Günümüzde dünya üzerinde farklı tip ve modellerde çok sayıda uçak kullanılıyor. Onlarca farklı modelin içinden bazıları özellikleri ve tasarımlarıyla diğerlerinden sıyrılarak, sadece havacılık meraklılarının değil herkesin ilgisini üzerine çekiyor. Avrupalı uçak üreticisi Airbus tarafından üretilen A-380 tipi uçaklar da devasa boyutlara sahip olması sebebiyle en dikkat çekici olanlardan. Bu tipte uçaklara adeta bakan bir daha bakıyor. Çok yakın bir zamana kadar dünyanın en büyük uçağı denildiğinde akıllara iki çeşit model geliyordu. Kargo taşımacılığı anlamında dünyanın en büyük uçağı ANTONOV / AN-225 olarak kabul edilirken, yolcu taşımacılığı yapan en büyük yolcu uçağı ise Airbus tarafından üretilen A-380 tipi uçaklardı. Günümüzde AN-225 Ukrayna-Rusya savaşının en büyük kurbanlarından biri olarak göklere veda etti. Üretim hattı kapatılan AIRBUS / A-380 ise farklı hava yolu şirketlerinde uçmaya devam ediyor.
Günümüzde dünyanın en büyük A-380 işleticisi Birleşik Arap Emirlikleri’nin bayrak taşıyıcısı Emirates Hava Yolları olarak biliniyor. Şirketin filosunda 120’ye yakın A-380 bulunuyor. Emirates CEO’su Tim Clark, A-380’lerin tahmini emeklilik tarihi olarak “2030’ların ortalarını” işaret ediyor. Bu da Dubaili hava yolunun, filosundaki A-380’leri en az 10 yıl daha uçuracağı anlamına geliyor.
‘BİR MÜHENDİSLİK HARİKASI’
Yolcu taşımak amacıyla üretilmiş en büyük yolcu uçağı olan Airbus A-380 tipi uçaklar, büyük olmasının yanında işletme maliyetlerinin yüksek olmasıyla da dikkat çekiyor. Uçağın bakım ve işletme masraflarının çok yüksek olması hava yollarının devasa uçağa karşı ilgisini yitirmesine sebep olurken, uzmanlar şartlar ne olursa olsun A-380’lerin bir mühendislik harikası olduğunu vurguluyor.
Uçak Mühendisi ve Havacılık Uzmanı Muhammed Yılmaz da büyük umutlarla piyasaya sürülen A-380’in üretiminin beklenenden çok daha erken sonlandırıldığını, bu kararın arkasında A-380 tipi uçakların çoğu hava yolu için çok büyük, pahalı ve verimsiz olmasının yattığını belirtti. Yılmaz, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Airbus’ın iki katlı süper jumboyu tasarlarken havacılık endüstrisinde konfor ve verimlilik konusunda büyük bir heyecan ve iyimserlik yaratan, oyunun tüm kurallarını değiştirecek bir model olacağı fikri hep bir hayal olarak kaldı. Finansal sebepler bu olumsuz tablonun oluşmasında en önemli etken. Avrupalı imalatçı, uçağı piyasaya sürdüğü ilk günden itibaren müşteri bulmakta zorlandı. Kimileri A-380’in 20 yıl geç geldiğini söylerken, uzmanların bir kısmı havaalanlarında giderek artan tıkanıklıklar nedeniyle uçağın vaktinden önce geldiğini düşünüyor. A-380’i Airbus tarihindeki en büyük hata olarak nitelendirenlerin sayısı hiç de az sayılmaz. Ancak şartlar ne olursa olsun uçağın bir mühendislik harikası olduğunu inkar edemeyiz.”
‘GÖKYÜZÜNÜN KRALİÇESİ’NE RAKİP OLDU
Boeing 747’nin büyük, performans ve verimlilik açısından hava yollarının kitleleri uygun fiyata taşıyabilmesi için işletme maliyetlerini aşağı çekme konusunda epey kolaylık sağladığını söyleyen Yılmaz, “Airbus, Boeing 747-400’den daha büyük olan ancak hava yolları için daha düşük işletme maliyetleri sunan bir uçak üretmek istiyordu. Bu düşünceyle vücut bulan A-380, Airbus’ın Toulouse’daki merkezinde 150 bin metrekarelik montaj hattında imal edildi” şeklinde konuştu.
Muhammed Yılmaz, “72.8 metre uzunluğunda, 24 metre yüksekliğinde ve 79.8 metre kanat açıklığına sahip devasa bir uçak karşımızdaydı. Tipik dört sınıflı kabin düzeninde 544 yolcu taşıyabilen uçak, 15 bin km’nin üzerinde menzile sahipti. A-380’in uçuş ekibi son teknoloji ürünü bir cam kokpitte uçağı kontrol edecekti. Tüm modern Airbus jetleri gibi A-380’de de fly-by-wire (manuel uçuş kumandalarını elektronik bir arayüz ile değiştiren gelişmiş uçuş kumanda sistemi) kullanılırken, kokpitinde de joy stick yer alıyordu” sözleriyle A-380 uçaklarının özelliklerini sıraladı.
