Sayın okurlarımız;
Bildiğiniz üzere sektörümüzün en büyük şirketi, bayrak taşıyıcımız THY yönetimlerinde yaşanmış entrikaları ve yakın geçmişte yaşanan olay ve gelişmeleri sizlere aktaran “İKTİDAR SAVAŞLARI” bölümümüz okunma rekorları kırmakta… Bunların yanında bir zamanlar ortaklarımızla kurduğumuz ve yönetim kurulu başkanlığını yaptığım AirportTV’deki röportajları ve havacılık sektöründeki yaşanan kaza ve kırım olayların nedenlerini ve sonraki gelişmeleri, sektörün içindeki yönetici kadrosu ile irdelenmesini canlı olarak sizlere sunmaya çalışıyoruz. Bu tür yayınlar bildiğiniz üzere Google da endeksleniyor ve çok ileriki zamanlarda da izlenilebiliyor. Yakın geçmişe ışık tutacak olan bu çalışmayı beğeneceğinizi umuyorum diyerek bu haftaki konumuza döneyim;
Tüm dünyamızı sarsan Covid ve arkasından gelen pandemi dönemi maalesef hala devam ediyor. Hemen hemen her hafta aynı konuları yazmaktan ben, okumaktan da sizler sıkılmış olmalısınız. Bu nedenle bu hafta farklı bir konuyu, seneler önce yaşanmış anılarımdan esinlenerek siz değerli okurlarımızı önce geçmişe sonrada günümüze getireceğim.
Çünkü her zaman söylediğim gibi, geçmişi bilmeyen geleceğini yönlendiremez.
İşte aşağıda anlattığım geçmişte yaşananları okurken sizlerde o geçmişte yaşananları düşünerek geleceğinizi yönlendirebilirsiniz.
Benim iş hayatımda 30 senelik bir tecrübem olmasının yanı sıra, THY’de örgütlenmiş birçok mesleki derneğin işveren karşısında sözcülüğünü de yürütürdüm. Sözcü ben olmama ve UTED başkanlığını da sürdürdüğüm halde, işveren her nedense en çok pilot ve kabin memurlarının derneklerinin üstüne gider ve birçok kabin memuru ve pilotları işten çıkartırdı. Hatırladığım kadarıyla TALPA başkanı Kaptan Ertuğrul Bilişli, TASSA’dan(Kabin Memurları Derneği) Zerrin Güler, Canan Topçuoğlu, Leyla Saral, Ayşegül Tuncay şimdilik hatırladıklarım arasında… Bu arkadaşlar, THY’den çıkartıldı da ne oldu? Çalışanlar tepki koydu mu, yoksa ölen ölür kalan sağlar bizimdir diyerek bu kendileri için işten atılanları anında unutup işlerine mi devam ettiler?
Şimdi diyeceksiniz ki o zamanlardaki Hava-İş sendikası (Atılay Ayçin dönemi) işten atılanlara hiç destek çıkmadı mı? Maalesef HAYIR. Çünkü THY’deki dernekler ile Hava-İş sendikasının arasında anlaşmazlıklar vardı. Hâlbuki aramızdaki anlaşmazlıklar ne olursa olsun yine de sendika kendisine aidat ödeyen bu çalışanları koruması gerekirken korumadı. Aslına bakacak olursanız, anlaşsın veya anlaşamasın, yine de aidat aldığı bu üyelerine sahip çıkabilmeliydi.
