featured

Airbus Avrupa Başkanı Van Wersch: Temiz havacılık için SAF’ın ucuzlaması gerekiyor

 

Airbus Avrupa Başkanı Wouter van Wersch, Airshow İstanbul sırasında DÜNYA’ya yaptığı açıklamalarda havacılık sektörünün ‘temiz’ hale gelmesi için sürdürülebilir havacılık yakıtlarının ucuzlaması gerektiğini söylüyor.

Sürdürülebilir Havacılık Yakıtları (SAF), uçak ve helikopterlerin karbon emisyonlarını yüzde 85 oranında azaltabiliyor. Airshow İstanbul sırasında DÜNYA’ya konuşan Airbus Avrupa Başkanı Wouter van Wersch’in de ifadeleriyle “SAF, sektörün sürdürülebilir hale gelmesi için kritik önem taşıyor.” Ancak şu anda Airbus gibi uçak üreticileri teknolojik anlamda karbon emisyonlarını önemli ölçüde düşürebiliyor olsa da, – Airbus’ın yeni uçaklarının tamamı yüzde 50 SAF ile uçabiliyor ve – SAF arzının yetersizliği ve normal yakıtlara göre 5-6 kat daha pahalı olması, sektörün karbon emisyonlarını düşürebilmesi önündeki en önemli engellerden.

“Bu 10 yılın sonunda (2030’da) tüm Airbus uçaklarında yüzde 100 SAF kullanılmasını hedefliyoruz” diyen van Wersch, “Teknolojik anlamda bir sorun yok. En büyük zorluk sürdürülebilir havacılık yakıtlarının bulunabilirliği ve fiyatı. Bugün SAF mevcut jet yakıtlarına göre 5-6 kat daha pahalı. Havacılık sektörü rekabetçi gücünü koruyabilmek ve tüketicilere uygun fiyatlar sunabilmek için SAF’ı tercih etmiyor. SAF’ın kullanımının artması için fiyatının düşmesi gerekiyor. Küresel karbon emisyonlarının yüzde 3’ünü oluşturan sektörün daha sürdürülebilir hale gelmesi için ciddi ölçekte bir yatırım da gerekiyor. Van Wersch’in verdiği bilgilere göre küresel hava yollarının 12 bin yeni uçak için 1,3 trilyon dolar harcaması gerekecek.

SAF’ın ticari uçuşlardaki payı yüzde 1 bile değil

Geleneksel yakıtlara göre uçakların ve helikopterlerin yaşam döngüsü boyunca ürettiği karbon emisyonunu yüzde 85 oranında düşürebildiği kanıtlanan SAF, Airbus analizlerine göre havacılık sektörünün sürdürülebilir hale gelmesi için en iyi çözüm ve hem mevcut filolarda hem de geleceğin yenilenmiş filolarında kullanılabiliyor. Normal yakıtlarla uçak motorlarına herhangi bir modifikasyon getirilmeden yüzde 50 oranında karıştırılarak kullanılabilen SAF, bugün itibariyle ticari uçuşların yüzde 1’inde bile kullanılmıyor.

Hidrojen en umut vaadeden seçenek

Hidrojen, Airbus’a göre havacılığın karbon ayak izini azaltmak konusunda en umut vaadeden teknoloji. Bugüne kadar dünya genelinde 360 binden fazla ticari uçuş SAF’la gerçekleştirildiğini aktaran van Wersch, sektörün toplam yakıt kullanımında standartları belirleyen uluslararası otorite ASTM International tarafından onaylanan 7 farklı SAF çeşitinden yüzde 95’inin hidrojen kullanılarak üretilen HEFA ile gerçekleştiğini aktarıyor ve ekliyor “HEFA temelli yakıtlar şu anda ticari olarak bulunabilir olan tek ürün” diyor. Airbus’un hedefi 2035 itibariyle pazara net sıfır emisyonlu bir uçak sunabilmek.

“Enerji üreticileri arzı artırmalı, hükümetlerin rolü de önemli”

Van Wersch, enerji üreticileri üzerinde çok büyük bir baskı yaparak SAF’ın çok daha bulunabilir hale gelmesi için çalışmalara devam ettiklerini, hükümetlerle ve sektörün paydaşlarıyla İstanbul Airshow’da da bu konuda vurgu yaptıklarını anlatıyor. Pazarın inşa edilebilmesi ve büyüyebilmesi için hükümetlere de çok iş düştüğüne dikkat çeken van Wersch “Bu nedenle Ulaştırma ve Altyapı Bakanınız Adil Karaosmanoğlu’nun Airshow’daki konuşmasında havayolları için daha temiz yakıtlar üretilmesi için çalışacaklarını söylemesi de çok sevindirici” diye konuştu. Airbus’ın Türkiye için de 2050 itibariyle havacılık sektörünün net sıfır emisyon hedefine ulaşabilmesi için hazırladığı yol haritasında sıfır emisyonlu teknolojiler, havayolu filosunun yenilenmesi ve SAF çeşitlerinin kullanılması yer alıyor.

Her Airbus uçağında Türkiye’den bir parça var

Türkiye’nin havacılık sektöründeki yeri ve rolünü sorduğumuzda Airbus Avrupa Başkanı Wouter van Wersch “Üretilen her bir Airbus uçağında Türkiye’den de bir parça var” diyerek Türk havacılık ve uzay sanayinin çok başarılı olduğuna ve çok hızlı büyüdüğüne dikkat çekti. “Türkiye çok etkileyici bir ülke. Her geldiğimizde biraz daha etkileniyoruz. Öncelikle çok hızlı büyüyen bir pazar. Lokasyonu havacılık için inanılmaz iyi. Avrupa ve Asya’nın ortasında ve doğrudan 4 saatle çok fazla ülkeye ulaşılabiliyor. THY ve Pegasus gibi çok dinamik havayollarına sahip. Türk havacılık ve uzay sanayi de çok başarılı. Bu yüzden de Airshow’a büyük rakiplerimize göre çok daha fazla önem verdik, çünkü Türkiye pazarına inancımız büyük” diye konuşan van Wersch Airbus’ın küresel tedarik zincirlerinin sürekli olarak daha verimli hale getirilebilmesi için incelendiğini ve Türkiye’nin de yerel içeriğin artırılması konusunda incelenen seçenekler arasında yer aldığını aktardı.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir