Müfettişlerin, karakutusunda yaptığı ilk incelemeler, kazanın uçağın irtifa kaybına uğramasını önleyen uçuş kontrol sisteminin yanlış çalışmasından kaynaklanmış olabileceğini gösteriyor.
Etiyopya’ın başkenti Addis Ababa’dan, Kenya’nın başkenti Nairobi’ye gitmek için 10 Mart’ta havalandıktan kısa süre sonra düşen Etiyopya Hava Yolları’na ait Boeing 737 Max 8 tipi yolcu uçağıyla ilgili yürütülen soruşturmanın ilk sonuçları, uçuş kontrol yazılımındaki pilot kontrolünü devre dışı bırakan bir sistemden kaynaklanmış olabileceği şüphesini yeniden gündeme getirdi.
“Wall Street Journal” gazetesinin haberine göre, 157 kişinin ölümüyle sonuçlanan uçak kazasını araştıran müfettişler, uçağın karakutusundan edinilen ilk bilgilere göre, kazaya uçağın havada irtifa kaybetmesini önlemek için geliştirilen ve pilot kontrolünü devre dışı bırakan “Manevra Karakteristikleri Takviye Sisteminin” (MCAS) otomatik olarak aktif hale gelmesinin sebep olduğu yönünde sonuca vardı.
Bu sonucun, Boeing 737 Max 8 tipi uçakların Etiyopya’da ve Endonezya’da yaptığı kazalara, motorunun hız kaybedip durmasını engellemek üzere tasarlanan MCAS’nin yanlış çalışmasının sebep olduğu yönündeki şüpheleri güçlendirdiği aktarıldı.
Müfettişlerin, vardığı bu sonucu, ABD Federal Havacılık Kurumunun (FAA) üst düzey yetkililerine brifingle ilettiği kaydedildi.
Gazeteye açıklama yapan kaynaklar, karakutu kayıtlarından elde edilen ön bulguların gözden geçirilmesinin gerekebileceğine dikkati çekti.
ABD’li uzmanların, son birkaç gündür, müfettişlerin aktardığı ayrıntıları incelediği ve Etiyopyalı yetkililerden birkaç gün içinde bir ön rapor beklediği belirtildi.
Uzmanlar, her iki kazanın da MCAS’nin yanlış çalışmasından kaynaklandığını tahmin ediyor.
BOEİNG 737 MAX 8 TİPİ UÇAK KRİZİ
Etiyopya Hava Yolları’na ait Boeing 737 Max 8 tipi yolcu uçağı, 10 Mart’ta Addis Ababa’dan Kenya’nın başkenti Nairobi’ye gitmek için havalandıktan kısa süre sonra düşmüş, uçaktaki 157 kişi hayatını kaybetmişti.
Endonezya’da ise Lion Hava Yolları’na ait “JT 610” sefer sayılı Boeing 737 Max 8 tipi uçak, 29 Ekim 2018’de, Cakarta’dan Sumatra Adası’ndaki Pangkal Pinang şehrine gitmek üzere havalandıktan kısa bir süre sonra denize çakılmıştı. 189 kişinin yaşamını yitirdiği kaza, bu tip uçakların ilk kazası olarak tarihe geçmişti.
Her iki kazada da uçakların, kalkışından sonraki 6 ila 12 dakika gibi kısa süre içinde yaşadıkları irtifa sorunlarının ardından düşmesi, söz konusu modellerde üretimden kaynaklanan teknik bir hata olduğu iddialarını gündeme getirmişti.
Kazaların, 737 Max 8’lerin uçuş kontrol yazılımındaki pilot kontrolünü devre dışı bırakan bir sistemden kaynaklanmış olabileceği ihtimali üzerinde de duruluyor. Uçak gövdesindeki sensörlerden gelen hatalı sinyallerin uçakların düşmesine sebep olduğu düşünülüyor.
737 MAX’LERE AMBARGO
Etiyopya’daki son kazanın ardından aralarında Türkiye, Çin, Etiyopya, İngiltere, Almanya, Fransa, Hollanda, Avusturya’nın da olduğu birçok ülke “Boeing 737 Max” tipi uçakların operasyonlarını geçici olarak durdurmuş ve hava sahalarını uçuşlara kapatmıştı.
Türk Hava Yolları da filosundaki B737 Max 8 tipi uçakları seferlerinden çektiğini açıklarken, Arjantin, Brezilya, Hindistan, Meksika, Kanada, Norveç, İzlanda’da da bazı hava yolu firmaları benzer bir kararla söz konusu tipteki uçakları seferlerinden çektiklerini duyurmuştu.
Son olarak ABD Sivil Havacılık Dairesi (FAA) ülkedeki tüm Boeing 737 Max 8 ve Max 9 tipi uçakların ikinci bir talimata kadar uçuşlarının durdurulduğunu açıklamıştı.
ABD’li uçak üreticisi Boeing firması, bu hafta, 737 Max tipi uçakların Manevra Karakteristikleri Takviye Sistemi (MCAS) yazılımı için bir güncelleme duyurmuş ve sadece Airlinehaber de yayınlanmıştı. TIKLAYIN
Firma, 737 Max tipi uçakların Hücum Açısı (AOA) sensörlerinin, uçakların yunuslama istikrarını desteklemek amacıyla tasarlanan MCAS yazılımına yanlış veri sağlaması durumunda ek güvenlik katmanları sağlayacak bir güncellemenin tamamlandığını açıklamıştı.