Düşünsenize; Dernek yönetimleri ile işveren dalaşıyorken Sendika kenara çekilmiş seyrediyor. (Şimdiki dönemde bu tür eylemler zaten olamaz. Hangi dernek yönetimi kalkıp da işverene posta koyabilecek ki? )
Neden mi? Çünkü işten atılanlar, sendika ile işveren arasındaki, “Al Gülüm Ver Gülüm” anlayışı nedeniyle sahipsiz kalmışlardı. (THY Gen. Md. Tezcan Yaramancı- Hava-İş sendikası başkanı Atilay Ayçin dönemi)
O zamanki sendika yönetimi, kendilerine devamlı muhalefet eden bu dernek temsilcilerinden kurtulmak için THY işvereninin bu çok sert tepkisine sesiz kalmayı tercih ettiler. Kısaca, “Düşmanımın düşmanı dostumdur” mantığı ile hareket ettiler. Şimdilerde ise böyle bir sorun yok. THY’deki dernekler, adeta ses telleri alınmış gibi, varlığı ile yokluğu hiç belli değil. Şimdinin sendika yönetimleri de onlardan farksız. Herkes kendi dümeninde…
Şimdi de; İşveren-Sendika ve Çalışanlar üçgenine bakalım.
Her ne kadar işveren ve sendikalar çoğu zaman anlaşmalarına rağmen zaman zaman sendikacı olduklarını hatırladıkları zamanlar da oldu.
Örneğin; THY Gen Md Tezcan Yaramancı döneminde (1993-94 arası), Hava-İş sendikası grev kararı almıştı. Hava-İş sendikasının almış olduğu grev kararından sonra işveren de, çalışanların katılacağı grev oylaması istedi. Kısaca birbirilerine Hodri Meydan çektiler.
Çok ilginç bir mücadele idi. Hava-İş başkanı Atılay Ayçin, megafon elinde THY’nin her departmanına konuşma yapıp, çalışanları, grev oylamasında, “Greve Evet” denmesi için örgütlerken, THY Genel müdürü de boş durmuyor, Genel müdürlükteki odasından tüm departmanlara hoparlörler bağlatarak yaptığı etkili konuşmalarla çalışanların “Greve Hayır” demesi için ikna etmeye çalışıyordu.
Ayrıca; THY’deki genel müdür yardımcıları dâhil tüm yönetici kadrolarının, grev oylaması yapılacağı günün öncesindeki gece hiçbir yöneticiyi evine yollatmamış ve aynı sendika yönetimi gibi işveren vekillerini de sabaha kadar bürolarında tutmuş ve Greve Hayır denmesi için sahaya sürmüştü. Müthiş bir mücadele yaşanıyordu.
Tezcan Yaramancı sadece bununla kalmıyor, sendika yönetimi nereye afiş asarsa aynı yere THY logo’lu ofset baskılı afişlerle cevap veriyordu. Kısaca Hava-iş nereye afiş asarsa hemen yanında THY afişi yer alıyordu. Şimdiye kadar hiç görülmemiş bir mücadele yöntemi yaşanıyordu.
Sonuç olarak; Grev oylaması Tezcan Yaramancı inanılmaz, eşi benzeri görülmemiş mücadelesinden sonra, “Greve Hayır” denmesini sağlatmıştı.
Aynı sistemi 2005 yılında yine aynı Hava-İş ve THY arasındaki uzlaşmazlık sonrasında da yapılmış ama bu sefer Tezcan Yaramancı gibi etkili çalışamayan Candan Karlıtekin ve ekibi oylamayı kaybedip sözleşmeyi imzalamak zorunda kaldı.
Bu hatırlatmalardan sonra şimdide gelelim günümüz sendikacılığına;
Günümüzdeki THY toplu iş sözleşmelerinde Bay Hamdi’nin gereksiz, anlamsız, çalışanların aleyhine uğraşıp didinip şirketi de zor duruma düşüren HABOM uygulaması ve gereksiz olmasının yanı sıra bu uygulama ne getirir ne götürür tarzında düşünmeden yapılan iş kolu değişikliği THY çalışanlarını böldü.
Bu uygulama ile Bay Hamdi ne yapmak istedi derseniz cevabım “THY çalışanlarının birlikte örgütlenebilmesini önlemek” olacaktır. Bu vasıfsız yönetim kurulu başkanının yaptığı bu saçmalık iki farklı sendikanın ayrı ayrı toplu iş sözleşmesi yapmasını sağlıyor. Bay Hamdi, böldü parçaladı ama yönetemedi… Çalışanların bedduası yerini buldu ve THY’den kovulmaktan beter edildi.
