Emirates, Londra Heathrow Havalimanı’nda SAF ile hizmet vermeye başlıyor

Emirates, Londra Heathrow Havalimanı'nda SAF ile hizmet vermeye başlıyor

Dünyanın en büyük havayollarından biri olan Emirates, Londra Heathrow Havalimanı’ndaki uçuşlarında kullanmak üzere Shell Aviation’dan bugüne kadarki en büyük sürdürülebilir havacılık yakıtı (SAF) siparişini teslim aldı. Geleneksel jet yakıtı ile harmanlanmış 3.000 metrik tondan fazla katkısız SAF, 2024 yazının sonuna kadar havayolunun Heathrow Havalimanı’ndan kalkan uçuşları için yakıt ikmal sistemine tedarik edilecek.

Emirates, böylece bugüne kadarki en büyük hacme sahip SAF satın alımı ile Londra Heathrow Havalimanı’nın havayolları için uygun fiyat ve erişilebilirlik sağlayan SAF teşvik programına katılarak Londra’daki uçuşlarının bir kısmında ilk kez SAF kullanacak.

Havayolu, SAF’ın Londra Heathrow Havalimanı’ndaki teslimatının yanı sıra sürdürülebilirlik özelliklerini de güçlü raporlama metodolojileri aracılığıyla muhasebeleştirerek takip edecek. Emirates’in Shell Aviation’dan satın aldığı SAF, mevcut jet motorlarına ve havalimanı yakıt ikmal altyapısına güvenli bir şekilde eklenebiliyor ve katkısız bir biçimde, geleneksel jet yakıtı kullanımına kıyasla yaşam döngüsü karbon emisyonlarını %80’e kadar* azaltabiliyor.

Emirates Başkan Yardımcısı ve Operasyon Direktörü Adel Al Redha konuyla ilgili şu açıklamalarda bulundu: “Emirates olarak, Dubai dışındaki en büyük operasyonlarımızdan birindeki bu yakıt tedarik anlaşmasında bizi destekleyen Shell Aviation ve London Heathrow ile SAF yolculuğumuzda bir sonraki adımı atmak için sabırsızlanıyoruz. LHR Teşvik Programı, SAF pazarının artan ivmesini destekleyerek Emirates gibi havayollarının bu programdan yararlanmasına ve ticari açıdan daha uygulanabilir hale gelmesine olanak tanıyacak.”

“Londra Heathrow’un SAF girişimi aynı zamanda SAF’ın havayolları tarafından yaygınlaştırılmasını ve kullanılmasını teşvik etmek, gerçek talebe dayalı üretim kapasiteleri oluşturmak ve ayrıca tedarik zinciri boyunca SAF’ı daha geniş çapta harmanlamak, işlemek ve dağıtmak için kapasiteleri geliştirmeye yönelik güvenilir bir eylem ortaya koyuyor. Bu girişimin, gelecekte SAF üretimine daha fazla yatırım yapılmasını sağlamak üzere hükümet yetkililerinin toplu desteğini almasını umuyoruz. Emirates olarak uçuş ağımız içerisinde SAF kullanımını artırma fırsatlarını araştırırken, emisyonlarımızı azaltmak için farklı girişimlerimizin yanı sıra uçakların ağırlıklarının azaltılması ve daha verimli uçuş rotalarının belirlenmesi dahil olmak üzere uçuş operasyonlarının optimize edilmesine odaklanarak diğer adımlarımızı atmaya devam edeceğiz.”

Shell Aviation Başkanı Raman Ojha ise şunları söyledi: “Geçen yıl Dubai’ye (DXB) SAF tedarik etmek için Emirates ile gerçekleştirdiğimiz başarılı iş birliğinin ardından, havayolunun Birleşik Krallık çıkışlı uçuşlarındaki karbon salınımını azaltmasını sağlayarak sürdürülebilirlik yolculuklarına olan desteğimizi devam ettirmekten memnuniyet duyuyoruz. Bu gelişme aynı zamanda global SAF tedarik ağımızın büyümesindeki ilerlemeye de işaret ediyor. SAF’ı dünya çapında daha fazla noktada kullanılabilir hale getirmek için havacılık sektörünün Emirates ve Londra Heathrow gibi ileri görüşlü oyuncularıyla çalışmaya devam etmeyi hedefliyoruz.”

