ÇALIŞANLARDAN YANA TARAFIZ…THY YAZ AYLARINDA KÖTÜ GİDİŞATI DURDURABİLECEK Mİ?

ÇALIŞANLARDAN YANA TARAFIZ— THY YAZ AYLARINDA KÖTÜ GİDİŞATI DURDURABİLECEK Mİ?– THY A350’LERİn R&R Trent MOTORLARINA DİKKAT!…
Sevgili okurlarım;
Geçen hafta yazdığım, THY yönetimine Açık Mektup başlıklı yazım rekor seviyede okundu ve yorumlandı. Bu mektupta telegram grubundaki yazışmalar nedenli işten atılanlara yer verilerek sendika ve işveren suçlandı.
Bu haber sitemiz açıldığından itibaren sizlerin de bildiği ve birçok kez beyan ettiğimiz üzere, “ ÇALIŞANLARDAN YANA TARAFIZ” söylemimiz gereği çalışanların her zaman sesiydik ve sesi olmaya devam edeceğiz. Bana senelerce güvenenleri ve sevenleri hayal kırıklığına uğratmamaya  çalışıyorum.
Çünkü beni dün nasıl tanıyorlarsa yarın da öyle tanımalılar.
305 olayında da, 211 olayında ve Bylock uygulaması nedenli suçlamalarda da çalışanların sesini duyurduk ve suçsuz oldukları konusunda hiç yanılmadık. Sonuçta, Yüce yargı hepsini suçsuz buldu.
Ancak; Birçok kere ikaz etmeme ve telegram grubu gibi yorum yapanların deşifre olabildiği bir ortamda 1600 çalışanın yazışması, işveren temsilcilerinin olan bitenden haberdar olabilmesini sağladı. Hâlbuki sizlere telegram yerine, ilgili yazımın altına isimsiz yorumlarla örgütlenebileceğinizi söylemiştim. İkaz ettiğim halde telegram grubunu kurdular. Ben bile davet edildiğim telegram grubunda neler oluyor diye bakmaya bile girmedim.
Aslına bakacak olursanız,  sendikadan istifa eylemini öneren ilk kişilerden biriyim. Hala da sonuç ne olursa olsun bu tezimde ısrarcı olup mevcut sendikanın sizleri temsil edemediğine inanıyor ve istifa edenleri kutluyorum. Ayrıca;Teknik A.Ş çalışanlarını bu sıradan yönetimin temsil edebileceğine ihtimal bile vermiyorum. 
İstifa etmek bireysel bir eylem. Bir başkasının istifa edip etmemesi diğerini ilgilendirmez iken neden bu grup kuruldu pek de anlayabilmiş değilim.
İstifa etmek veya bir sendikaya üye olup olmamak sizin anayasal hakkınızdır. Sizlerin yaptığı istifa eylemi sendikaya yönelik iken işverenin bu eyleminizi bilmesine gerek yoktu.
Neyse olan olmuş ve şimdi önünüze bakma zamanı. Tabii ki, işten çıkartılan arkadaşlarınıza yeni bir iş bulana kadar maddi ve manevi destek olmanız şartı ile… Ayrıca mahkemelerimiz işverenin verimsiz yaftasının ne demek olduğunu bildiğinden anında geriye dönüş kararı veriyor ve işveren mahkemenin kararına rağmen hala işe başlatmazsa, ekstra tazminata hükmediyor. (Mantıklı mı? Tabii ki değil. Ancak yasa bu yapabileceğimiz bir şey yok) Bir nevi “Tavşan Kaç Tazı Tut” oyunu gibi…
Çalışandan yana olan taraflı yayın anlayışımız aynen devam edecektir. Çalışandan yana tarafız demek güçsüzün yanında olmak demektir. Ancak, çalışan kişinin kanunsuz ve yönetmeliklere aykırı davranışını da desteklememiz söz konusu olamaz. Bu yayın anlayışımıza, yasal zeminde olmak şartını eklemeye gerek bile duymadık. Çünkü yasal zeminde olunmazsa, bizim de yayın organı olarak başımız belaya girer.
