featured

Türkiye’nin yeni seyir füzesi Çakır geliyor

 

ROKETSAN, kara, deniz ve hava platformlarından atılabilecek, 150 kilometrenin üzerinde menzile sahip yeni nesil seyir füzesi Çakır’ı göreve hazırlıyor.

Çakır’ın tanıtımı dolayısıyla ROKETSAN tesislerinde basın toplantısı düzenlendi. Toplantıya Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanı İsmail Demir, ROKETSAN Yönetim Kurulu Başkanı Faruk Yiğit, ROKETSAN Genel Müdürü Murat İkinci ve Kale Grubu Başkan Yardımcısı ve Teknik Grup Başkanı Osman Okyay katıldı.

Toplantıda verilen bilgilere göre, kara, deniz ve hava platformlarından atılabilen seyir füzesi Çakır, son teknoloji özellikleri ve etkili harp başlığı ile silahlı kuvvetler için yeni bir güç çarpanı olacak.

Sabit ve döner kanatlı hava araçları, insansız hava ve deniz araçları, taktik tekerlekli kara araçları ve su üstü platformlardan atılabilen yeni seyir füzesi Çakır, kara ve deniz hedeflerine karşı kullanıcıya operasyonel olarak geniş alternatifler sunuyor. 150 kilometrenin üzerinde menzili bulunan Çakır’ın hedefleri arasında su üstü, kıyıya yakın kara ve su üstü, stratejik kara hedeflerinin yanı sıra alan hedefleri ve mağaralar bulunuyor.

Kale Arge tarafından geliştirilen yerli ve milli KTJ-1750 turbo-jet motora sahip Çakır, tasarımının getirdiği çeviklik sayesinde, görev planlama esnasında tanımlanan üç boyutlu dönüş noktalarını içeren görevleri kolaylıkla icra edebiliyor. Çakır, hedef üzerinde vuruş noktası seçimi ve özgün harp başlığı ile hedeflere karşı yüksek imha kabiliyeti sunuyor.

Gelişmiş ara safha ve terminal güdüm sistemleri ile Çakır, hedeflerine tüm hava koşullarında yüksek hassasiyetle angajman sağlayabiliyor. Ağ tabanlı veri-bağı sayesinde hedefe ilerlerken kullanıcı seçimine bağlı olarak, hedef değiştirme ve görev iptaline de olanak sağlıyor.

Sürü konseptiyle görev yapacak

Çakır’ın en dikkat çeken özelliklerinin başında ise platformda çoklu taşımaya imkan veren tasarımı ve sürü konseptinde görev icra yeteneği geliyor. Çok sayıda mühimmatla koordineli taarruz imkanı veren sürü konsepti ile düşmanın savunma sistemlerinin aşılması kolaylaşırken, bir ya da birden fazla hedefte yüksek etkinlik sağlanıyor.

Radar soğurucu özellikli özgün gövde tasarımı sayesinde Çakır, yüksek beka kabiliyeti sunuyor. Deniz üzerinde su sathına çok yakın uçuş, kara üzerinde ise arazi maskeleme kabiliyetlerine ek olarak radar soğurucu gövde yapısı ile düşman hava savunma sistemlerince tespit edilebilirliğini en az seviyeye indiriyor.

Çakır, karıştırmaya dayanıklı GNSS ve altimetre destekli ataletsel navigasyon sistemi ile yoğun elektronik karıştırmanın olduğu durumlarda da seyrine devam edebiliyor.

ROKETSAN’ın öz kaynakları ile başlatılan yerli ve milli seyir füzesi Çakır’ın tasarım çalışmaları devam ederken ilk test atışı yıl içinde Akıncı’dan yapılacak, platform entegrasyonu ise 2023’te hedefleniyor.

“Kendine yeter ülke olma hedefinin aşama aşama gerçekleşiyor”

Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanı İsmail Demir, burada yaptığı konuşmada, Türk savunma sanayisinin platformlar ve bunlarla kullanılacak muhtelif silah ve mühimmat sistemlerini geliştirerek sahaya verdiğini ifade etti.