Heathrow Ticari Direktörü Ross Baker konuyla ilgili şunları söyledi: “Emirates’i Heathrow’un sürdürülebilir havacılık yakıtı (SAF) programıyla desteklemekten büyük heyecan duyuyoruz. SAF, yeni uçağa veya altyapıya ihtiyaç duymadan Londra’dan Dubai’ye kadar olan rotalarda karbonu azaltabildiği için uzun mesafeli uçuşların karbondan arındırılması açısından hayati önem taşıyor. Emirates gibi havayollarının taahhütleri sayesinde, bu yıl Heathrow’da 155.000 tona kadar SAF kullanımını desteklemeyi bekliyoruz. Artık daha fazla havayolunun daha sürdürülebilir yakıtlara geçiş yapmasıyla ülkenin istihdamdan, büyümeden ve enerji güvenliğinden yararlanabilmesi için Birleşik Krallık’ta SAF üretimini artırmamız gerekiyor.”

2022’de başlatılan Londra Heathrow SAF Teşvik Programı, geleneksel jet yakıtı ile SAF arasındaki fiyat farkını yaklaşık %50 oranında azaltacak bir destek mekanizması sağlamasıyla türünün ilk örneği olarak öne çıkıyor. Londra Heathrow’dakine benzer programlar, destekleyici hükümet politikalarını hızlandırıp, SAF üretimi gibi temiz enerji yatırımlarının önünü açarak Birleşik Krallık’ın rekabet gücünü artırmayı amaçlıyor.

Emirates’in SAF stratejisi, havayolu ağının uygun olduğu her yerde SAF’ı operasyonel olarak kullanma fırsatlarını araştırmaya, mümkün olduğu durumlarda emisyon maliyetlerini kurumsal müşteriler veya nakliye firmaları ile paylaşmaya, saygın ortaklarla uzun vadeli SAF projelerinde iş birliği yapmaya ve BAE’deki merkezinde Sürdürülebilir Havacılık Yakıtı tedarik etme potansiyeline sahip SAF girişimlerini desteklemeye odaklanıyor.

Emirates şu anda Amsterdam, Paris, Lyon ve Oslo’dan SAF ile uçuşlar gerçekleştiriyor. Geçen yıl havayolu, Shell Aviation ile iş birliği yaparak ilk kez Dubai Havalimanı yakıt ikmal sistemlerine entegre ettiği SAF’ı, bir dizi uçuş için tahsis etmişti. Havayolu, bu yılın Mayıs ayında Singapur Changi Havalimanı’nın yakıt ikmal sistemleri üzerinden SAF tedariki için yerel ortaklarla birlikte çalışmayı planlıyor.

Bu yılın başlarında Emirates, 2032 yılına kadar faaliyete geçmesi halinde yılda 200.000 tona (200 kt) kadar üretim yapabilecek bir Sürdürülebilir Havacılık Yakıtı (SAF) tesisi kurma potansiyeline sahip ve düşük karbon yatırımlarına odaklanan bir girişim olan Birleşik Krallık’taki Solent Cluster’a katılan ilk uluslararası havayolu oldu.

Emirates, 1987’den bu yana Birleşik Krallık’ta faaliyet gösteriyor ve şu anda 131 haftalık uçuşla; Londra Heathrow’a A380 ile günde altı (ve 26 Ekim 2024’e kadar haftada ek olarak Boeing 777 uçağı ile haftada beş), Gatwick’e A380 ile günde üç, Stansted’e günde iki, Manchester’a A380 ile günde üç, Birmingham’a günde iki (günlük A380 seferleri dahil); Newcastle’a günlük ve Glasgow’a da A380 ile günlük sefer olmak üzere yedi havalimanında hizmet veriyor.

*Saf biçimde (harmanlanmamış olarak) kullanıldığında ve CORSIA metodolojisi gibi yerleşik yaşam döngüsü değerlendirmesi (LCA) metodolojileriyle hesaplandığında 

Exit mobile version