A-340’LAR REZİDANS FİYATINA MI SATILDI?
Değerli okurlar, THY Yönetim Kurulundaki revizyon sonrası değişim orta ve üst kademe
yöneticilere de yansıdı. Bazı başkanlar ve müdürler değiştirildi. Yanlız atama duyurusunda bir
gariplik dikkatimi çekti. Görevden alınan arkadaşlar nereye gitti? Eğer bu kişiler başka bir
göreve atandı ise, aynı atama kararında yer alması gerekirdi. Demek ki görevden alınmakla
kalmışlar, başka bir yere atanmamışlar. O halde iki seçenek akla geliyor. Ya bu arkadaşlar işten
atıldılar ya da kızağa çekildiler ! THY gibi 86 yıllık bir şirketin bu kadar gayrıciddi davranması
kabul edilebilir mi? Attıysanız “attık” deyin kardeşim. Ayıp değil ki ! Ama gerekçelerini de ortaya
koyun bir zahmet…
ŞEFFAFLIK DEDİĞİN BÖYLE OLUR !
THY’nin şeffaflık anlayışına işte bu yüzden hastayım ! İşine geleni açıklıyor, işine gelmeyince
havaya bakıp ıslık çalıyor. Beyler, bakın sizlerden önce onlarca yönetim geldi geçti bu şirketten.
Birgün sizler de gideceksiniz. Kaydı hayat şartıyla(ölene kadar) geldiğinizi sanıyorsanız
yanılıyorsunuz. Bakın bay Topçuya, bay Karlıtekin’e… Hepsi mazi oldu gitti… Demek ki neymiş,
hukuk ve adaletten sapmamak, şeffaf olmak, hesap verebilmek gerekirmiş. Şeffaflık demişken
buradan konumuza devam edelim. Biliyorsunuz THY’ye çağ atlatan adımlardan biri de, 1990’lı
yılların başında A-340’ların alınması idi. Bay Hamdi her ne kadar 2003 başında THY’yi yerel bir
havayolu olarak tanımlasa da, bu uzun menzilli wide body uçaklarla THY 2002 yılında ABD’ye,
Japonya’ya, Singapur’a uçuyordu. 2002 yılında THY’nin filo yaşı 6.8 idi, bugün bu kadar uçak
sirkülasyonuna rağmen 6.7 ! Aradan yıllar geçti, A 340’lar THY’ye ciddi katkı sağladıktan sonra
gözden düştü.
SESSİZ SEDASIZ SATTILAR…
340’lardan biri Burhaniye’de restaurant oldu. Kalan son 4 tanesi ise sessiz sedasız satıldı. Dubai
merkezli Aali İnvestment isimli şirkete satılan TC-JDM 14 Mart, TC-JDN 15 Mart, TC-JIH 26 Mart, filoya
katılan son A340 olan TC-JII ise 29 Mart günü Güney Afrika’ya gönderildi. Aradan 4 ay geçti, THY’den tık
yok ! Yahu beyler, bu uçakları hangi yöntemle kaça sattınız? Niye açıklamıyorsunuz? Uçak satıyorsunuz
uçak… Doblo veya Kangoo değil… Siz açıklamazsanız rivayetler alır başını gider… Birileri çıkar “Birer
milyon dolara sattılar.” Derlerse kızmayacaksınız o zaman. Haa, eğer bu rakam doğru ise, tam bir fecaat.
Yahu Bir milyon dolar dediğin ne ki? İstanbul’un iyi bir semtinde 3+1 rezidans parası. Yahu herhalde bir
motoru 1 milyon dolardan aşağı değildir. Bu arada THY’nin, Tunus’tan 78 milyon dolara alınan A 340’ın 2
sene sonra satışınıı borsaya açıkladığını da hatırlatalım…
8 YIL ÖNCE SATIŞ FİYATI 24 MİLYON DOLARDI.
340’ların satış hikayesine şöyle bir göz atarsak olayı daha iyi anlayabiliriz. 2011 yılında hepsi birer
havacılık dehası olan THY yönetimi A-340’ları satma kararı alır. Bu amaçla birçok alıcı ile görüşme
yapılır. O tarihte aldığım notlara göre, bu 7 uçağın satış için belirlenen baz fiyatı yaklaşık 279.000.000
TL’dir. Yani yapılan hesaplamalara göre bu rakamın üzeri kardır. 2011 ortalama dolar kuru(1.678 TL)
üzerinden her bir uçağın ortalama fiyatı 24 milyon dolara denk gelmektedir.( Yaşına, yaptığı saate göre,
bakım durumuna göre kimi bunun altında kimi üstündedir.) Ancak satış için gelen teklifler yukarıdaki
rakamın altında kaldığından bu işten vazgeçilir ve uçakların tekrar filoda değerlendirilmesi kararı verilir.
Hani diyorlar ya, neredeeen nereyeeee? 8 sene evvel ortalama 24 milyon dolar değer biçilen uçaklar
bugün iddiaya göre 1 milyon dolara satılır. Şimdi diyecekler ki, efendim 8 sene uçtu, hizmet etti, para
kazandırdı, bu arada da eskidi, bakım maliyetleri yükseldi, ekonomik olmaktan çıktı. Doğrudur ama tüm
bunlar yine de halen faal olan bu uçakların bir apartman dairesi fiyatına satılmasını haklı göstermez ki…
THY yönetimine de bir çağrı yapalım. Verdiğimiz bilgiler yanlışsa doğrusunu gönderin yayınlayalım…
Unutmadan bu konuyu yazarken dikkatimi çekti. THY’nin, 2018-2023 yılları arasında teslim aldığı ve
alacağı toplam 230 uçağın maliyeti tam 34,7 milyar dolarmış. Türkiye’nin dış borcunun yaklaşık % 8’i…
Ne diyelim, Allah sonumuzu hayırlı eylesin. Borç yiğidin kamçısıdır derdi Demirel, iyi de global bir krizin
yaklaştığı, ülke olarak ekonomik açıdan iyice zora girdiğimiz bir dönemde yiğitlik yapmak, bu kadar
borçlanmak ve büyümek mantıklı mı? Size verilen karar verme yetkisini, faturasını garip gurebaya
ödetecek şekilde kullanmak doğru mu? Bekleyip göreceğiz…
