişi olup, çalışanların ücretleri hizmet sunduğu şirket tarafından ödenmektedir. Bir taşeronun yaptığı iş için en yaygın kullanım alanı yapı işleri ve genellikle inşaat mühendisliği iken, günümüzde taşeronlar için iş fırsatları çok daha geniş bir alana yayılmıştır. 

Aslına bakacak olursak, Taşeron kiralama, genel olarak projenin maliyetlerini ve diğer risklerini azaltmak amacıyla genel yüklenici tarafından tercih edilmekte olup, böylece hizmet verdiği şirket nezdinde uzmanlaşma fırsatı yakalayabilmeleri mümkündür.  

Bu sistem doğrultusunda, taşeron çalışanları da belirli konularda uzmanlaşma fırsatını yakalamış olurlar. Ayrıca bu yolla ucuz işçilik ve rekabet ortamı da yaratılmış olur. Ancak bu sınıflandırma, kadrolu işçilerin sendika haklarının azalmasına ve toplu pazarlık hakkının kullanılamaz duruma gelmesine neden olmuştur. Sendikalı olmayan Taşeron çalışanları, maalesef işverenlerin, eylem veya grev kırıcı olarak kullanabildikleri de bilinen bir gerçek. 

Taşeron hizmeti veren şirketlerin patronları genelde, işverenlere veya siyasi iktidara yakın kişilerdir. Taşeronların içinden bazı kişilerin zamanla asıl kadroya geçmeleri de mümkün. Bu kararı taşeron çalıştıran ana işverenler vermektedir. Bu çalışanların toplu iş sözleşmesi, sendikası, grev yapma olanağı olmadığından her türlü hak ve alacakları işvereninin iki dudağı arasındadır. 

Ülkemizde, her gün artan enflasyonist baskılar karşısında asgari ücrete endeksli taşeron sistemiyle insanların geçinebilmeleri mümkün değil. Aslında işverenler, isterlerse bu çalışanlarına insanca yaşamanın ve biraz olsun rahat nefes almalarının bir yolunu bulabilir. 

Aslına bakacak olursanız, mevcut siyasi iktidarların, Taşeron çalışanlardan, genel seçimlerde oy alabilmeleri, taşeronlara verdikleri maddi ve manevi olanaklar çapında kendini göstermektedir. Taşeron çalışanların ücretleri düşük olduğu için, patronları için bulunmaz bir nimettir. Bu işsizlikte aç bir firma, yaklaş iktidar partisine, sonra yan gel yat…

Benim THY’de çalıştığım zamanlarda, ihtiyacım var diyerek, yöneticisi olduğum müşteri uçakları bölümünde birçok taşeron çalışanını kadroya aldırmıştım. Şimdilerde de bu mümkün. En azından belirli bir sene zarfında, taşeron olarak çalışanların kadrolara geçirilmelerinin önünde hiçbir engel yok.  

Taşeron sistemi, ucuz kölelikten başka bir şey değildir.   Çantacı firmaları zengin edeceğinize dağıtın o paraları işçiye bakın nasıl verim alacaksınız görün… Sevgili İşverenler, İnsanların aidiyet ve sadakatle verimli çalışmasını istiyorsanız adil yönetmek zorundasınız. Yanında aynı işi yaptığı arkadaşına bayramlarda çikolata, taşerona lokum ya da kuru bir bayramlaşma, çalışanı rencide edecek ve randımanını düşürecektir. 

Düşünsenize aynı ofiste aynı işleri yapıyor, aynı yemekhanede yemek yiyorsunuz. Hal böyleyken, kadrolu çalışanlardan maaşınız 5 – 10 katı daha düşük ve mevsimlik ırgat muamelesi görüyorsunuz. Bu adalet mi? Eğitim durumlarına, becerilerine, yaptıkları işe göre bunları kategorize edip istihdam edebilirsiniz. Maaş bordrosunu bile sizin belirlediğiniz bir sistemde çantacı firmalarla bu alt kölelik sınıfları yaratmanız hiç mi vicdanınızı rahatsız etmez?

Üstelik her sene ihaleydi, yok tazminatıydı, binlerce insanı patronum kim olacak gibi iğrenç belirsiz bir duyguyu yaşatmaktan zevk mi alıyorsunuz? Bunlar da ülkemizin eşit vatandaşı değil mi?

Ofislerde kadroluların burun kıvırdığı, yüz ekşittiği işlerinizi bu kişilere yüklüyorsunuz. Uçağın en değerli parçalarını bunlara taşıtıyorsunuz. En pis işleri onlara yaptırıyorsunuz. Ama en düşük ücreti ve en kötü muameleyi de onlara yapıyorsunuz. El vicdan yahu…

Ahmet Bolat beyin THY de yakaladığı bu bahar havasının yalancı bahara dönmemesi için muhakkak bu konuya da el atılması gerekir diye düşünüyorum. 

Öyle bayramda seyranda iyi niyetle yaptığınız jestlerle, yarım elma gönül alma sistemi ile yürümez bu düzen. Önünüzde el bağlayıp susanların sandıkta tepkisini, sofrasında aldığı maaşın ve gördüğü muamelenin etkisini bir düşünün derim.  Elinizde Cumhurbaşkanın taşeronları kadroya geçirme seferberliği gibi bir emsal gerekçe de varken kırın bu ihale-taşeron mafyalarının zincirini. Atın üzerinizdeki bu yükü, siz de hafifleyin işçiyi de rahatlatın. İnanın, bunun size bu dünyada da ahirette de geri dönüşü çok çok fazla olur. En azından, hayırla yâd edilir, tarihe geçersiniz. Bunun için biraz cesur olmanız ve üstünüzdeki iradelere; birilerine para kazandırmaktan daha çok kazandıracağınıza inandırmanız yeter.

Bu iktidarsız pasif sendikacıların da bu konuya el atması, bu sendikasız ve savunmasız çalışanlara destek olması gerekir. Alın size örgütsüz elinizin altında binlerce üye adayı. Bu konuya neden müdahil olmaz neden duyarsız kalırsınız. İşiniz üye sayınızı arttırmak, sahipsiz çalışanlara sahip çıkmak değil mi? o zaman bu işe hem kafa yormanız hem bütçe ayırmanız gerekmez mi? Korkunuz nedir? 

Özetle, yirmi birinci yüz yılda, bu taşeron köleliği THY ye hiç, ama hiç yakışmıyor. 

Her defasında gündeme getirdiğimiz bu konuda hiçbir ilerleme olmadı. THY’nin kanayan bu yarası size kan kaybettiriyor. Kötü örnek emsal olmaz ama kulağımıza gelen bazı hırsızlıkların, işyerini suiistimallerin bile kök nedeninde bu düzen olduğunu düşünüyorum. Yıllarca size çalışan uçağın etrafında ömrü geçenlere ne bir pass ne de bir indirimli bilet hakkı vermeden çalıştırmak da sizin ayıbınız olsun. 

Düşük ücretle her yıl patronum kim olacak, tazminatım, maaşım ne olacak, tasası da sizin ayıbınız olsun. Birine verdiklerinize boynu bükük bakarak size çalışanların, yanındakinin bir haftalık ücretine 1 ay çalışanların vebali de sizin omuzlarınızda bilesiniz..,

Exit mobile version