2019 BİTERKEN İŞÇİ CEPHESİNDE DURUM
ASGARİ ÜCRETİN DAYANILMAZ HAFİFLİĞİ
”TEATRAL” GÖSTERİYE DEVAM(TÜRK İŞ)
KABAHATİN ÇOĞU SENDE BE KARDEŞİM..
Değerli Airline Haber okurları,
2019 yılını bitirip 2020 yılına gireceğimiz bu günlerde biz emekçiler açısından iyi şeyler yaşanmıyor ve yeni yıla açlık sınırının altında bir asgari ücretle giriyoruz.
Sağolsun hükümetimiz, işverenlerimiz ve Sendikacılarımız el ele vererek 2020 için olası umutlarımızı da öldürdüler.Yeni bir yıla girerken bu kadar karamsar cümleler kurmak istemezdim. Ancak gerçek bu.
Çalışma hayatımızda çok daha kötü günler bekliyor bizi. Ben, Hükümetlerin ve İşverenlerin bu konudaki uygulamalarını ve düşüncelerini anlıyabiliyorum.Çünkü onlar karşı taraf.Ancak bizim trafımızı temsil edenler,yani sendikalarımız ne yapıyor.Daha doğrusu ne yapmıyor.
İş hayatımızın önemli konulardan bir tanesi asgari ücret meselesi, yani asgari geçim ücreti. Bu ücret,her yılın Aralık ayı içerisinde İşçi,İşveren ve Hükümet kanadından oluşan bir komisyon tarafından belirleniyor.Bu komisyon yaklaşık bir ay boyunca, İşçilerin asgari geçim ücretini belirlemek için ”Kafa patlatıyor”. Gece gündüz demeden çalışıyorlar.İşçiyi enflasyona ezdirmemek için kılı kırk yarıyorlar. ”Özel Uzmanlar ve Akademisyenler” bu konuda raporlar hazırlayıp kendi kurumlarına veriyorlar. Nedir bu çalışma! ”İşciyi enflasyona ezdir(me)me ”çalışması.
İşci sendikaları, çarşı pazar dolaşıp gıda malzemelerindeki artış oranlarına bakıyorlar.Hükümet yetkilileri başka ülkelere heyetler gönderip oradaki işcilerin yaşam koşullarını inceleyip ücretlerine bakıyorlar,raporlar düzenleyip ilgili bakana veriyorlar.İşveren yetkilileri ülkemizdeki ucuz gıda ve giyim pazarlarından fiyat endeksleri hazırlatıyorlar.
Bütün bu hararetli ve yoğun çalışma niye yapılıyor.İşciyi ”enflasyona ezdir(me)me(k) için”Asgari ücret tespit çalışma(ma)sı.
Çok çalıştı sendikalarımız. Tabiki İşverenlerimiz ve Hükümetimiz de. Veee.. sonunda işciyi enflasyon canavarına ezdir(e)meye(cek) rakamı buldular. (2.324.70.-TL.). Vayki vay..
Ne diyordu,Konfederasyonumuz TÜRK İŞ, 2.578.00.Tl nin altında bir ücretle gelirlerse masaya oturmayacağız. Ne yaptı peki. Valla kalktı masadan.(Vay başıma gelenler).Sanki gelen teklifi ilk defa duyuyormuş gibi büyük bir hayal kırıklığı ile masayı terk etti.Çalışma bakanımız onların arkalarından bakakaldı.Hafif bir tebessüm de yapmadı değil hani..Çünkü ”teatral” gösterimin arka fonunda (kendi aralarında)böyle değildi. Sendikacılar masaya yumruk falanda vurmuştu..Ancak bu Nazmi pek rol yapmayı bilmiyor.(Nazmi IRGAT TÜRK İŞ GENEL EĞİTİM SEKRETERİ) Ama olsun diye geçirdi içinden çalışma bakanımız.(Görevini yaptı ya)
Ah.. Ergün Başkan olacaktı ki,( Ergün ATALAY TÜRK İŞ BAŞKANI)bak neler yapıyordu. Geçen sefer(Kamu sözleşmeleri basın açıklamasında,”Uzasa işi karıştıracağız”)nasılda rölünü iyi oynadı.Günlerce basın bunu yazdı.Bizim, ne zam yaptığımızı konuşmadı bile kamuoyu. Eee.. TÜRK İŞ BAŞKANI OLMAK kolay değil.Açlık sınırının altında bir ücreti 8 milyon çalışana kabul ettirmek ve onların sesini kesmeyi becermek maharet ister.(Bu sendikacılar acayip kıvrak adamlar) ”Olmasalardı olmazdık”vallahi. :))
”TEATRAL”gösteriye devam ediyoruz.
