Değerli okurlar, THY yönetiminin bay Hamdi döneminde başlattığı geleneksel (!) Antalya (prim) toplantısı sona erdi. Alınan kararlara değineceğiz ama önce Ahmet Bolat’ı kutlamak(!) istiyorum. Toplantı 2 gün sürdü ama Ahmet bey açıklayana kadar tek bir bilgi sızmadı toplantıdan. Herhalde katılanların telefonlarını topladılar Pazartesi sabahı !
KABİN EKSTRA ZAM MI YOKSA PRİM Mİ ALACAK?
Espri bir yana 2024 ve izleyen yılların plan ve projeksiyonunun yapıldığı düşünülen toplantıdan akılda kalan ne oldu? Ek zam, prim gibi maddi konular… Onları da Ahmet Bolat taksit taksit açıkladı. Gerçekten iletişim açısından dikkat çekici bir uygulama… Önce Hava İş sendikası ile yapılan ek protokolü açıkladı Ahmet bey… % 16.40’ı zaten hak etmiş olan THY çalışanları ekstra verilen % 3.60’ı duyunca resmen isyan ettiler. Genel memnuniyetsizliği gören Bolat aradan kısa bir süre geçtikten sonra prim kartını masaya sürdü. Nisan ve Temmuz’da iki ikramiye vereceğini açıkladı, yetmedi Ocak 2024’de de bir ikramiye ödeneceğini ilan etti. Üstelik bu prim Nisan ve Temmuz’da 3 maaş olarak lanse edildi. Oysa diğer iki maaş zaten çalışanın hakkı, biri maaş diğeri ikramiye…
Yetmedi, ertesi gün bir açıklama daha geldi. Ahmet bey, Kabin ekiplerine verdiği sözden hareketle “sadece kabin arkadaşlarımıza seyyanen net 10 bin TL ödeyeceğiz.” dedi. Şimdi burada duralım. Seyyanen “herkese eşit” anlamına gelir. Yani 25 senedir çalışan purser da 10.000 TL alacak 1 yıllık kabin memuru da… Ama çalışanların sadece bir grubuna ödeme yapmak “seyyanen” kavramı ile bağdaşır mı? Gelelim bunun zam olup olmadığına… İfadeye dikkat ederseniz Bolat “10.000 TL EK ZAM vereceğiz” demiyor, “10.000 TL ödeyeceğiz.” diyor. Yani aslında kabin personeline diğer personelden farklı olarak 10.000 TL prim daha vereceğini söylüyor. Aksi olursa bu işe Hava İş’in açıklama getirmesi gerekir.
Bu nedenle yıllardır hep yazıyorum. Prim gibi bir seferlik ödemelere karşıyım. % 10 ek zam ver, işçi daha karlı çıkar. Ama işveren mantığı hemen devreye giriyor ve maaşlara yapılan yüzdelik artışların yıllar içinde kartopu gibi büyüyeceğini görüp tek seferlik ödemeler ile zevahiri kurtarıyor. Geçen hafta bu gerekçelerle ek zam verilirse %3-% 5 aralığında olacağını yazmıştım. THY’miz beni yanıltmadı , verdiği ekstra zam % 3.6’da kaldı.
Tabii burada yapılan diğer ek iyileştirmeleri atlamayalım. Şeflik tazminatlarına ciddi artış yapılmış. Ama her çalışanı unvanından bağımsız ilgilendiren kalem sosyal yardım. 1313 TL’den 2320 TL’ye çıkarılmış. Burada yapılan TÜFE hariç % 60 artış, maaşların miktarı dikkate alındığında maaş içinde çok büyük bir artışa denk gelmiyor.
ÖLÜMÜ GÖR, ARTIR ŞU PARAYI…
Diğer sosyal yardımlara gelelim. Evlenme yardımı 5.100 TL’ye çıkartılmış. Bu paraya nikah şekeri bile yaptıramazsınız. Şirketiniz size “evlenmeyin kardeşim “ diyor çaktırmadan.
Doğum yardımı 2.330 TL’ye yükseltilmiş. Dandik bir özel hastanenin 1 gecelik oda fiyatı bile değil.
Yakınların vefatı halinde ödenen 6.121 liralık ölüm yardımı desen başka alem. İstanbul’un ancak en ücra mezarlıklarında bir mezar yeri alabilirsin, rahmetlinin helvasını bile karamazsın.
En yüksek artışın yapıldığı yardım kalemi ise iş kazası, maluliyet ve ölüm yardımı 16.900 TL’den 81.486 TL’ye çıkartılmış. Valla hergün ölüp ölüp dirilen insanlara değil 81 bin, 481 bin lira da versen nafile. İş kazası ve maluliyet hali ise daha içler açısı. ABD’de hamburgercide kayar düşersen 1 milyon dolar tazminat alıyorsun, bizde iş kazası geçirirsen, kolunu, bacağını kaybedersen ömür boyu engelli olmanın karşılığı sadece 81 bin lira ! Meslek hastalığı diye bir kavram zaten yok THY’de !
SEZAR’IN HAKKI SEZAR’A…
Diyeceksiniz ki, hiç mi iyi bir değişiklik yapılmamış? Var tabii, mesela süreğen hastalıkların genişletilmesi ve toplamda 24 ay olan ücretli istirahat halinin 36 aya çıkartılması çok önemli bir adım. Düşünün personel kansere yakalanmış, 24 ay sonra parasını da kesiyorsun, böyle bir dönemde hayati önem taşıyan özel sağlık sigortasını da… Sonra da “git nerede ölürsen öl” deyip kapıya koyuyorsun. Bu sürenin 12 ay daha uzatılması hem insani hem de vicdani bir düzenleme…
Alkış alan diğer bir değişiklik ücretli refakat izninin getirilmesi. Yanlız bu kavramın içinin iyi doldurulması gerekiyor. Sadece hastanede yatan yakını olan personeli mi ilgilendiriyor? Ayrıca bir süre konulacak mı? Mesela evde bakım gören yakınlar için de geçerli mi bu yeni düzenleme?
Evet sonuçta Antalya toplantısı bitti. İşin doğrusu nedir? Sendika ile oturur, tüm iyileştirmeler üzerinde mutabık kalır, protokole bağlar ve personele duyurursunuz. Görünen o ki, Hava İş ile varılan sınırlı mutabakat personeli tatmin etmeyince yeni paketlerin açıklanması, sanki personel memnuniyetsizliği devam ettiği takdirde yeni jestlerin gelebileceği izlenimini uyandırması bakımından eleştirilebilir.
Benim asıl merakım, hiç bahsedilmeyen yönetici personel… Şeflerin tazminatlarına zam geldiği için müdür beylerle, müdire hanımlarla aralarındaki makas biraz kapandı. Acaba Antalya’da yönetici personelle ilgili ne gibi ek iyileştirmeler yapıldı? Şeffaflığın gereği olarak THY bu konuya da bir açıklık getirse de öğrensek. Bir de seçim yılının etkisi ile verildiğine kuşku bulunmayan bu iyileştirmeler özellikle uçuş personelinin çalışma koşullarında da devam ettirilse nasıl olur?
Şeflik tazminatlarını artırdılar kabin amirleriği primini 1300 den 1550 ye cıkardılar. Kabin amirlerine karşı bu tutum hakkaniyetsiz
Thy de işler tırı vırı burdan 3 sana 5 bana 5 sana 7 bana