ATATÜRK HAVALİMANI YIKILIRKEN…
Değerli okurlar, Atatürk Havalimanının kapatılmasının üzerinden yaklaşık neredeyse 8 ay geçti. 3. Havalimanı henüz bir kış görmedi. Hava koşulları yeni yeni bozulmaya başladı. Bakalım önümüzdeki 4-5 ay nasıl bir tabloyla karşılaşacağız. Ancak sadece yolun uzaklığı, havalimanına ulaşma konusunda yaşanan sıkıntılar ve kazalar bile kış mevsimi ile ilgili endişelere yol açıyor.
Daha önce de yazdım. Uluslararası bir kuruluşun listesine göre Atatürk Havalimanı Ocak 2019 itibarı ile en yoğun havalimanları arasında 16. Sırada idi. Kargo ve charter seferleri hariç günde 551 uçuş yapılıyordu. Listenin ilk sırasında günde 920 uçuş ile Chicago(ORD) havalimanı vardı. eDreams isimli bir internet sitesinin yaptığı oylamada, Atatürk Havalimanı 4.16 puanla üçüncü olmuştu. İlk iki sırada ise Changi (Singapur) ve Zürih(İsviçre) vardı. Dünyada ilk sıralarda bulunan havalimanlarının ortak özelliği, kent içi konumu, kolay ve kısa sürede ulaşılabilir olması ve alternatif ulaşım imkanlarının (karayolu, metro, tren vs) çeşitliliğidir. Diğer bir özellik ise, meydana girişten uçağa ulaşma süresinin kolaylığı ve kısalığıdır.
DEVLETİN ZARARI VE TAV’IN KAR KAYBI NE OLDU?
Atatürk Havalimanının kapatılması ile, kalan 3 yılda TAV’ın ödeyeceği yaklaşık 500 milyon Euro gelirden devlet mahrum kaldı. TAV’ın kaybedeceği 3 yıllık kar ne olacak belli değil. Sonuçta TAV halka açık bir şirket, büyük ve hakim ortağı da %46,12 hisse oranı ile Aéroports de Paris Grubu. Yani “sesinizi çıkarmayın, herhangi bir talepte bulunmayın .” diyerek taleplerinden vazgeçirebileceğiniz bir şirket değil. Yoksa Fransızlarla sessiz sedasız bir anlaşma sağlandı mı, bilmiyoruz. Fransızların kontrolündeki TAV’ın ülkemizdeki diğer havalimanlarını işletiyor ve uzun süre işletecek olması onların yumuşak karnı mı? Esenboğa Havalimanının işletme hakkı 2023’e kadar bu grupta. İzmir Adnan Menderes ve Gazipaşa Havalimanlarını 2032, Milas Bodrum Havalimanını ise 2034 yılına kadar işletecek. % 49’ar hisse oranına sahip olarak Fraport ile eşit statüde işlettiği Antalya Havalimanında ise bu süre 2024 yılı olarak belirlenmiş. Yani bu kadar yaygın ve uzun süreli ilişkilerinin ve yatırımlarının olduğu bir ülkede, otorite ile dalaşmak pek mantıklı değil. Ama yine de sorunun nasıl çözüldüğü, TAV’ın 3 yıllık kazanç kaybının nasıl telafi edildiği Devlet Hava Meydanları işletmesi ve Bakanlık tarafından açıklanmalı.Tabii, TAV’ın ödeyeceği 500 milyon euro’nun akibeti de…
YAVUZ SELİM KÖPRÜSÜNÜ YAPINCA DİĞERLERİNİ YIKTIK MI?
Bu konuyu niye yazdık. Biliyorsunuz geçtiğimiz haftalarda Atatürk Havalimanının yıkımı için ihaleye çıkılmıştı. Maaşallah ihale çabucak bitti ve yıkımcı firma da vakit geçirmeden harekete geçti ! Önce kargo bölümündeki yapılar yıkılmaya başlandı. Bu yıkımın 2 ay içinde tamamlanacağı belirtiliyor. Gerçekten hüzün verici bir durum. Daha uzun yıllar havacılığımıza hizmet edecek, henüz 19 yıl önce yenilenmiş ve genişletilmiş, dünyanın en iyi havalimanlarından biri olarak gösterilen Atatürk Havalimanının önce kapatılması ardından da hızla yıkılmaya başlanması anlaşılır gibi değil. Tam anlamıyla bir kaynak israfı. 2. Köprüyü yapınca Boğaziçi köprüsünü yıktık mı? 3. köprüyü yapınca Boğaziçi ve Fatih Sultan Mehmet Köprüsünü yıktık mı? Eee, 3. havalimanını yapınca Atatürk Havalimanını niye yıkıyoruz? 9 milyon kişinin yaşadığı Londra’da 6 havalimanı var. 16 milyon nüfuslu İstanbul’da ise şu anda sadece 2 havalimanı bulunuyor.
BAHÇELİ EVDEN ŞEHİR DIŞINDAKİ TOKİ EVİNE TAŞINMAK…
Aslında bu tamamen bir tedbir. Ne olur ne olmaz, 3. havalimanı operasyonel anlamda bir sıkıntıya sebep olursa geriye dönecek bir havalimanı kalmasın mantığı öne çıkmış gibi görünüyor. Bir çeşit gemileri yakmak olayı. Biiyorsunuz Emevi komutanı Tarık bin Ziyad, 711 yılında, 12 bin kişilik ordusuyla İspanya’ya geçer. Askerlerini indirdikten sonra, bütün gemileri ateşe verip yaktırır. Bu arada İspanya Kralı Rodrik’in 100 bin kişilik ordusuyla üzerine geldiğinin haberini alır. Artık geri dönme şansı bulunmayan askerlerin savaşmaktan başka çareleri kalmamıştır. Herhalde böyle düşünülüyor. “Atatürk Havalimanı yıkıldı, geri dönmemiz mümkün değil, 3. Havalimanını kullanacaksınız.” Neyse bekleyelim görelim. Ama beni en çok şaşırtan görüntülerden biri Atatürk Havalimanından kalkıp İstanbul Havalimanına inen son seferdeki çoğu THY çalışanı olan yolcularının yeni havalimanında alkışlarla karşılanması idi. Oturup ağlayacaklarına gururla yeni meydana ayak basmışlardı. Şehir merkezinde bulunan bahçeli evini bırakıp şehir dışındaki yeni TOKİ apartmanlarına taşınan bir ruh haliydi yaşanan. Ne diyelim, yazık oldu, hem de çok yazık oldu. Pek umudum yok ama yine de uyarımızı yapalım. Şu yıkım işini biraz ağırdan alın da, hiç değilse 2020 kışını bir görelim. İşler sıkıntıya girerse, havacılık dehası gazeteci Hakan Çelik’in dediği “kuşlar göç yollarını değiştirmeyi öğrenecekler” gibi akılla, bilimle, doğayla dalga geçen öngörüsü tutmazsa hiç değilse kullanacağınız adam gibi bir yedek meydanınız elinizin altında olsun.