Proje ortağı olduğu halde, Türkiye’ye teslim edilmeyen F-35’lerle ilgili tartışmalar sürüyor. Jeti almak isteyen ülkeler endişeli. Singapur Hava Kuvvetleri, ‘Bulut tabanlı sistem, ABD’ye istediği an müdahale imkanı sunuyor.’ dedi. İngiltere 138 siparişten 90’ını iptal etti. Kanada ise ‘Üretimde varım ancak envantere almam.’ dedi.
Türkiye’ye teslim edilmeyen beşinci nesil savaş uçağı F-35’ler üzerine tartışmalar devam ediyor. F-35’lerin envanterdeki maliyeti ve bulut tabanlı sistemi ALIS’ten (Otonom Lojistik Bilgi Sistemi) kaynaklanan güvenlik açığı, hem projeye ortak hem de alıcı ülkeleri kaygılandırıyor. F-35’lerin akıllı telefondan bir farkı olmadığına dikkat çeken askerî uzmanlar, uçağın tüm kontrolünün ABD’de olacağına işaret ediyor. F-35’in bulut tabanlı ALIS sisteminin diğer ülkeleri, üretici ülkeye bağımlı hâle getiren bir yazılım olarak değerlendiren ve bu sistemin devrede olduğu sürece, F-35’lerin ABD’nin isteği dışında başka bir amaçla kullanılmayacağını belirten uzmanlar “ABD uç derse uçacak, uçma derse uçmayacak veya şu bölgelerde uçma diyerek kısıtlamalarda bulunabilecek” değerlendirmesi yapıyor.
SİNGAPUR: BÜTÜN F-35’LER İZLENİYOR
Bu konuda Singapur Hava Kuvvetlerinin hazırladığı rapor dikkat çekici. Raporda, ABD’nin ALIS sistemi ile bütün F-35’leri izlediği ve istediği anda F-35’lere müdahale imkânı olduğu ortaya konuluyor. Ayrıca Washington ile bir kriz yaşanması durumunda her şeyin ABD’nin insafına kalacağı da vurgulanıyor. F-35’in riskler içerdiğini düşünen Almanya, Fransa ve İspanya projeye dâhil olmamıştı. Yine, projenin ortaklarından Kanada, sadece üretim aşamasında yer alırken envanterine F-35 katmaya niyeti olmadığını duyurmuştu. F-35 projesinin bir diğer ortağı İngiltere de ilk başta 138 adet verdiği F-35 siparişinin 90’ınını iptal ederek sadece 48’ini alacağını açıklamıştı.
İSVEÇ DE TEDARİKTEN VAZGEÇTİ
Projenin ortaklarından İtalya ise her ne kadar F-35 savaş jeti programına devam edeceğini duyursa da ülkede bu uçaklar üzerine sert tartışmalar yaşanıyor. Son olarak İskandinav ülkelerinden İsveç de F-35 tedarikinden vazgeçerek teknik özellikleriyle F-35 jetlerini geride bırakma iddiasında olan lazer silahlı İngiliz yapımı Tempest savaş uçaklarının üretim projesine katılmıştı.
KONTROLÜN ABD’DE OLMASI HANDİKAP
Türkiye Gazetesi‘ne konuşan Stratejik Düşünce Enstitüsü Başkanı emekli Tümgeneral Doç. Dr. Güray Alpar, F-35’ler üzerindeki tartışmaları değerlendirdi. Bulut tabanlı sistem sebebiyle uçağın kontrolünün ABD’de olacağını belirten Alpar “Bunun nelere mal olacağını düşünmemiz lazım. Merkezî bir yerden kontrol edilmesi ABD açısından güzel bir şey ama yarın bir gün Kıbrıs Barış Harekâtı gibi ABD ile ters düştüğümüz farklı operasyon icra edeceğimiz zaman sıkıntı olabilir. Bu durumlarda ne olacak? ABD uçağa müdahale ederse, sistemi kilitlerse, vurulan yerleri tespit ederse… Bu handikap olur” dedi. F-35 projesinin 20 yıldır devam ettiğini söyleyen Alpar, “F-35’e ‘Şu da eklensin’, ‘Bu da eklensin’ diyerek herkes bir teklifte bulundu. Böylece uçağa birçok ekleme yapılarak proje uzadı. Aynı zamanda F-35 hantallaştı. F-35’e eklenen her özellikle başka bir yerden sıkıntı oldu ve bu uçaklarda yüzlerce hata bulundu” diye konuştu.
