İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 20. Ceza Dairesi, Bakırköy 28. Asliye Ceza Mahkemesince, Türk Hava Yolları’na (THY) ait uçağa kalkış öncesi asılsız bomba ihbarı yapan M.S.G’ye “Hava ulaşım aracının hareket etmesini engellemek” suçundan verilen 4 yıl 2 ay hapis cezasının onanmasına hükmetti.
Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, 3 Kasım 2016’da THY’nin İstanbul-Diyarbakır seferini yapacak olan yolcu uçağına kalkış öncesi bomba ihbarında bulunulduğu, ihbar üzerine içinde 84 yolcusu olan uçağın durdurulduğu ve arama yapıldığı kaydedildi.
İddianamede, saat 10.15’te kalkması planlanan uçağın yolcularının Atatürk Havalimanı İç Hatlar Terminali’nde özel bir bölüme alındığı, arama yapıldığı, yolcular ve uçakta yapılan 2 saatlik aramada olumsuz bir duruma rastlanılmadığı, emniyet yetkililerinin uçağa bomba ihbarı yapılan telefonu teknik takibe alarak ihbarcıyı bulduğu, sanık M.S.G.’nin uçağa geç kalan bir yolcu olduğu ve gözaltına alındığı kaydedildi.
Sanık M.S.G. hakkında “Hava ulaşım aracının hareket etmesini engellemek” suçundan 5 yıldan 10 yıla kadar hapis istemiyle dava açıldı.
Bakırköy 26. Asliye Ceza Mahkemesi’nde savunma yapan tutuksuz sanık M.S.G, İstanbul’dan Diyarbakır’a gidecek uçağa geç kaldığını, uçağı kaçırmamak için bomba ihbarında bulunduğunu söyledi.
Mahkeme, sanığın asılsız bomba ihbarı yaparak, hukuka aykırı davranışı nedeniyle hava ulaşım aracını engellediği kanaatine vararak, sanık M.S.G’yi “Hava ulaşım aracının hareket etmesini engellemek” suçundan 5 yıl hapis cezasına çarptırdı. Sanık M.S.G’nin yargılama aşamasındaki tutum ve davranışlarını takdiri indirim sebebi sayan mahkeme, sanığın cezasını 4 yıl 2 ay hapis cezasına indirdi.
Sanık M.S.G., avukatı aracılığıyla hakkında verilen 4 yıl 2 ay hapis cezasına itiraz etti.
İtirazı değerlendiren İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 20. Ceza Dairesi, yerel mahkemenin kararında usule ve esasa ilişkin herhangi bir hukuka aykırılığın bulunmadığını, delilerde ve işlemlerde herhangi bir eksiklik olmadığını belirterek, oy birliğiyle sanık M.S.G’nin cezasını onadı.
İddianamede, saat 10.15’te kalkması planlanan uçağın yolcularının Atatürk Havalimanı İç Hatlar Terminali’nde özel bir bölüme alındığı, arama yapıldığı, yolcular ve uçakta yapılan 2 saatlik aramada olumsuz bir duruma rastlanılmadığı, emniyet yetkililerinin uçağa bomba ihbarı yapılan telefonu teknik takibe alarak ihbarcıyı bulduğu, sanık M.S.G.’nin uçağa geç kalan bir yolcu olduğu ve gözaltına alındığı kaydedildi.
Sanık M.S.G. hakkında “Hava ulaşım aracının hareket etmesini engellemek” suçundan 5 yıldan 10 yıla kadar hapis istemiyle dava açıldı.
Bakırköy 26. Asliye Ceza Mahkemesi’nde savunma yapan tutuksuz sanık M.S.G, İstanbul’dan Diyarbakır’a gidecek uçağa geç kaldığını, uçağı kaçırmamak için bomba ihbarında bulunduğunu söyledi.
Mahkeme, sanığın asılsız bomba ihbarı yaparak, hukuka aykırı davranışı nedeniyle hava ulaşım aracını engellediği kanaatine vararak, sanık M.S.G’yi “Hava ulaşım aracının hareket etmesini engellemek” suçundan 5 yıl hapis cezasına çarptırdı. Sanık M.S.G’nin yargılama aşamasındaki tutum ve davranışlarını takdiri indirim sebebi sayan mahkeme, sanığın cezasını 4 yıl 2 ay hapis cezasına indirdi.
Sanık M.S.G., avukatı aracılığıyla hakkında verilen 4 yıl 2 ay hapis cezasına itiraz etti.
İtirazı değerlendiren İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 20. Ceza Dairesi, yerel mahkemenin kararında usule ve esasa ilişkin herhangi bir hukuka aykırılığın bulunmadığını, delilerde ve işlemlerde herhangi bir eksiklik olmadığını belirterek, oy birliğiyle sanık M.S.G’nin cezasını onadı.