Eeee.. Tamam masadan kalktık da(TÜRK İŞ) sonra ne yapacağız. Genel GREV‘ (bu grev yazısıda korkutucu oluyor büyük yazınca) mi olacak.İş yavaşlatma, iş durdurma falanmı yapılacak.Milyonlarca işci Ankaraya davet edilip büyük bir pretosto mitingimi yapılacak.Hergün işe bir saat geç mi başlanacak. Yani üretimden gelen güç kullanılacakmı.? Sesinizi duyar gibiyim.Bu sendikalar la,bu işci ile bir yere gidilmez diyorsunuz.
Haklısınız,size aynen katılıyorum.Ancak soru şu. Sen ne yapıyorsun.Sen bulunduğun yerde tüm bu yaşanan aldatmaca ile ilgili ne DÜŞÜNÜYORSUN.??…Nazımın dediği gibi ”Akrep gibisin be kardeşim Akrep gibi….Demeğe dilim varmıyor ama, kabahatin çoğu sende”
Sen bekliyorsun ki, Saray hayatı yaşayanlar seni anlasın, sana acısın.Sen bekliyorsunki milyonlarca lira vergi borcu sıfırlanan işverenler sana iyi bir ücret versin.Sen bekliyorsunki senin ücretinden kesilen aidatlar ile dünyanın en pahalı arabalarına binen, özel korumalar ile gezen sendikacılar senin hakkını savunsun.Rüyanda bile göremezsin, bunu bilesin.
Artık; önce birileri yapsın ben ardından giderim alışkanlığını bırakman gerekiyor.”Dur bakalım ne olacak ”hikayesi ni terketme zamanı gelmedimi.
Kendi emeğin ve elllerinle büyütüp canavarlaştırdığın bu üçlünün( Sendikalar,İşveren kuruluşları,Siyasi Erk) senin hakkını korumasını bekliyorsun. Kümesi Tilkiye teslim edip gitmişsin,kışın yiyeceğin yumurtaların hayalini kuruyorusun be kardeşim.
Tabiki tüm bu yaşananlardan Havacılık çalışanlarıda nasibini alacaktır.Yoğun ve yorucu çalışma koşullarına ”biraz daha iyi ücretin hatırına ” ne kadar dayanılabilirki.
Böyle devam edersen İşçi kardeşim, 2020 de olacakları söyleyeyim şimdiden.Kıdem tazminatının ruhuna El Fatiha diyebilirsin.Tilki kümesin başında bekliyor .Son tavuğuda götürecek. Bunu engellemek senin elinde.Ancak önce Tilkiyi oradan kovman gerekir.Benden söylemesi…
Yeni yılınız kutlu olsun…
Saygılarımla.
Ali Bey, yine ahvalimizi çok güzel dile getirmişsiniz. Bizler bizleri yönetenleri ve sendika yöneticiletimizi doğru dürüst seçmediğimiz sürece bunları yaşamaya mahkumuz. Herkes hak ettiği gibi yönetilir.
Havayolları ülkenin izdüşümü olmaktan başka bir durumda değiller. Tatlıbal ve ekibinin yönetimindeki sarı sendikaya oy veren TK çalışanlarının bugünkü hükümete oy verip şimdi ağlayan vatandaştan farkları yok. Hava-Sen çatısı altında birleşmeye gidilirken THY işvereni tarafından işten çıkartılan pilot ve kabin memurlarını görüp geri adım atarak ellerindeki son şansı da kaybettiler. Oysa hızlı bir şekilde Hava-Sen’e üye olup çoğunluk sağlansaydı bugün THY işvereni ile Abant’ta kolkola poz veren Yanlıbal’ın oyuncağı olmayıp bu gibi danışıklı dövüşlerin etkisiz ve zorunlu izleyicileri olmayacaklardı. Herkesin bilmesi ve anlaması gereken acı gerçek şudur ki 2013 Aralık’tan beri THY işvereni karşısında gerçek bir işçi sendikası yoktur, sapsarı bir Hava-İş ve büyüyen göbeğini yeleğin bile gizleyemediği sendika ağası Tatlıbal ve ekibi vardır!