Platformlar kadar bunların üzerindeki vurucu ve önleyici sistemlerin de çok önemli olduğunu belirten Demir, “Bugün dünyada adından söz ettiren SİHA’larımız üzerindeki sistemler, vurucu güçlerle bir anlam kazanıyor. Bunun çeşitlendirilmesi ve kabiliyetlerinin artırılması çok önemli. Savunma sanayisinde dışarıya muhtaç olmadan kendi kaynaklarımızla kendimize yeter bir ülke olma iradesi ve hedefi aşama aşama gerçekleşmeye devam ediyor.” diye konuştu.

6 yıl önce Milli Piyade Tüfeği’nin kalifikasyonuna yeni başlandığını, hava savunma sistemi bulunmadığını, akıllı bomba ve mühimmatlarda ABD’nin koyduğu engellerle karşılaşıldığını anlatan Demir, tohumları atılan ürünlerin yavaş yavaş sahaya gelmeye başladığını dile getirdi.

Bugün saymaktan yorulacak sayıda ürünü hizmete sunarken, yeni meyvelerin tohumlarını da atmaya devam ettiklerini bildiren Demir, “Çakır da tohumdan çok filizlenmiş, filizden çeşitli meyveler çıkartmaya çalıştığımız bir proje.” dedi.

En büyük referans Türk Silahlı Kuvvetleri

Savunma sanayisi ürünlerinin bir ekosistem içerisinde farklı şirketlerin kabiliyetlerinin birleşimiyle ortaya çıktığına işaret eden Demir, şunları kaydetti:

“Bu platform ve silahların kendilerini ispat ettiği en önemli husus da Türk Silahlı Kuvvetleri gibi bir kullanıcı tarafından kullanılması. Bu bizim dünyadaki en büyük referansımız oluyor. Türk Silahlı Kuvvetleri gibi kabiliyetli ve yetkin bir gücün bu ürünleri kullanması, başarısını sahada göstergesi de hiçbir söze gerek kalmadan ürünlerinizin ne olduğu ile ilgili bir fikir veriyor. Tabii ki bizlerin görevi bu ürünleri çok geniş test ve denemelerden geçirip tabiri caizse dört dörtlük şekilde kullanarak gözbebeğimiz olan silahlı kuvvetlerimize, güvenlik güçlerimize teslim etmek. Bu yolda test ve kullanımdan sonra da iş birliğimiz devam ediyor, edecek.”

Demir, bu ürünlerle dost ve müttefik ülkelere de destek olunduğunu, ihracat faaliyetlerinin sürdüğünü söyledi.

Dünyadaki gelişmelerin savunma sanayisi alanında kendine yeter ve güçlü bir ülke olma yolunda atılan adımların ne kadar doğru ve kıymetli olduğunu gösterdiğini vurgulayan Demir, “Her yeni çalışma ve ortaya çıkarılan her yeni proje ülkemiz açısından önemli değerler sağlarken Türkiye’yi hem sahada hem masada güçlü konuma getiriyor.” dedi.

İsmail Demir, seyir füzeleri motorları konusunda yaptıkları katkılar için TEI ve Kale Arge’ye teşekkür etti.

Yüzde 50 ihracat hedefi

Basın mensuplarının sorularını da yanıtlan İsmail Demir, füze savunma sistemi SAMP-T’ye ilişkin iş birlikleri konusunda karşı taraftan gelecek görüş ve taleplere açık olduklarını, ancak kendileriyle henüz bir temas olmadığını ifade etti.

Muharebe sahası için en çok ihtiyaç duyulan ürünler olarak ROKETSAN ürünlerinin gündemde yer aldığını dile getiren Demir, ihracat hedeflerinin artarak devam ettiğini belirtti. Demir, “Ürünlerin kendisini göstermesiyle ihracatın çok daha hızlanacağını düşünüyoruz. Şirketlerimizden faaliyet ve gelirlerinin yüzde 50’sini ihracat oluşturacak şekilde planlama yapmalarını talep ediyoruz. ROKETSAN da bu doğrultuda kendisine hedef koymuş durumda.” diye konuştu.

Savunma sanayisinde “müşteriden ürün tanımlamasını beklemekten” karşılıklı iş birliğiyle geleceğin muharebe ortamında ihtiyaç duyulacak ürünlerin geliştirilmesi anlayışına geçtiklerini anlatan Demir, Çakır’ın da bu yaklaşımın ürünü olduğunu bildirdi.

