ELEŞTİRMİŞ OLMAK İÇİN ELEŞTİRMEK- BÜYÜK BAŞIN DERDİ BÜYÜK OLURMUŞ

ELEŞTİRMİŞ OLMAK İÇİN ELEŞTİRMEK- BÜYÜK BAŞIN DERDİ BÜYÜK OLURMUŞ
Bu hafta hangi konuya yönelik yazı yazayım diye düşünürken aklıma son zamanlarda sıklıkla yapılan eleştirebilmek adına eleştirmeyi görev olarak almış gibi davranan haber siteleri veya kişiler aklıma geldi.
Bildiğiniz üzere ben de sıklıkla eleştiri yapan biriyim. Ancak her konuda veya hep aynı yere yönelik eleştiri yaptığınızda önceleri önemsenir ama sonraları önemsenmezsiniz. Bu ince çizgiye dikkat etmek gerekir.
Şahsen ben köşe yazılarımda gerek milli havayolumuz THY ve Özel havayollarımızı sıklıkla eleştiren biriyim ve bu eleştirilerimde yıkıcı değil yapıcı olmaya çalışıyorum.
Tabii ki, yayıncılık yaptığımız alan sadece havacılık olduğu ve Türk sivil havacılığının en büyük şirketinin THY olması gerçeği ile eleştiri oklarını sıklıkla THY’ye doğru yönlendiriyoruz.
Aslında, gerçek eleştiride bulunabilme durumu, eleştiri yapılan olgu hakkında bilgi ve düşünce sahibi olmakla mümkün. Ancak gel gör ki, katılmadığı önermeye karşı sırf bir şey yazmış olma güdüsüyle bilgi ve düşüncesi olmadan klavyedeki tuşlarla sözcükler oluşturan, bilgisi olmadan fikri olan birçok insan var.
Geçmişinde havacılığın uzağı veya yakınından geçmemiş kişilerin, sektördeki şirketler ve olası arızalarla ilgili yaptığı yorumlar ne kadar gerçekçi olabilir ki? Örneğin ben şimdi sağlık sektörü ile ilgili bir yayın organı açıp, köşe yazıları yazsam ne kadar güvenilir olabilirim ki?
Şimdi de gelelim en çok eleştiri yapılan şirketimiz THY’YE…
“Büyük başın derdi büyük olur” diye bir sözümüz vardır. Bu söz THY’ye cuk diye oturuyor. Türkiye’nin bayrak taşıyıcısı şirketimiz her zaman göz önünde yer alıyor.
THY ne yaparsa yapsın anında gündem oluşuyor. Tabii ki gerekli veya gereksiz bol bol eleştiriliyor…
Şirketin CEO su bir açılışa gidiyor anında haber olmakla kalmayıp, nasıl karşılandı, makam aracı ne marka idi? Kırmızı halı serildi mi, serilmedi mi? Hangi otelde geceyi geçirdi?  Otel kaç yıldızlı idi? Başlanıyor yazılmaya çizilmeye… Uçak teslim almaya kim gitmiş? Neden genel müdür değil de başkası gitmiş? Konulara bak yahu… Komik üstü…