TeknikA.Ş deki teknisyenler aleyhine gelişen hak kayıplarından size ne diyen çıkabilir. Onlara cevabımı ise hala kaldıysa veya görüştükleri eski uçak teknisyeni abileri varsa onlar söyleyebilir. Bizim zamanımızdan sonra ki dönemlerde devamlı hak kaybı yaşandı. Maaş,mesai, göreve gidiş,geliş, görevli teknisyenin uçakta ki yerinin önceden bilinmesi,resmi görevlerde ve iş kıyafetlerinde,yani teknisyenin kılık kıyafet seçimlerinde drop ve prova şartı, yatı görevlerinde ekibin tüm bireylerine eşit davranılması. vb…
Şimdiki genç nesille yaptığım görüşmelerden anladığım kadarı ile bu hakların bazıları kaldırılmış. İşte bizim zamanımızda,dernek olarak uğraştığımız bir çok uygulamanın kaldırılmış olması verdiğimiz emeklerin boşa gittiğini gösterdiği için üzülüyor ve sessiz kalamayıp yapılan yanlış uygulamalara karşı yazılarımla,görevim olmasa da yine de doğrusunu göstermeye çalışıyorum.
Değerli okurlarım;
Sitemizin sağ tarafında popüler haberlere bir baktım ve şaşırdım. Popüler haberlerde yayınlanmış yedi makalenin hepsi çalışanlara yönelik. Bu nedenle bu hafta bir başka konuyu dile getirmeye çalışacağım. Aksi takdirde, diğer okurlarım beni sadece çalışan sorunlarına yönelik yazı yazdığımı sanabilir. 
THY 2020 YILININ YAZ AYLARINDA KÖTÜ GİDİŞATI DURDURABİLİR.
Bildiğiniz üzere THY zor günler geçiriyor. Bu kötü gidişatın tek suçlusu THY yönetimi demek yanlış olur. THY’nin Yeni havalimanına taşınmanın zamanlamasını THY belirlemedi. Emredildi ve bir gecede rekor bir hızla geçiş sağlandı.
Sakın ola ki THY ye ekonomi dersi verip, aman efendim işte şu uygulamayı kaldır, giderlerine dikkat et, sponsorluklardan vazgeç, yeni eleman neden alıyorsunuz vb… Tarzında bazıları gibi  haddimi aşıp ders vermeye kalkmayacağım.  Bu benim uzmanlık dalım değil. Uzmanlık(!) dalı olanlar zaten yazıyor :) 
Ben sadece 2020 yılının yaz aylarında THY’nin isteği düzeye gelip zararlarını azaltabileceğini tahmin ediyorum.
Neden mi?
İstanbul havalimanının 3.pist yapımı 3750 metre uzunluktan 3000 metre uzunluğa düşürülmüş. Bu düşürülmeyi İGA masraftan kaçıyor veya zemin kaynaklı olduğunu düşünmeyelim. (3000 metre uzunluğunda bir pist her türlü operasyon için yeterli)
Bu istek THY’den gelmiş görünüyor. Çünkü THY’nin kötü gidişatı düzeltebileceği aylar yaz ayları olduğundan bu pistin işler hale gelmesi THY için çok önemli.  Bu pistin bitmesi taksi sürelerini de azaltacaktır.
Aslına bakacak olursanız daha öncede yazdığım üzere THY’ de şanssızlıklar devam ediyor.  THY’nin 12 adet B737 MAX’ının yere indirilmesinin yanı sıra şu ana kadar siparişte olan diğer 12 B737MAX ın da gelmemiş olması tarifeyi alt üst ettiydi.
12 tane Max ın yere inmesinin ve ayrıca 12 adet daha alımı planlanan MAX ların gelmemesi, ki gelse bile onlar da yerde kalacaktı, çok büyük zarara yol açmıştı. Düşünsenize, ekipler maaşını alıyor ama uçmuyor. Yapılan tarife alt üst olmuş durumda. İstanbul havalimanının 3. Pisti henüz bitmiş değil.