Demir, Milli Muharip Uçak motoru için ilk aşamada hazır motor tedariki yapmaya çalışırken bir yandan da geliştirme projeleri yürüttüklerini söyledi. Rolls Royce ve Kale Grubu’nun bu konuda bir ortaklık yaptığını ve bir teklif sunduğunu ifade eden Demir, teklif üzerinde bir noktaya varıldığını söyledi.

Demir, şunları kaydetti:

“Milli Muharip Uçak’ın motoruyla ilgili teklife çağrı dosyamız var. Türkiye’nin 5. nesil uçaklara takılabilecek bir motoru yerli ve milli olarak gelişmesi için tüm kaynaklarını masada tutması gerekiyor. Bu konuda 3-4 şirketin ayrı ayrı çalışacağı bir yapının başarıya götüremeyeceğini gördüğümüz için bir noktada buluşulması gerektiğini düşünüyoruz. Rolls Royce-Kale ortaklığının da bu konuda tekrar aktif olarak devrede olması ile ilgili somut adımlar atılıyor.”

ROKETSAN’ın dünyada 4-5 ülkenin sahip olduğu ürün gamına sahip olduğuna dikkati çeken İsmail Demir, bu ürünlerin maliyet etkinliğinin de sahadaki etkinliğin bir parçası olarak ele alınması gerektiğini belirtti.

Demir, Türkiye’nin “F-35 uçağına yönelik müzakerelerin nereye gideceğini beklemekle vakit kaybedemeyeceğini” vurgulayarak, “Milli Muharip Uçak’ımızı yapmakla ilgili tüm gücümüzle çalışmamız gerekiyor. Bu açıdan F-35 konusu gündemimizde yok artık. Daha sonra ne olur bilemiyoruz. F-16, F-35 müzakereleri bir yere gider, göreceğiz ama F-16 modernizasyonu konusunda Türkiye’nin kabiliyetlerinin oldukça ileri olduğunu, kendi imkanlarımızla ‘Özgür’ projemiz, yapısal modernizasyon kapsamında çalışmalarımızın devam ettiğini belirtmek istiyorum.” diye konuştu.

Çakır “füze ailesi” olacak

ROKETSAN Genel Müdürü Murat İkinci de Çakır’ın seyir füzesini insansız sistemlerle buluşturan bir platform olacağını söyledi.

Silahlı insansız hava ve deniz araçlarından kısa sürede Çakır atılabileceğini anlatan İkinci, Çakır’ın bir füzeden çok “uçan teknoloji platformu” olduğunu vurguladı.

Yeni nesil sürü saldırı yeteneğini ilk kez bir seyir füzesine entegre edeceklerine değinen İkinci, Çakır’ın bir ürün ailesi olarak çok sayıda varyantı barındıracağını belirtti.

275 kilogram ağırlığı, 3,3 metre uzunluğu bulunan Çakır’ın tüm modern füze donanımlarına sahip olacağını dile getiren İkinci, “Çakır, Türkiye’nin en gelişmiş, vurucu gücü en yüksek platformlardan biri olacak.” dedi.

Modüler bir yapıya sahip, maliyet etkin Çakır’ın farklı hedef türlerine angaje olabildiğine değinen İkinci, füzenin savaş, kargo, sahil gözetleme uçaklarında, helikopterlerde de kullanılabileceğini bildirdi.

ROKETSAN’ın öz kaynaklarıyla sürdürdüğü 70’e yakın proje olduğunu dile getiren İkinci, bunların sonuçlarının da kısa sürede görüleceğini sözlerine ekledi.

Yerli motor için imzalar atıldı

Kale Grubu Başkan Yardımcısı ve Teknik Grup Başkanı Osman Okyay da gece gündüz çalışarak ihtiyaç duyulan itki sistemlerini ROKETSAN’a en hızlı şekilde teslim edeceklerini söyledi.

Seyir füzesi Çakır’ın tanıtım etkinliğinde ROKETSAN ve Kale Arge arasında “Çakır Projesi Milli Turbojet Geliştirilmesi Sözleşmesi” imzalandı. Sözleşme, Çakır’da kullanılacak KTJ-1750 turbojet motorunun geliştirilmesi ve teslimatlarını kapsıyor.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir