Milli Savunma Bakanı Canikli: (2) – “(İnsansız tank üretimi) Sayın Cumhurbaşkanımızın da bu talimatı, diğer daha önce benzer savunma ürünlerine verdiği talimat gibi en kısa sürede inşallah en iyi şekilde yerine getirilecektir”
– “Sınırlarımızdaki terör yapılanmaları mutlaka bertaraf edilecektir ve ortadan kaldırılacaktır. Türk Silahlı Kuvvetlerinin ve Türk milletinin gücü buna yeter. Hiçbir problemimiz yok o konuda. Buradaki sorun dostlarımızın Türkiye’nin birlik ve bütünlüğünü hedefleyen terör örgütleriyle birlikte görüntü vermesidir. Arazide onlarla birlikte ortaklık yapmasıdır”
– “PYD ve YPG bir terör örgütüdür, PKK’nın kendisidir, hiçbir şekilde bu örgütlerin birbirlerinden ayrılması gibi bir proje, hayata geçirilemez bir projedir. Öyle bir şey olmaz, bu eşyanın tabiatına aykırıdır. Buradan yola çıkarak YPG veya PYD’nin bir şekilde meşrulaştırılmaya çalışması beyhude bir çabadır, akılla ve mantıkla bağdaştırılması mümkün olamayan bir çabadır”
Milli Savunma Bakanı Nurettin Canikli, “Sınırlarımızdaki terör yapılanmaları mutlaka bertaraf edilecektir ve ortadan kaldırılacaktır. Türk Silahlı Kuvvetlerinin ve Türk Milletinin gücü buna yeter. Hiçbir problemimiz yok o konuda. Buradaki sorun dostlarımızın Türkiye’nin birlik bütünlüğünü hedefleyen terör örgütleriyle birlikte görüntü vermesidir. Arazide onlarla birlikte ortaklık yapmasıdır.” dedi.
Kayseri’de 12. Hava Ulaştırma Ana Üs Komutanlığında düzenlenen “A 400M C Seviyesi Bakım Kabiliyeti Kazanım Töreni”nde konuşan Canikli, bu kazanımın diğer takviye edici gerekli unsurlarla tamamlandığında askeri fabrikalarda çok daha ileri bir takım üretimlerin hatta tasarımların yapılmasının da önünü açacağını bildirdi.
Canikli, çok kısa sürede böyle teknik bir donanımın, kapasitenin, yeteneğin kazanılmış olmasının, Türkiye’nin ulaştığı altyapının aynı zamanda seviyesini gösterdiğine dikkati çekti.
Özellikle vatan topraklarının savunulması için kesinlikle en azından asgari seviyede ihtiyaç duyulan silah sistemleri ve mühimmatın mutlak suretle yerli ve milli imkanlarla üretilebilir olması gerektiğini vurgulayan Canikli, şöyle devam etti:
“Böyle bir yetenek, böyle bir imkan, böyle bir kapasite yoksa bu toprakların savunulması, ülkemizin hükümdarlığının devam ettirilmesi, egemenliğinin korunması kolay değildir. Çünkü Türkiye bunu sayısız kereler yaşadı ve karşı karşıya kaldı. En ihtiyacımızın olduğu zamanda dostlarımız dahi, aynı ittifak içerisinde birlikte yürüdüğümüz ülkeler dahi, ihtiyacımız olan sistemleri size peşin parayla dahi sağlamakta tereddüt edebiliyorlar. En hafif ifadeyle mütereddit yaklaşabiliyorlar, şuanda da esasında bunun birçok dost ve müttefikimiz açısından canlı örneğini yaşıyoruz. Resmi olarak değil ama bizim için hayati öneme haiz birçok silah sisteminin üretiminde kullanılan, daha önce rahatlıkla temin ettiğimiz yedek parçaların bu dönemde örtülü bir şekilde Türkiye’ye gönderilmesini zorlaştırdıklarını görüyor ve yaşıyoruz. Tabi elbette bunları kendileriyle de paylaşıyoruz.”
Bakan Canikli, Zeytin Dalı Harekatı’nda kara ve hava kuvvetlerinin kullandığı mühimmatın yüzde 90’ından fazlasını yerli imkanlarla üretme kapasite ve imkanına sahip olduklarını belirterek, şu değerlendirmelerde bulundu:
“Bu son derece önemli. Eğer bu operasyonda kullandığımız mühimmatları milli olarak üretme kapasitemiz olmasaydı diğer silah sistemlerinin üretiminde kullandığımız yedek parçaların üretiminde karşı karşıya kaldığımız örtülü ambargonun benzerine çok büyük bir ihtimalle daha sert bir şekilde mühimmatta da karşılaşacaktık ve karşı karşıya kalacaktık. Böyle bir tabloda da bu tür önemli operasyonların realize edilmesi, gerçekleştirilmesi de mümkün değildi. Bu nedenle bu toprakların savunulabilmesi için ihtiyaç duyduğumuz bu altyapıya sahip olmamız, ötesine geçmemiz son derece önemli. Son 15 yılda Türkiye bu alanda gerçekten çok önemli adımlar attı, çok mesafeler kat etti. Bunu da görüyoruz, bunu da arazide görüyoruz, uygulamada görüyoruz ve bundan sonra da görmeye devam edeceğiz.”
– İnsansız tank üretimi
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın insansız tank üretimi olarak talimatlandırdığı konunun aslında savunma sanayi sektörünün de en uç noktalarından biri olduğuna değinen Canikli, “Teknoloji olarak da bilgi birikimi olarak da en uç noktalarından bir tanesi ve şuanda oraya doğru hızlı bir evrilme söz konusu. Sayın Cumhurbaşkanımızın da bu talimatı, diğer daha önce benzer savunma ürünlerine verdiği talimat gibi en kısa sürede inşallah en iyi şekilde yerine getirilecektir. Bu milletin özgürlüğü ve bağımsızlığına da hizmet eder halde cazibe edilecektir.” diye konuştu.
Bakan Canikli, Türkiye’nin içinde bulunduğu dönemin çok kritik olduğuna işaret ederek, şunları ifade etti:
“Nedeni ne olursa olsun, bu coğrafya siyasi olarak yeniden şekillendirilmeye çalışılıyor. Çok büyük bir ihtimalle daha kolay yönetilebilir hale getirilmeye çalışılıyor. Bu şekillendirmenin, bu operasyonun içerisinde maalesef Türkiye’den de ciddi bir toprağın kurulması düşünülen başka bir siyasi organizasyona aktarılması talep ediliyor. Bu gizlenmiyor aslında, ahlaksızca Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin topraklarının bir bölümü oluşturulacak başka bir siyasi yapıya aktarılmaya çalışılıyor. Bizim mücadelemiz bu mücadele. Bugün Zeytin Dalı Operasyonu olarak ortaya çıkan, ete kemiğe bürünen bu operasyonunda amacı esasında, bu ahlaksız operasyonu ortadan kaldırmak ve engellemek.”
Zeytin Dalı Harekatı’nın amacının Türkiye’ye tehdit oluşturan terör örgütlerinin bertaraf edilmesi olduğunu aktaran Canikli, YPG ve PYD terör örgütlerinin, PKK’nın Suriye’deki uzantıları olduğunu dile getirdi.
Canikli, söz konusu terör yapılanmalarının bu bilgi ışında değerlendirilmesi gerektiğinin altını çizerek, bu terör örgütlerinin meşrulaştırılmasına yönelik bir çalışmanın beyhude olduğunu aktardı.
– “Beyhude bir çabadır”
Çözümün müttefik devletlerin terör unsurlarıyla birlikte verdikleri görüntülerin ortadan kalkmasıyla mümkün olacağını vurgulayan Canikli, şu görüşlere yer verdi:
“Zeytin Dalı Harekatı’nda şu kesinleşmiştir. Türkiye üzerine planladıkları operasyonu yapamayacaklar. Bugün bunu biz, bütün dünya da anlamış bulunuyor. El-Bab operasyonu Türkiye’ye yönelik böyle bir operasyonda başarılı olamayacaklarının ilk somut örneği ve hayata geçirilmesiydi. Zeytin Dalı Harekatı da bunun tahkim edilmesi, güçlendirilmesi anlamına geliyor. Oradaki mücadele, bu operasyonu hayata geçirmeye çalışanların vekaleten kullandıkları terör örgütlerine karşı yapılan bir mücadeledir. Terör örgütlerinin Türkiye için oluşturdukları tehdidin bertaraf edilmeye çalışılmasıdır, başka bir mücadele değildir. O nedenle bugün Afrin’de, YPG, PYD adı altında, esasında PKK’nın Suriye milis gücünden olan, kolu olmaktan ibaret olan bir terör yapılanmasının bertaraf edilmesidir. Dolayısıyla kim olursa olsun, ister kurum, ister devlet, ister organizasyon, olayı bu şekilde değerlendirmesi gerekir. Orada, PYD ya da YPG’ye verecekleri desteği de terör örgütüne verilecek destek olarak algılamaları gerekir. Bu herkes için geçerlidir. Başta, aynı NATO ittifakı içinde birlikte yürüdüğümüz ve NATO’nun en güçlüsü olan ABD için de geçerli. PYD ve YPG bir terör örgütüdür, PKK’nın kendisidir, hiçbir şekilde bu örgütlerin birbirlerinden ayrılması gibi bir proje hayata geçirilemez bir projedir, böyle bir şey olmaz, bu eşyanın tabiatına aykırıdır. Buradan yola çıkarak YPG veya PYD’nin bir şekilde meşrulaştırılmaya çalışması beyhude bir çabadır, akılla ve mantıkla bağdaştırılması mümkün olamayan bir çabadır. Hiç kimse de buna inanmaz zaten.”
Müttefiklerin terör örgütüyle birlikte verdikleri görüntünün ortadan kaldırılmasının dışında başka bir çözümün bulunmadığına dikkati çeken Canikli, “Sınırlarımızdaki terör yapılanmaları mutlaka bertaraf edilecektir ve ortadan kaldırılacaktır. Türk Silahlı Kuvvetlerinin ve Türk Milletinin gücü buna yeter. Hiçbir problemimiz yok o konuda. Buradaki sorun dostlarımızın Türkiye’nin birlik bütünlüğünü hedefleyen terör örgütleriyle birlikte görüntü vermesidir. Arazide onlarla birlikte ortaklık yapmasıdır. Esas problem budur ve bunun da sürdürülebilir olmadığını buradan bir kez daha ifade etmek istiyorum.” dedi.
Bakan Nurettin Canikli, Türkiye’nin bu konudaki kararlılığına vurgu yaparak, bugün yapılan töreninin bu anlamda son derece önemli olduğunu belirtti.
– “Yetenek kazandırma çalışmasını da tamamlayacağız”
Bundan sonraki süreçte askeri fabrikalara bu konularda tasarım yeteneğini de kazandıracak alt yapıyı da kuracaklarını vurgulayan Canikli, “Bugüne kadar bu fabrikalarda çok sayıda uçak yapıldı, monte edildi, montajı yapıldı. Bazı parçalar üretildi ama bunun tasarım yeteneği ile taçlandırılması gerekir. Bu çok önemli. Onunla ilgili de çalışmalarımıza başladık. Bütün askeri fabrikalarımız için geçerli. Hem modernize edilmesi hem ful bakımını yaptıkları, onarımını yaptıkları sistem, araç, gereç, uçak, hepsi için geçerli. Onların da tasarımlarını yapabilir hale gelmeleri konusunda da önümüzdeki günlerde çok hızlı bir şekilde inşallah yetenek kazandırma çalışmasını da tamamlayacağız.” diye konuştu.
Bakan Canikli, operasyon bölgesinde, çok güçlü askeri fabrikaların güçlü bir teknik alt yapısı olduğuna işaret ederek, sözlerini şöyle tamamladı:
“Şu anda operasyonda arızalanan, zarar gören araçlarımızı, zırhlı araçlarımızı ve diğer sistemlerimizi de askeri fabrikalarımızdan seyyar olarak organize ettiğimiz teknik ekiplerimiz, hemen çok kısa süre içerisinde orada büyük bölümünü onarıyorlar. Orada onarılması mümkün olmayanları askeri fabrikalara aktarıyoruz. Orada yerinde onarıyoruz ve tekrar görevlerine devam ediyorlar. Askeri fabrikalarımızın çok güçlü teknik alt yapısı var. Bunları biraz daha motive ederek biraz daha destekleyerek esasında çok daha büyük ürünleri, daha büyük yerlilik oranlarıyla üretmelerinin inşallah önünü açacağız. Bu potansiyel, bu kapasite var. Başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere vatanın bütünlüğü için toprağa düşmüş bütün şehitlerimizi rahmetle anıyorum. Afrin operasyonunda da önceki operasyonlarda da bu millet için can vermiş bütün şehitlerimizi rahmetle anıyoruz.”