FETÖ’nün “taşeron” olduğu çok kritik bir resmi yazıda “yargı görüşü” olarak yer aldı.
Amerika’nın Ankara Büyükelçiliği, Türk Hükümeti’nin tutumundan duyulan rahatsızlığı ve elçilik personeli açısından güvenlik kaygısını gerekçe göstererek, Türkiye’deki tüm vize hizmetlerini durdurduğunu açıkladı.
Görünürde ABD’nin İstanbul Başkonsolosluğu görevlisi Metin Topuz‘un tutuklanmasıyla yükselen gerilimin perde arkası ve yankıları, kuşku yok ki yakın geleceğin önemli gündem maddesi olacak.
Gelin…
Yaşanacak olası tartışmalara katkı sağlayabilecek bir ayrıntıya dikkat çekelim.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın, Metin Topuz’u tutuklamaya sevk yazısındaki bir ifadeye…
Sevk yazısında, 1994-2017 yılları arasında 120 kez yurt dışına giriş çıkış kaydı bulunduğu belirtilen şüpheli Metin Topuz’un, başkası adına kayıtlı cep telefon numarasını kullandığı kaydedilerek, Fetullahçı Terör Örgütü’nün taşeron olarak kullanıldığı 17-25 Aralık girişiminde emniyet ve yargı ayağını yürüten şüphelilerle, eylemin asıl faili konumundaki dış istihbarat ve ülkeler arasında “aracılık görevini” yürüttüğü ifade edildi.
Evet, savcılığın tutuklama talebinde:
1- FETÖ’nün 17-25 Aralık’ta taşeron olarak kullanıldığı ifade ediliyor.
2- Dış istihbaratın ve ülkelerin 17-25 Aralık’ın asıl faili olduğu belirtiliyor.
Yani, FETÖ’nün “taşeron” olduğu çok kritik bir resmi yazıda “yargı görüşü” olarak yer aldı.
Soralım mı:
FETÖ’yü taşeron olarak kullananlar kim?
Hangi dış istihbarat teşkilatları ve ülkeler?
İŞTE O METİN TOPUZ’UN TUTUKLANMAYA SEVK YAZISINDAKİ O BÖLÜM:
(ODATV)