Amerika Ermeni Ulusal Komitesi, ABD Adalet Bakanlığı’nı, Pensilvanya Senatosu adayı olan Mehmet Öz hakkında yabancı ajan olarak Türk Hava Yolları için çalışmaktan soruşturmaya çağırıyor.
Halkla ilişkiler firması Golin/Harris’in 2015 FARA dosyasına göre, yüzde 49.12’si Türk hükümetine ait olan THY’nin, uçak içinde yolcularına gösterilen tanıtım videolarında ünlü doktor Mehmet Öz yer alıyor.
Amerika Ermeni Ulusal Komitesi direktörü Dr. Aram Hamparian, Salı günü başsavcı yardımcısı Matthew Olsen’in bir soruşturma başlatmasını talep eden bir mektupta, Öz’ün açıkça Türk Hava Yolları adına bir ajan olarak görev yaptığını yazdı.
Yabancı Ajanlar Kayıt Yasası (FARA)’nın uygulanmasını denetleyen eski bir Adalet Bakanlığı yetkilisi, The Post’a suçlamanın haklı olabileceğini söyledi.
Hamparian, 2017 yılında Türk Hava Yolları’nın, yolcularına daha da konforlu ve sağlıklı bir seyahat deneyimi yaşatmak için tasarladığı ‘Fly Good Feel Good’ projesinde Öz ile iş birliği yaptığını ve daha yakın zamanda da havayolunun yine Dr Öz ile COVID-19 güvenlik prosedürlerine tıbbi bir onay mührü sunan dört dakikalık bir bilgilendirme videosu da çektiğini yazdı.
Öz’ün beş yıla kadar hapis ve 250 bin dolar para cezasına çarptırılabileceği iddia ediliyor.
Öz’ün kampanya iletişim direktörü Brittany Yanick ise yaptığı açıklamada, “Diğer birçok tanınmış kişi gibi, Dr. Öz de havayolunun tanıtım videolarında yer aldı. Türk Hava Yolları’nın diğer reklam yüzleri arasında Morgan Freeman ve Ben Affleck de vardı. Dr. Öz gibi, FARA’ya kaydolmaları gerekmedi. Bu siyasi darbe gülünç. Yabancı bir işletmenin iyi niyetli ticari çıkarlarını geliştirmek için çalışan bireyler ve firmalar FARA’ya tabi değildir ve kayıt olmaları gerekmez.” dedi.
Ancak 2014’ten 2018’e kadar Adalet Bakanlığı’nın FARA uygulamasını denetleyen David Laufman, The Post’a şikayeti hemen reddetmeyeceğini açıkladı.
Laufman, “Dr. Öz’ün ABD’de Türk Hava Yolları adına halkla ilişkiler danışmanı mı yoksa tanıtım ajanı olarak mı hareket ettiğini belirlemek için [Adalet Bakanlığı’nın] mantıklı, analitik ve araştırmacı adımlar atmasının uygun olacağını düşünüyorum. Yapsaydı, muafiyet için uygun olmadığı sürece muhtemelen kayıt yaptırmak zorunda kalacaktı.” dedi.
Adalet Bakanlığı ise yorum yapmaktan kaçındı. (abdpost)