Tabii ki okurlara yanlış bilgiler verirseniz bir daha o siteye girmezler.
Bu nedenle arada sırada yanlış bilgiler veren haber sitesinin haberinden sonra siz değerli okurlarıma daha önceleri bu tür organizasyonlarda yaşanmış bilgiler vererek, kasıtlı veya bilgisizce yazılmış haberlere açıklık getirmeye çalışıyorum.  Kırmızı halı, makam aracı tahsisi, lüks otel, karşılama heyeti ve tabii ki uçak teslim alımlarına gitmek gibi… Hatırlarsanız bu bilgileri canlı örneklerle sizlere sunmuştum. Tüm Kabahat THY’de başlıklı köşe yazımda bu konularda çok detay var. Tabii ki 43 senelik havacılıkla iç içe olduğum geçmişim gereği bildiğim konular bunlar.
Kısaca saçma sapan bir konu için gündem oluşturuluyor. 
Eleştirilecek konu bunlar olamaz. Eleştirecekseniz doğru dürüst bir konu bulmanız lazım ki, attığınız taş kurbağayı ürkütsün.
Teknik A.Ş kaynıyor, çalışanlar arasında sendikaya yönelik büyük bir infial var bizden başka yazan yok.  İşten atılanlar var, ses yok… Haber bile olamıyorlar. Dernekler, Sendika ve Medya bu konularda süt dökmüş kedi gibi…
FETÖ Terör örgütüne müzahir olmak savıyla 211 kişi işten atıldı ve yargı suç unsuru bulmadı. Hepsi dışarıda işsiz güçsüz dolanıyor. İşsiz kalma ayrı bir konu, iadei itibar ayrı. İşe almıyorsanız bari iade-i itibarını verin diyoruz, onu bile gündeme almıyorlar. Benim yazdığım ve 1034 adet yorum almanın yanı sıra sosyal medyada yüzlerce kere paylaşılan ve mağdurlar tarafından yüzlerce twit atılan konuyu yayınlamaya cesaret edemeyen, medya ve illegal olarak pilot simsarlığı,belgeli olarak ispat edilen İYİ PARTİLİ malum kişiliği haber yapmayan, gazete ve haber sitelerine ne demeli?  Bu mudur tarafsiz yayıncılık anlayışınız? 
KONU; THY VE TASARRUF
Geçen hafta THY tasarruf nedenli uçaklardaki içki ikramında kısıtlamalar yaptı. Ben bu haberi “güncelleme” olarak vermiştim. Çünkü ilgili haberi THY güncelleme olarak yayınladı. Başkaları gibi,mış,miş ve duyumla değil ilgili kararı bularak yazdım.
İşte O Karar…
Tüketim analizleri sonucunda elde edilen veriler doğrultusunda aşağıda yer alan değişikliklere gidilmesine karar verilmiştir.
ER- INT YC de servis edilen 18,75 CL şarapların   % 70 yerli – % 30 yabancı olan yükleme oranı, % 80 yerli – % 20 yabancı olarak değiştirilmiştir.

  • (INT Kısa, Orta, Uzun BC + YC) yeni şarap tablosunda gruplar; 4’ten 3’ e indirilmiştir. Bağlantılı seferler güncellenmiştir.
  • Bira adetlerinde revizyona gidilerek INT KISA hatlarda dar gövdede gidiş+ dönüş 20 adet; geniş gövdede gidiş+ dönüş 50 adet (333), 60 adet (777) olarak yüklenmesi planlanmıştır.
  • ER- INT seferlerinde YC sınıfı için yeni uygulamaya göre bira ve viski yüklenecek olup; viskinin ise ER YC’de 2 çeşitten 1 çeşide revize edilerek BALLANTINES marka viski ile yükleme yapılmasına karar verilmiştir.
  • ER BC bitki çayları ve sağlık çayları adetleri güncellenmiştir

Yukarıda yazan ilgili kararı okudum ve yorum yapmadan yayınladım. Bazı haberlerde, THY’nin yaptığı bu yeni tasarruf tedbiri, yazımın başlığındaki spot kelimeye uygun olarak adeta eleştirmiş olmak için eleştirilmiş
Çünkü benim anladığım, uçağa konan bazı içkilerin sayı ve çeşitlerinin azaltılması ve yine bazı yerli içki sayısının yabancı içkilere göre artırılması.
Aslında bilhassa şarap konusunda THY yönetimi ile aynı fikirdeyim. Türkiye’deki şarap çeşitleri mükemmel… Bazı yorumcular rakı milli içkimiz demiş. Türkiye’de rakının bir İngiliz firması tarafından üretildiğini unutmuş olmalılar… Bu nasıl millilik…
Türkiye’de en çok içilen rakı çeşidi olan YENİ RAKI’nın sahibi İngiliz Diageo firması değil mi?
Bazıları bu kararı öyle bir servis etmiş ki inanılmaz. Bir zamanların Günaydın gazetesi başlıkları gibi… Sanırsınız, THY uçaklarında içki yasağı getirilmiş…
Hâlbuki ilgili haberde alkol yasağı yok. Olamazda… Uluslararası sefer yapan bir şirket bu uygulamayı yapamaz. Ancak müsaade edin de alkollü içkilerin hangi miktarda ve hangi çeşitlerinin kullanılıp kullanılmayacağına biz değil THY yönetimi karar versin. Yolcu ile muhatap olanlar onlar… Yolcu memnuniyetinin yanı sıra yolcu sayısı da sırf bu nedenle düşerse sorumluluk yine onlarda. Yanlış bir strateji uyguluyorlarsa hesabını onlar verecek biz değil…
Eleştirilecek konu mu yok? Var tabii ki…  
Benim eleştireceğim konu; THY’nin tasarruf yapacağı birçok harcama varken, sıralamayı yanlış yapmasıdır. Bir başka bakış açısı ile tersten uygulamaya başlanmış. 
 Benim defalarca uyarmak için yazdığım, makam araç kiraları, şoförleri ve bunlara tahsis edilenlerin yakıt masrafları azaltılmalı. Aldığımız duyuma göre 80 makam şoförü olduğu söyleniyor. Bunlar müthiş rakamlar… Bu yüksek giderlere ses çıkarmayıp içki sayısından ve çeşidinden tasarruf sağlayacağım demek pekde mantıklı değil.
THY illa ki tasarruf yapacağız diyorsa önce bu gereksiz giderlerden kurtulmalı. Birçok kere yazdığım üzere makam aracı genel müdür ve yönetim kurulu başkanlığı düzeyinden başka kimseye verilmeyecek şekilde uygulanmalı.
Makam araçlarını başkan ve müdür kadrolarına kadar indirgemek ne kadar doğrudur. O araçların kiraları,şoförlerin maaşları,yakıt sarfiyatları sizce ne kadardır? 
İşte sevgili THY tasarrufa buradan başlarsanız, çalışanlar da yöneticilerden bile tasarrufa gidildiğini görür ve elinden gelen tasarrufu zevkle yapar. 
Çalışanlar tasarrufa nasıl destek verir? Benim branşım teknik olduğundan örneği uçaklar ile ilgili işlemler için vereceğim. Teknik dışında ki branşlarda çalışanlar ise yorumları ile nerelerden daha çok tasarruf sağlanabileceğini yazarak yönetime yardımcı olur.  
Örneğin; Uçak motorlarına konan yağlar, çok pahalı olup 1 litre civarında ufak boyutta kutular halindedir. Bir teknisyen motorlara yağ ikmali yaparken kutunun içindeki yağı son damlasına kadar kullanması gerekir. Kutudaki yağ miktarı tam bitmeden o kutuyu atıp yeni kutu açtığınızda şirketin motor yağı gideri inanılmaz artar. Bunun yanı sıra aynı durum SKYDROL (uçaklarda kullanılan özel hidrolik yağ)  için de geçerlidir. 
Bunların yanı sıra, Pilotların da yapacağı bir dolu tasarruf örnekleri de mevcuttur. Kısaca, THY bir aile ise önce ailenin reisleri tasarrufa başlayacak ki çocukları da görüp kendi tasarruflarını yapabilsinler. .
Siz THY üst yönetimi olarak makam araçlarınızla savurgan davranır ve tasarrufu sadece çalışanlardan beklerseniz yanılırsınız. Hani bir söz vardır  “Balık baştan kokar” derler.İşte aynı durum bu. 
THY’nin önce yöneticileri tasarrufa başlayacak ki alttakilere örnek teşkil etsin. 
Tasarrufa tabii ki EVET… Ancak, yukarıdan aşağıya doğru…
 
 
 
 
 

Exit mobile version