Geçtiğimiz haftaya damgasını vuran olaylardan biri Borajet’in satışı oldu. Şirketin tüm hisseleri Türk asıllı ABD vatandaşı Yalçın Ayaslı’ya ait olan şirket, yabancı fonları idare eden SBK holdinge satıldı. Satış rakamı 250.000.000 dolar olarak açıklandı. Bu rakam, başta sitemizin Genel yayın Yönetmeni Sefa İnan olmak üzere bu işlerden anlayanlarca çok yüksek ve abartılı bulundu.Filosundaki uçakları leasing yoluyla edinilen bir şirkete bu kadar değer biçilmesi gerçekten garip. Üstelik Borajet’in 100 milyon doların üzerinde borcunun bulunduğu ifade ediliyor. Borçlar o hale gelmiş ki, Fenerbahçe’yi Manchester’a götüren uçağa EuroControl’e olan borçlar nedeniyle Manchester’da kalkış izni verilmemiş. Bir başka uçak bulunarak takımın dönüşü sağlanmış.
Satıştan 5 ay önce yüksek sermaye artışı
Şirketin başında Lojistik işiyle uğraşmış, Kanadalı Medya Şirketi Canwest’in Türkiye’de radyo satınalma işlerini yürütmüş Fatih Akol var. Peki 250 milyon dolara satılan Borajet’in sermayesi ne kadar? Bize gelen bilgilere göre, 2016 yılının Temmuz başında 165 milyon TL olan sermayesi 234 milyon liraya çıkartılmış. En son sermaye artırımı ise 2015 yılı Temmuz ayında yapılmış. 150 milyon liradan 165 milyona çıkartılmış. İlginç bir durum…2015 yılında sermayesini % 10 artıran Borajet, 2016 Temmuz’unda % 42 artışa gitmiş… Acaba şirketin tüm hisselerini elinde bulunduran Yalçın Ayaslı, satışa karar vermişti de onun için mi bu kadar ciddi bir sermaye artışına gitti?
Büyük işadamı geleceği görür !
Yine gelen bilgilere göre, bu sermaye artışı Ayaslı’nın şirketteki alacaklarından karşılanmış… İyi de uçakları kiralık olan, değerli bir slotu bulunmayan bir şirket sermayesini niye bu kadar yükseltir ki? Ancak Ayaslı’yı zamanlama ve gidişat yönünden yaptığı tahminler açısından da kutlamak gerek. Malum, sermaye artışından 15 gün sonra başarısız bir kalkışma yaşandı ve arka arkaya gelen terör saldırıları nedeniyle turizm ve havacılık tepetaklak oldu. Büyük iş adamı olmak böyle bir şey herhalde…
Sahibi değişti, operasyon başladı
Bu arada Borajet’in, satış işleminden sonra ciddi bir kan değişikliğine gitmeye başladığı görülüyor. En önemlilerinden biri de THY’nin eski Muhasebe Başkanı Hüseyin Bağrıyanık’ın transferi… Biliyorsunuz, Bağrıyanık 15 Temmuz başarısız kalkışmasından sonra THY ile ilişkisi kesilen 211 kişiden biriydi. 2004 yılının başında THY’ye giren Bağrıyanık’ın iş akdi, 24 Temmuz günü tazminatları ödenerek sonlandırıldı. Merak ediyorum, Hüseyin bey yaklaşık 13 sene boyunca yöneticilik yaptığı şirketini dava etti mi?. Borajet’e gelince, ne kadar eleştirsek de, şüphelerimizi dile getirsek de temenni ederiz ki, yeni patronajı ile başarılı olur, birçok meslektaşımız ekmek yemeye devam eder. Aynı şekilde mağdur ettiği eski çalışanlarını da unutmaz, haklarını öder.