Avrupalı imalatçı Airbus’un çok sayıda üstün özelliğiyle ilk Airbus A-380’i 15 Ekim 2007’de Singapur Hava Yolları’na teslim ettiğini dile getiren Yılmaz, zamanla bu uçağı birçok hava yolu şirketinin kullanmaya başladığını fakat en önemli kullanıcının Birleşik Arap Emirlikleri’nin bayrak taşıyıcısı Emirates olduğunu ifade etti. Muhammed Yılmaz, “Airbus, A-380 için aldığı toplam 254 siparişin yarısından fazlasını Emirates’ten aldı. A-380’in varlığını Emirates’e borçlu olduğunu söylemek yanlış olmaz” yorumunu yaptı.
ZAMANLA YILDIZI SÖNDÜ
Daha verimli, çift motorlu yeni nesil uçakların piyasaya sürülmesi ve sektörde benimsenmesiyle birlikte A-380 ile ilgili pozitif beklenti tablosunun kısa süre içinde ortadan kaybolduğunu paylaşan Yılmaz, “Talep yetersizliği, uçakların verimsizliği, sektörde büyük toplama ve dağıtma merkezlerinin önem kazanacağı fikrinin tutmaması üzerine pandeminin havacılık sektöründeki yıkıcı etkisi eklenince birçok A-380, sahipleri tarafından erken emekliye ayrılmaya ve hatta yedek parça olarak kullanılmak üzere parçalanmaya mahkum edildi” diye konuştu. A-380’in hiçbir zaman 747 gibi gerçek bir fenomen haline dönüşemediğini vurgulayan Muhammed Yılmaz şunları da ekledi:
“Bunun yerine hava yolları için iyi para kazanılabilecek ve hava trafiğinin sıkışık olduğu rotalarda kullanılan, niş bir amaca hizmet eden uçak olarak kaldı. Yakıt fiyatlarındaki dengesizlik ve hava yollarının stratejileri A-380’in geleceğini bitirdi. Dünyanın çeşitli yerlerinde A-380 operatörleri jumbo jetin yerine daha verimli ve daha ekonomik yeni nesil geniş gövde uçakları birer birer ikame ederek A-380’leri 2030’ların ortasında tarihin tozlu sayfalarına gömecek gibi görünüyor.”
A-380’in çeşitli sebeplerle Türkiye’ye geldiğini aktaran Yılmaz, uçağın ilk kez 2007 yılında gösteri amacıyla Airbus şirketi tarafından Atatürk Havalimanı’na getirildiğini belirtti. A-380’nin her gelişinde büyük ilgi gördüğünü belirten Muhammed Yılmaz, “Dubai merkezli hava yolu Emirates 1 Ekim 2021’de İstanbul’a tarifeli seferlerde, dünyanın en büyük yolcu uçağı Airbus A-380’i kullanan ilk hava yolu oldu ve bu sayede uçağın Türkiye macerasını başka bir boyuta taşıdı” dedi.
AÇIK ARTIRMAYLA SATIŞA ÇIKARILACAK
Airbus geçtiğimiz günlerde süper jumbo A-380’in meraklılarını heyecanlandıracak bir açıklama yaptı. Emirates’e ilk teslim edilen ve yakın zamanda emekliye ayrılan A-380’den sökülecek yaklaşık 500 parça, internet üzerinden yapılacak açık artırma ile havacılık meraklılarına satılacak. Şirket, bu yılın başlarında yaptığı açıklamayla parçaları satmayı planladığını açıklamış ve müzayedenin Haziran 2022’de gerçekleşeceğini belirtmişti. Ancak yapılan son açıklamayla birlikte açık artırmanın 13, 14 ve 15 Ekim 2022’de gerçekleşeceği duyuruldu. Toulouse’da gerçekleşecek olan ve eş zamanlı olarak internet üzerinden de yapılacak olan açık artırmadan elde edilecek gelirler, Airbus Vakfı ve bağlantılı kuruşlara verilecek, uçaktan arda kalanlar ise geri dönüştürülecek.
Yapılacak açık artırmanın havacılık tutkunları için oldukça özel bir durum olduğunu belirten Muhammed Yılmaz, “Neticede bu uçaklar ve onlara ait parçalar havacılık tarihine, hatta dünya tarihine tanıklık etmiş somut birer ürün. Böylesi ürünleri evinde, ofisinde tutmak isteyen ve bu açık artırmaya katılan çok ciddi bir kalabalık olacağından eminim. Zira bugüne kadar pek çok farklı şirket uçaklara ait parçaları, çeşitli dekoratif ürünlere dönüştürüp satışa çıkardı ve bunlar da her zaman büyük ilgi gördü. Havacılık tarihinden bir parçaya sahip olma fikri tüm havacılık meraklılarına çok cazip geliyordur” dedi.
Eee sebep ne ..?
Uçağın bakım ve işletme masraflarının çok yüksek olması hava yollarının devasa uçağa karşı ilgisini yitirmesine sebep olurken