SU-57’YE KARŞI ZAAF GÖSTEREBİLİR
Emekli Tümgeneral Güray Alpar, F-35’in hantal olmasının yanı sıra maliyetinin de oldukça arttığına dikkat çekerek “Bir F-16, 30 milyon dolarken bir F-35, 80-90 milyon dolar. Hatta F-35’in dikine iniş-kalkış yapan modelleri F-16’ların dört katından daha fazla maliyetli. F-35 hantallaştığı için bunun hava-hava görevlerinde etkisizliği de söz konusu. Bu nedenle ABD, her F-35’in yanına F-15’i koyuyor. Çünkü F-35 havadayken hantal kalıyor ve Rus yapımı savaş uçağı SU-57’lere karşı zaaf gösterebilir ve hava savaşını kaybedebilir. F-35’lerin yanına bir tane de koruma amaçlı F-15 koyuyor ki, daha pratik olan bu uçak hava görevlerinde daha etkili görev yapabiliyor. Her ülke bunu yapabilecek mi? O da yok” değerlendirmesinde bulundu.
871 KUSUR TESPİT EDİLDİ
F-35’lerin yaşadığı teknik problemlere dair tartışmalar devam ediyor. Covid-19 ve teknik sıkıntılar nedeniyle F-35 ıçaklarının tam kapasiteyle seri üretimini süresiz olarak ertelendiği açıklanmıştı. Ocak ayında ise ABD Savunma Bakanlığı Test ve Değerlendirme Ofisi, F-35’lerde 871 kusur tespit edildiğini duyurmuştu. Bu kusurlardam 10’unun pilotların güvenliğini tehlikeye atabilecek ve askeri operasyonların verimliliğini düşürebilecek kadar önemli olduğuna dikkat çekilmişti. Şu ana kadar ABD’nin üç, Japonya’nın da bir olmak üzere toplam dört adet F-35 uçağı düştü.
MİLLÎ UÇAĞIMIZI YAPANA KADAR F-16’LARI KULLANIRIZ
Emekli Tümgeneral Doçent Dr. Güray Alpar, Türkiye’nin 5’nci nesil millî savaş uçağı Millî Muharip Uçak (MMU) çalışmalarına da değinerek şunları kaydetti: Kendi millî uçağımızı yapıyoruz. Epey ilerleme de kaydettik ve son zamanda bu proje hızlandırıldı. 2030’lara doğru MMU iyi bir hâle getirilir. Ancak o zamana kadar açığımızı kapatmamız gerekir. Bu açığı kapatabileceğimiz F-16’larımız var ve 30 senedir kullanıyoruz. F-16 gerçekten pratik ve fiyatı da uygun bir uçak. F-35 gibi çok fazla görev yapacak bir uçak olmayabilir ama şu anda zamanımızın en iyi uçaklarından bir tanesi. Aynı zamanda F-16 tecrübemiz var. Bunların uçuşu 8 bin saat. Bu saat dolacağı için muhtemelen 2023’ten sonra bunlar elden çıkarılacak. F-16’ların bin ila bin 200 parçası değiştirilir, gövdesi de yenilenirse bu uçakların kullanım ömrü 8 binden saatten 12 bin saate çıkar. Böyle bir yenileme yapabilirsek elimizdeki F-16’ları 2030’a kadar kullanabiliriz. Bu sürede de millî uçağımızı geliştirmiş oluruz.
Madem mudahale edebiliyorlar neden vermiyorlar ? Mudahale edebileceklerini bile bile istiyoruz zaten