Suriye’de çatışma ve kaos yeni bir boyuta taşındı. Heyet Tahrir Şam (HTŞ) desteğindeki rejim karşıtı grupların Şam’a girmesiyle birlikte Beşar Esad’ın başkenti terk ettiği bildirildi. Esad’ın nereye gittiği henüz bilinmezken, rejim karşıtı grupların Şam’ı ele geçirdiği saatlerde, Şam Havalimanı’ndan kalkan bir uçağın radardan kaybolması yeni soru işaretlerine yol açtı.
Flightradar internet sitesinden alınan verilere göre, rejim karşıtı grupların Şam’a ilerlediği saatlerde Suriye Hava Yolları’na ait bir uçak Şam Havalimanı’ndan kalkış yaptı. Uçak, ilk olarak Alevi nüfusun yoğun olduğu Suriye’nin kıyı bölgelerine yönelirken ani bir manevrayla tersi yöne döndü ve birkaç dakika sonra radar ekranlarından kayboldu.
Reuters’a konuşan Suriyeli kaynaklar, uçakta Beşar Esad’ın bulunmuş olabileceğini ve uçağın bir kazada düşmüş olma ihtimalini dile getirdi. Kaynaklardan biri, “Uçağın transponder cihazı kapatılmış olabilir. Ancak daha büyük bir ihtimalle uçak düşürülmüş olabilir” dedi.
Esad’ın Akıbeti Belirsiz
Heyet Tahrir Şam destekli silahlı gruplar, Humus’u ele geçirdikten sonra Şam sınırına ulaştı. Esad yönetiminin ordu komutanlığı şam’da rejimin düştüğünü resmen açıkladı.
Reuters’ın ulaştığı bilgilerde, Beşar Esad’ın bilinmeyen bir rotaya doğru hareket ettiği belirtildi. Esad yönetiminin başbakanı Muhammed Gazi el-Celali ise sosyal medya hesabından yayımladığı video mesajında, “Suriye halkının seçeceği bir hükümetle çalışmaya ve her türlü desteği sağlamaya hazırız” dedi.
Şam ve Lazkiye’de Kutlamalar
Rejim karşıtı gruplar, Şam’daki Esad sarayına girerken, Lazkiye, Halep ve Hama gibi kentlerde rejimin sembolleri indirilmeye başlandı. Muhaliflerin paylaştığı görüntülerde, tutukevlerinden tüm siyasi mahkûmlara özgürlük sağlandığı ve halkın şehir merkezlerinde kutlama yaptığı görülüyor.
Suriye devlet televizyonunda yayımlanan bir videoda, rejim karşıtı bir grup, Esad’ın devrildiğini ve yeni bir sürecin başladığını ilan etti.
60 sene ülkesini kötü yöneten ve insanlarına zulüm eden baas rejimi sonunda dağıldı, esed ve ailesi de bundan sonra tecrit altında yaşayacaklar. Umarız ki bilhassa müslüman coğrafyadaki buna benzer tek adam,baskıcı,adalet,hukuk tanımayan, insanına zulmeden,soyan,
fakirleştiren rejimlerin yöneticiler ve aileleri ile çıkarcı yandaşları haricinde kimseye faydasının olmadığı, toplumların akıllarına başlarına almaları ve tepki vermelerinin gerekliliği artık iyice anlaşılmıştır…