Hal böyleyken,  B737NG lerde kanadı gövdeye bağlayan ve Pickle Fork denilen bağlantı elemanlarındaki çatlak ilk olarak TC-JGF uçağında görüldü ve tüm seri kontrola alınmak zorunda olup peyderpey yere indirilerek kontrolü yapılıyor.
Bunların kontrolünü yapmak için yolcu kabininde koltuklar, halılar, döşeme panelleri, yan paneller ve izolasyon yorganları sökülecek ki, Pickle Fork meydana çıksın.
Yapılacak kontrol sonrasında çatlak bulunmazsa sökülenlerin tekrar montajı yapılacaktır. Bu nedenle adam saat ihtiyacı çok fazla olduğu gibi çatlak bulunması durumunda değiştirilmesi daha da uzun zaman alacaktır.
Belki de ilk değişim için Boeing’den işi bilen teknisyenler gelip hem işlemi yapacaklar hem de THY teknisyenlerine eğitim vereceklerdir. (Tavsiye ederim kolay iş değil)
Elbette çatlak olan Pickle Fork’un faal olanını da bulmak bir ayrı sorun olmalı. Dünya çapında yüzlerce uçaktan talep gelince kim bilir ne zaman üretilip gönderilecek. Çatlak tespit edildiğinde parça gelmesi için uçağın aylarca (Lead Time) yerde beklemesi gerekebilir.
THY A350 LERİ TÜRKİYE’YE GETİRMEDEN TÜRBİN PALLERİNE MOD UYGULATMALI
Geçen hafta Norwegian Air B787 Dreamliner uçaklarının R&R Trent 1000 motorlarında Intermediate Turbine Pallerinde kopmalar nedeniyle uçağın Roma kalkış sonrası bir yerleşim yerine toplam 4 kilo ağırlığında erimiş parçalar döktüğünü, yerde ev ve araçların hasarlandığını, motorun durduğunu, tek motorla Roma’ya döndüğünün haberini vermiştik.
Olay motorun üreticisi tarafından biliniyordu ve bu nedenle belli iniş sayısına gelen motorun ilgili palleri daha değişik malzemeden yapılmış olanları ile değiştiriliyordu. Ancak Roma’ya dönen uçağın sol motoruna bunun yapılması için henüz 200 saykılı vardı. Bu olay, pal kopmalarının R&R’un verdiği iniş sayısından daha erken de olabileceğini gösteriyordu. Sonunda Norwegian Air B787 uçaklarını yere indirdi ve motorlarında pal değişimi yapılmasını bekliyor.
Bu pallerin değiştirilmesi de öyle kolay bir iş değil. Motor büyük ihtimalle uçaktan inecek, atölyede modüllere ayrılacak, Intermediate Türbin palleri sökülüp yerlerine modlu olanlar takılacak, balans kontrolü ve ayarı yapılacak, belki bremzeye (Engine Test Cell) takılıp güç ve vibrasyon kontrolü yapılacak, normal bulunursa uçağa takılacak.
Bitti mi? elbette hayır, motorun uçak üzerinde de (onwing) gerekli kontrollerden geçmesi gerekecektir.
Bunları niye yazdım?
Bildiğimiz kadarıyla 2020 yazında THY filosuna girecek A350 uçakların motorları da R&R Trent 1000. Yukarıda anlatmaya çalıştığım sorun nedeniyle THY’nin de bu motorlarla başı derde girebilir. A350 uçaklar henüz üretim safhasında iken bu motorların Intermediate Türbin pallerinin modlu olması talep edilebilir. Bu olmazsa, çok geç ve çok zor ama başka tip motor isteğinde bulunmak mümkün olabilir. Malum motor tipi daha uçak sipariş edilirken belirleniyor. Uçak sistemleri ve Paylon bu tip motora göre şekilleniyor ve montajı yapılıyor.
Hani denir ya “dere geçerken at değiştirilmez” diye. Onun gibi bir şey. Umarız ki, hepimizin onuru, gururu ve ülkemizin kaşıkçı elması olarak gördüğümüz THY bu tip sorunlarla karşılaşmaz.
 

Exit mobile version