Aynen …Bağırdık, yapmayin dedik,yanlissiniz dedik,direnin,tüm haklariniz bir bir alinir dedik,yok dinletemedik..Kabin hizmetlerde dümenin en büyüğünü yaptilar..O iki kelimeyi biraraya getiremeyen yanliyi getirdiler..Biz direnirken bize acinasi bakanlar;bugün hem haklarindan oldu,hem de işlerinden..Biz bugünleri dünden bilip gördük ama adımızı işverenci diye bile cikardilar..Hee kardeşim isverenciyim ondan atıldım işimden..Yönetim kendi saltanatlari için herseyi yapacak..Thy hep küçük bir Türkiye oldu..Genelde ne yaşadıysak, Tk’da da onu yaşadık..Ama şimdiki yönetim eskileri bile aratir olmuş..Tabiri yerindeyse;yamyamlık boyutunda..Yemeye,içmeye doymuyorlar.Iscinin sirtindan geçinip, kendi luks yasamlari için herseyi yapiyorlar..Calisan arkadaslara küçük tavsiye,orgutlenin..Çünkü durmayacaklar!!
3 kuruş az kar edelimde gariban emekçinin yüzü gülsün kimse demiyor, bu durumda emekten yana olanlar safını belli etsin başka çare yok, bu ülkede anayasa 2 sendika hakkı veriyor 1 şartla yandaş sendikalı olacaksın! Kimi işverenin ona bile tahammülü yok! Dünyalığı 7 sülalesini bile geçindirecek Servet sahibi politikacılar maaşınızı asgari ücrete düşürün görelim! İçler acısı 1000 liradan aşağı kira yok 2300 liraya ne yeter , dünyada en kötü alım gücünde ilk beşe gireriz, asgari ücret batılı ülkelerde sezonluk ve part time işçiler içindir bizde ise işçi aylığı! Hava limanında işçiler 12 saat çalışıyor gidip gelmesi 14 saat haftada 1 gün izin, devlet teşviğide alıyor firma, haftalık çalışma saati 45 ilken bu garibanlar 72 saat çalışıyor neden ! Bu ihbardır gidin bakın yemek firmasına gidin bakın iga taşeronlarına! Çalışma bakanına açık çağrı, sömürüye son veriniz!
Valla şu an asgari ücretliyi düşünecek halim yok. Onlar kendilerni düşünsün önce. Onlar ses çıkarmıyosa benim için sorun yok.
Ali bey,Tilkiye haksızlık yapmışsın,Tilki karnı doyacak kadar tavuk çalar.Bunlar doymak bilmiyor.
Ama yazdığın metafor tamda bize göre.Kalemine yüreğine sağlık.
Hava iş işverenin güdümünde,Hava Sen vardı,onuda eller aldı Ses soluk yok,demekki pilotlar halinden memnun.
Biz işçileri düşünen yok.Sendikacı diyince aklıma mersedeli,siyah takım elbiseli mafya filmleri geliyor.
İşçi kendi hakkını arayacak kendi sendikasını kuracak.Başka çaresi yok.
Asgari ücretlinin hali içler acısı değerli devlet büyüklerimiz işçi sendikaları başkanlarımız çalışma bakanımız bu asgari ücretle geçinsinlerde görsek,Kendileri lüx konutlarda ,lüx arabalarla ,çocuklarının her biri yurt dışında okur,Emekçi zavallı asgari ücretlide köle misali çalışır didinir ayın sonunu getirmeye çalışır,Asgari ücret devletin resmi kurumunun açıkladığı açlık ve yoksulluk sınırının altında ise daha ne söylemeye gerek varki.
O emekçide akıllı olsun o zaman. Boş milliyetçilik dincilik yapmasın. Herşeyde gaza gelmesin. Kusura bakmayın ama asgari ücretlilerde cidden daha fazlasını haketmiyor bu kafayla. Adamın kıçına giyecek donu yok ama ameriga yabtı diye yorum yapabiliyor. İstisnalar hep var ama durum böyle.
Sermayenin yanında saf tutmuş,işçilerin kanını emen sarı sendikaları yıkmadan bu iş düzelmez.
Kalemine Sağlık Ali hocam.
Kıdem tazminatı da giderse o zaman ruhumuza hakikaten fatiha