Eyyyy Hava-İş ve Özçelik İş sendikaları; Her ikinizde havacılığın “H” sini bile bilmeden bir şekilde THY çalışanlarını temsil etme yetkisi aldınız. Dernekleri pasifize ettirdiniz. Bazıları utanmadan, sıkılmadan bu görevlerine devam ediyor. Çalışanlar ise tam bir kuzuların sessizliği içindeler.
Temsilciler, çalışanın değil sendikanın temsilcisi olmuş durumda. Hani bir argo sözcük vardır. A…. S…. K… Kimi kime şikayet edeyim ki durumunda kalınmış.
Birlik ve beraberliğin sıfır olması işverenin lehine… Bu hale gelmiş veya getirilmiş sendikacılık ile başarılı toplu iş sözleşmesi yapabilmek bence mümkün değil.
Birbiri ile et-kemik misali birlikte olan ve toplu iş sözleşmelerinde birlikte hareket eden çalışanlar şimdi ayrı ayrı toplu sözleşmeler, ayrı ayrı hak ve menfaatleri kendilerine sağlatmaya çalışacaklar. Herkes lider arayışında. Birileri öne çıksın takip edelim diye düşünüyorlar. THY ve Teknik AŞ çalışanları, toplu iş sözleşmesine şimdiye kadar devamlı mağlup olmuş bir kadroyla çıkacak gibi… Oyuncular aynı, Yeni Transfer yok, Teknik direktör aynı. Rakip güçlü…
Hadi diyelim ki, bu kadar zor şartlarda birileri öne çıktı ve dayak yedi… Destek yapabilecek misiniz? Yoksa Telegram grubunda yapıldığı gibi bir kaç kişi atıldığında sessiz kalıp arkanızı dönüp gidecek misiniz.
Siz ne düşünüyorsunuz?
Doğru ben Ankara’ya gidip en diplere kadar yalayıcılık yaptım . Herkesi ben fişledim . Telegram grubunu ben kurdum herkesi ben galeyana getirdim . Protokol ben imzalansın dedim . Baş fitneci baş yalayıcıdır
Thynin üvey evladı 2. Sınıf vatandaş teknik ekip ne zaman AŞI olacak. Pilot ve hostes arkadaşlarımız aşılarını oldular. Gerektiginde yolcu ucakta iken uçağa çıkan teknisyenler risk grubunda değil mi??? Bakanın turistlerle temas edecek kişiler oncelikli demesine rağmen, Thy nin ortak olduğu sunexpressin teknisyenleri asi olmuş iken thy teknisyenleri ne zaman AŞI olacak??? Ulan dağ başında türkcell binasını bekleyen güvenlikçiler bile asi da öncelik sahibi olup asi oluyor iken Genel müdürünü covidten kaybetmiş olan bizlere asi YOK. Asi yok ama Helva var…Merhum Ahmet beyi de andik tekrar Allah rahmet eylesin.
Ah be birader sen o kadar çabala , uğraş . .. Yaladığı yerler bellj olmayan kuduz ve kansızin biri seni baş yalayici olarak yazsın utanmadan.. şeref yoksunu kendisi gibi zannediyor srni.. Bırak boşver dedik o kadar sana… bunlar ne anlar değerden mücadeleden. Hakkını yiyen…. Anladi o. ( Yorumu yazan p..)
Evet 2019 da 6 kisiye cok sahip ciktiniz da simdi isten cikarilacaklara yardim etmesi kaldi…
Herkesin bakmasi gereken ailesi ve tasimasi gereken sorumluluklari var. Kimse isiyle, asiyla tehdit edildiginde one cikamaz. Ama sizin gibi boyle bir endisesi olmayan bir abimiz onculuk ederse eminim herkes pesinizden kosar. Sayet yonetim gozdagi icin birkac arkadsimizi atarsa yine sizin araciliginizla aramizda para toplayip o arkadaslarimiza is arayip, is bulana kadar ailelerine mahçup etmeyiz. Iste o zaman insanlar cesaretlenerek haklarini ararlar. Banane sizden, kendiniz halledin derseniz hakkinizdir. Ama neden bizim halledemedigimizi izah ettim. Boyle bir abilik ederseniz emin olun insanlar size minnet duyar, sizde bircok haksizligin ortadan kaldirilmasina vesile olan bu camianin duayen abisi olarak yad edilirsiniz.
