Geçtiğimiz haftaların en önemli havacılık olayı tartışmasız içlerinde İstanbul’un da bulunduğu bazı havalimanlarından ABD ve İngiltere’ye yapılan seferlerde “kabine elektronik cihaz alınmaması” yasağı idi. Baktım da, havayollarımızdan düşük profilli bir-iki açıklama ve SHGM’nin sessiz sedasız görüşmelerinden ve politikacıların adet yerini bulsun çıkışlarından başka bir tepki göstermedik. Derken topa Pilotlar Cemiyetimiz TALPA da girdi. IFALPA ve ECA Başkanlarına birer mektup yazarak destek istedi. Getirilen yasak ülkemize büyük bir hakarettir. Adamlar açıkça “sizin oralarda terör eylemleri çok oluyor, mebzul miktarda terörist de var. Ben önlem alacağım.” diyor.
TÜRKİYE TERÖR ÜLKESİ Mİ?
Bu tür terör saldırıları Brüksel’de, Londra’da, Moskova’da, New York’ta, Madrid’de, Paris’te olmadı mı? Hem de babası oldu… Yani yok aslında birbirimizden farkımız… Haaa, eğri oturalım, doğru konuşalım. İŞİD, El Nusra ve benzeri teröristlerin cirit attığını, çeşitli kentlerimizde militan kayıt bürolarının kurulduğunu, eğitim kamplarının faaliyette olduğunu, İşid flamalarının, atkılarının, bandanalarının satıldığı Fenerium benzeri adeta İşidium dükkanlarının açıldığını okumuyor muyuz gazetelerde? Elin manyağı yılbaşı gecesi gelip İstanbul’un kalbinde katliam yapmadı mı? 3 milyon Suriyeli’nin içinde teröre eğilimli veya harbiden profesyonel terörist yok mudur? İnkara gerek yok, bunları kabul edeceğiz. Ama ABD ve İngiltere’de yaşanan terör saldırılarının Türkiye mahreçli olduğunu akla getirecek şekilde alınan sözde önlemlere de yüksek sesle itiraz edeceğiz. Sadece SHGM değil, şirketlerimiz, sivil toplum kuruluşlarımız olarak da sesimizi yükselteceğiz. Güçlü devlet isek, gerekirse misilleme yapacağız.
IFALPA BAŞKAN YARDIMCISI İSTANBUL’A NİÇİN GELMİŞTİ?
Yoksa TALPA’nın yaptığı gibi “havacılık endüstrisi ve çalışanlarımız zarar görür, kıymayın bize abiler” mantığı ile bir yere varamayız. Bu acizliğin itirafıdır. TALPA sitesinden takip ediyorum da maşallah 5 kişinin toplandığı her toplantıya koşa koşa gitmişsiniz. Bir zahmet kalkın toplanıp ECA’nın, IFALPA’nın merkezine gidin, oranın etkili isimleri ile basın toplantısı yapın sesinizi tüm dünyaya duyurun…
Tabii bunu yaptıracak gücünüz, bilginiz ve itibarınız var mı, onu da test etmiş olursunuz. Bakın 2012 yılında Danimarka Basınında Türk pilotları ile ilgili bir haber çıktığında dönemin TALPA yönetimi IFALPA başkan Yardımcısı Francis Nardy’yi Türkiye’ye davet etmiş ve eski Başkan Gürcan Mantı ile Nardy ortak basın toplantısı ile Türk pilotlarını savunmuşlardı…
AŞK MEKTUBU YAZARAK ÇÖZÜLMEZ BU İŞLER !
Ama siz “mahcup aşık ” gibi ucunu yaktığınız mektuplarla bu işi kotaracağınızı, uluslararası destek alacağınızı düşünüyorsanız daha çooook beklersiniz. Keşke bu işler birer mektupla çözülse idi ! Bir de mektubu yazarken bir Türkçe öğretmeninden yardım alın. Şu cümledeki “…terörizme karşı mücadele edebilmek için…hep birlikte mücadele etmemiz gerekmektedir.” İfadesi olmuş mu Allah aşkına?
Arkadaşlar “mücadeleyi” bol bulmuş, aynı cümlede iki kere kullanmışlar. Madem mücadeleye bu kadar meraklısınız, gereğini yapın bari…Ya o “kabul edilemeyecek kadar komik” ifadesine ne demeli… Beyler siz sivil toplum kuruluşusunuz. Eylemlerinizde daha özgür, daha yaratıcı davranabilirsiniz. Özetle, Devletin yaptığından daha fazlasını yapabilirsiniz. Paranız da var… Böyle anlamsız, içi boş, “bir şey yapmış olmak için” yazılan mektuplarla bu işler yürümez. Yarın size sorduklarında “Mektup yazdık abi” mi diyeceksiniz?
Ben size şimdiden söyleyeyim, yarın bunlar pilotların kullandığı tabletlere de yasak getirirler. Eskiden olduğu gibi kokpitte kağıt küreği, chartları açarak operasyon yaparız. Bu da bize ders olur.