Değerli okurlarım; Türk Hava Kurumu, Vakfı ve Üniversitesi basına yansıyan sorunlarıyla gündemdeki yerini koruyor. Beni ilgilendiren kısmı ise mağdur edilen suçsuz ve günahsız öğrencileri. Lisans eğitimlerini zamanında bitiremeyen öğrenciler ve velilerinden gelen talep üzerine onların sesi olmaya devam edeceğiz.
Bir vakıf üniversitesi düşünün paranızla mağdur edildiğiniz. Çok uzaklarda değil bu üniversite, Ankara’da; yani bürokrasinin, kamu denetim mekanizmasının ve siyasi erkânın yanı başında. Lakin gerçekler öyle bir kamufle edilmiş ki; mağdur öğrenci çığlıklarına herkesin kulağı tıkanmış. Ümidimiz ve temennimiz 16 Nisan sonrasında güneşi balçıkla sıvamaya çalışanların da icabına bakılması yönünde.
Düzen, planlama ve finansman yoksunluğu çekilen bir ortamda bu eğitim-öğretim faaliyeti daha ne kadar sürdürülebilir kılınır işte onu hep birlikte göreceğiz. Bu güzide organizasyondaki koltuklarına sımsıkı tutunan, hatta bir koltukla yetinmeyip yanlarına birkaç tanesini sıralayan üst yöneticilerimizi gördükçe içim sızlıyor; eminim ki hayırseverlerin de kemikleri sızlıyordur.
İnsanların umutlarıyla, hayalleriyle, gelecekleriyle oynamak bu kadar kolay olmamalı. Bu gidişata birileri dur demeli. Her daim mazlumun yanında olan Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip ERDOĞAN artık bu üniversitedeki yaraya neşter vurmalı. Hakkında hâlihazırda terör soruşturması yapılan profesörler buralardan temizlenmeli; bu kişilere buralardan ekmek yedirilmemeli. Mevcut yönetim tarafından türlü iftiralarla işten atılan genel sekreterin, rektör yardımcısının, müdürün, idarecinin ve akademisyenin hakkı aranmalı. Şahsına yönelik iddialar nedeniyle Yükseköğretim Kurulu’nun rektörlük görevinden aldığı kişiyi rest çeker gibi Genel Sekreterlik koltuğuna oturtandan bunun hesabı sorulmalı.
Tekrar ediyorum bu işler bu kadar kolay olmamalı! Suça göz yummakta bir suçtur! Genel Başkanın yaptıklarına, aldıklarına, sattıklarına göz yuman kurumun, vakfın ve üniversitenin yönetim ve denetim kurulları dahil sorumluların hepsi yargılanmalı! İsraf edilen ve ahbap çavuşa dağıtılan her bir kuruşun hesabı sorulmalı!
Üniversiteye kayıt yaparken ışıldayan gözlerle bakan tertemiz pırıl pırıl öğrencilerin yaşadıkları akıllara geldikçe “neden?” diye soruyoruz kendimize, neden diye memleketimize soruyoruz, neden diye devletimizin denetleme mekanizmalarına soruyoruz. Neden bu mağduriyetlere, neden bu kaosa, neden bu alternatif güç yapılanmasına müsamaha gösteriliyor? Derdiniz Sayın Cumhurbaşkanımızı daha da yalnızlaştırmak mı?