Değerli Arkadaşlar,Dün Genel Başkanımız ve Başkan Yardımcımız bizleri ziyaret etti. Tis görüşmelerinin başlayacağının bilgisini verdi. Bununla ilgili taslak çalışmalarımız başlayacak. Geniş katılımlı, her bir arkadaşımızın fikirlerini alarak taslak yapmak istiyoruz. Bununla ilgili de çalışmalara basladik. İnşallah hakettigimiz değeri bulacagimiz bir tis süreci yasariz. Bunun için hep birlikte madde madde çalışacağımızdan şüpheniz olmasın. Teşekkürleryukarıdaki mesajı başyalayıcı göndermiş . Teknikte başlayacak tis öncesi taslak çalışmaları İçin bize her birimize teker teker sorup taslağa koyacaklarmış . Gel sor bakalım . Bak eğer gelip bana sormazsan darılırım .
THY çalışanları kendini ispatlamış bir sendika bulmadan bir yere kıpırdamazlar. Ancak Hava-Sen bu seneyi kaçırdı gelecek sene ne yaparlar bilinmez. Pilotları bir araya getirebilmek için kendini ispatlamış biri lazım.
kur bir sendika bak nasıl hareket artar. Üç dört günde dayanışma ödeyip senin kuracağım sendikaya geçerler. Dene ve gör
uzun seneler uçak bakım teknisyeni olarak çalıştım hastalıklarım başlayınca anladım teknisyenliği yanımızda duran yok vardiyası çalışması daha zor a bakıma gönderildim eskisi gibi çalışamıyorum işten atılacağım korkusuyla rapor alıncada önce maaşım düşürüldü mikail tarafından ve işten atmaya çalıştı son 2 sene devamlı insan kaynakları çağırdı sakinleştirici ilaçlarla çalışmaya direndim ama sonra 39 yaşımda süleyman tarafından işten atıldım ağır hastayken bana acıyan anlayış gösteren olmadı hasta değilde uyanık gördüler 2.5 sene oldu ne başka işe girebiliyorum ne çalışabiliyorum thy o kadarda büyük değil teknisyenler sakın hastalanmayın merhamet yok eski yönetimlerde böyle olmazdı
Sefa abi, ne yazık ki yüksek ücret grubu alan insanlarda 80lerin işçi tepkisini beklemek hatalı. Bu grup genç siviller zaten apolitik olarak yetişip laylaylom bir hayat yaşamış böyle şeylerle alakası yok. Diğer asker kökenliler ideolojik olarak sendikal harekete karşı olarak yetiştirilmiş. Hoş kimle yola çıkalım dersen, yine asker kökenlileri çekerim. Zira en azından hem liyakatlı hem eğitimli, dünya görüşü olan insanlar. Ama diğerleri pek fena, hiç girmeyeyim. Neyse benim anlamadığım şey esip gürleyen insanların neden havaişi beslemeye devam ettiği. Yahu senin aidatınla adam a6yw biniyor, sırça köşklerde yaşıyor, silahlı korumarla yaşıyor. Hiç mi rahatsız olmazsın be adam, bu kadar mı körsün, bu kadar mı midesizsin? Bu adamların arasında çalışmak her gün daha çok yoruyor beni, şikayet ediyorlar, soruyorum neden hala havaişe üyesin, mırın kırın. Boş boş boş.abi bir de pegasustaki sendikal örgütlenme haberi sitenizde yok mu? Malum diğer sitede haber yayınlandı sonra herhalde birileri araya girince hemen kaldırıldı. havasen pegasusta örgütlenmek için ne yaptı? kaçan büyük bir fırsat var. bende hayal kırıklığı yaratmaya devam ediyor. Ama diske bağlı nakliyat-iş iyi bir hava yakalamış gibi. sana yakışan gündemi sıcak tutup fenerle onlara yol olmandır. Sitende bu haberleri görmek isteriz…
Sefa abi, Rauf abi gibi buyuklerimiz soyleyecek son sozleri soyluyorlar. Daha ne bekliyoruz. Sendikaya uye olun. Birlik olalim. Tek yumruk olamazsak onumuze ne koyarlarsa ona mecbur kaliriz. Maalesef son 20 yillik bu idare, yonetim sendikaciligi da bitirdi. Mevcut sendika kime neye calistigi belli. Thy maaslari resmen yuzde 40-50 kestiler bir de bunu kendi basarilari gibi lanse ediyorlar. Gulelim mi aglayalim mi. İstiraklerde durum da ikramiyelerin hava ucmasiyla ayni gibi birsey. Maaslar artan enflasyon oranlarina gore cok geride kaldi. Gun gectikce cember daraliyor. Ulkede issizlik tavan yapmis, hersey ortalama 10 yil geriye gitti. Alim gucu bitti. En basit 15-20 yasinda araba 80-100 bin lira olmus. Kiralar, faturalar, market fiyatlar el yakiyor. Soyleceyecek, ekleyecek cok sey var. Neyse ki 2023 e az kaldi.
Telegram grubu kurup yine deneyelim mi :)) M.y. grubu kursun yine geliyoruz abiler peşinizden…Atın tutun sallayın hadi beyler…
Acı ama gerçekler;1- 3000 Euro verenin uçak bakım lisans aldığı bir meslekte kimsenin değere OLMAZ.2- Uçak teknisyenlerinin iş hayatındaki aşamaları belirleyenler Uçak mühendisliği mezunları oldukça kimsenin bu meslekte değeri OLMAZ.4- Havacılıkla alakasız bir okuldan mezun olan kişinin TYP adında saçma bir uygulamayla uçak teknisyeni olmasıyla hiç bir sivil havacılık mezunlarının değeri OLMAZ.5- Ben ilk 10 bine girdim bu yağlamayı yapmam diyen sivil havacılık mezunlarıyla kimsenin bu meslekte değeri OLMAZ.6- İş arkadaşının mühürlemediği kartı ”Abi getir ben mühürlerim ” diyenler varken bir meslekte kimsenin değere OLMAZ.7- Meslekte 30 yılını doldurup başka resmi kurumlardan da emekli olup birazda sivilde çalışayım ”Ne alırsam kardır her ücrete çalışırım ” diyenler varken bir meslekte kimsenin değere OLMAZ.8- 55 tane lise / Üniversitede Sivil Havacılık Okulu varken bir meslekte kimsenin değere OLMAZ.9- Kimsenin kimseye sahip çıkmadığı ”Aman beni de atmasınlar ” diyenler varken bir meslekte kimsenin değere OLMAZ.10- ”Abi banane ben kazancıma bakarım gerisi yansın” diyenler varken bir meslekte kimsenin değere OLMAZ. Daha yazabilecek çok konu var ama gerek yok. Anlayan anladı….
Abi mail adresim : bozzob07@gmail.com
Alımlar başladığında THY TEKNİK A.Ş’den ayrılacağım diyen B1/B2 CS/SS lar like, hayır ayrılmayacağım diyenler dislike.
Anadolu UGMB mezunuyum fakat 2 yıldır işsizim. Sefa abicim ingilizce mi geliştirdim, İELTS ve YDS den güzel puanlar alıp sertifikaladım. Modüllerimi tamamladım. Elimden ne geliyorsa yaptım fakat bu 2 yılın sonunda yeniden uniye hazırlanmaya ve meslek değiştirmeye karar verdim neden mi? Bu 2 yıl boyunca gerek THY gerek özel şirketlerde teknisyenlerin durumu, ülkemizde mesleğin bulunduğu konumu itibarı, aldıgımız ünvan, çalışma şartları ve iş bulma durumu, meslekte yükselme basamakları ve çıkabileceğim konumlar aklıma gelen gelmeyen herşeyi detaylıca araştırdım analiz ettim ve bu sonuca vardım. Abi birde 3 şirkete başvuru yaptım , İELTS puanı olanı tek kişiyim belki arkadaşlarımın bir çoğu ingilizce dahi bilmiyor üstüne modüllerimi tamamladım işe alınmadım ve benden daha az kalifiye insanların işi aldığını gözlemledim. Özellikle ben bu kadar emek vermişken TYP li , meslek liseli, 2 yıllık mezunu çocuklara tercih edilmem beni çok üzdü. Benim giremediğim işlere onların alınmasına bizzat şahit oldum. Abi ben 25 yaşından sonra tekrar üniversite sınavına hazırlanıyorum, hemde asgari ücrete günde 10 saat fabrikada işcilik yaparken. Annem hasta ona bakıyorum , ailemin borcu var çalışmak zorundayım yoksa çoktan yurtdışına gitmiştim. Abi elbette ben yıllarımı verdiğim mesleği yapmak isterim fakat iş bulamıyorum, öğrendiklerim ve yaşadıklarım beni meslekten de soğuttu. Abi verdiğim kararın sonuçlarını çok iyi biliyorum ve hiç kolay olmayacak bu yaştan sonra tekrar okumak fakat başka çıkış yolu bulamıyorum. Abi seni çok seven ve her pazar gecesi yayınlanan yazılarını merakla bekleyip ilk okuyan bir kardeşin olarak senin tecrübelerine ve çıkarımlarına güveniyorum. Abicim ne olur benim gibilerin durumu, sektörün durumu? Uçak Teknisyenliği mesleği yıllardır sürekli kötüye gidiyor bu umutsuz durumun dönüşü olur mu abi? Bu ünvan meselelerinde bizim faydamıza olacak bir düzenleme gelir mi? Senin fikirlerin benim için çok önemli değerli abicim lütfen esirgeme. Abi birde yıllardır seninle iletişime geçmeyi istiyorum, inşallah birgün seninle görüşürüz ve bir sohbet etme şansımız olur. Seni karakterin , duruşun , insanlığın için tanımadan çok seven bir takipçin <3<3<3
Bana mailini at ilgileneceğim. Sefa İnan
Bu ülkede anayasa mahmesinin kararını hiçe sayan yerel mahkeme kararları var… yani hukuk olmayan yerde ne gibi bir hak arayışı bu? Şu sendikadan çıksak yeter çünkü işveren zaten enf zamlarını otomatik yapıyor, e o zaman bu sendika ne s2me yarıyor?
Abi Telegram aracılığı ile teknikte ki hak arayışında ki rezaleti gördük. İşten atılanları önleyemedik. Bizim toplum sizin zamanınızda ki gibi değil. Karsımızda sadece işveren değil yandaşı sendikalar da var. Her ikisi de sömürüyor bizi. Derneklerin hepsi çok pasif durumda. Sendika ile bırakın görüşmeyi işverene bile sorunları aktaramıyorlar. Bunlara aidat bile verenler var. Dernek temsilcileri kendilerini kurtarma peşinde yalakalık diz boyu. Bitmişiz biz bitmişiz.
Bizi şimdiden örgütlemeye çalıştığınızın farkındayım. Sendikalardan hayır yok aynı sizin belirttiğiniz gibi işveren ile birlikte çalışan aracı kurum hüviyetinde bir sendikalarımız mevcut. THY kadar binlerce personeli olan bir şirkette bir araya gelmek çok zor.
Abi insanların birbirine güveni kalmadı artık öne cıkacak kişinin herkesin tanıdığı ve sevdiği biri olmalı ki insanlar etrafında toplansın