GE ve modern havacılığın tarihi çok uzun süredir ortak şekilde ilerliyor. Bu ortak tarihe tanıklık eden birçok motor, yeni teknoloji ve üretim şekli var; ancak 49 yaşındaki bu Boeing 747-100 test uçağı bu tarihe en yakından tanıklık edenlerden biri olarak geçtiğimiz ay son uçuşunu gerçekleştirerek emekliye ayrıldı. Bu uçan test laboratuvarı, dünyanın en güçlü jet motoru GE90 ile 747 ve Dreamliner uçakları için özel üretilen GEnx jet motoru da dâhil toplamda 11 farklı motor modelinin ve 39 farklı motorun kontrol edilip onaylandığı sürecin bizzat tanığı oldu.
Bu 747-100 uçağının ömrü, kendi cinsindeki uçaklara göre bile oldukça uzun. Ayrıca bu uçak aktif kullanımda olan son 747-100’dü. Bu da şu demek; eğer iç tasarımı ve şartları uygun hale getirilirse hala aktif olarak ticari uçuş yapabilir. Test uçağı, 1969 yılında üretildi ve üretilen serinin 16. uçağıydı. 1991 yılında ticari uçuşlarını sonlandırana kadar Pan Am Havayolları’nın filosunun bir parçası olan uçak, Pan American Clipper filosunun da kalan son uçağıydı.
747’nin en benzersiz özelliklerinden birisi, gövdesinin ön tarafındaki kamburuna gizlenmiş ikinci yolcu güvertesi. Daha sonraki 747 modellerinde bu alan daha uzun olsa da 747-100’de bu alan oldukça kısaydı ve Pan Am bu alanın en uygun kullanımını bulmak için uzun süre uğraştı. İlk başta bir piyano barı olarak kullanılması planlandı ancak alanın bu iş için çok küçük olması nedeniyle vazgeçildi. Daha sonra trenlerdeki yataklı Pullman tarzı süitler, birinci sınıf yemek salonu gibi farklı denemeler de yapan şirket yine alanın küçüklüğünden dolayı bunlarda başarılı olamadı. Fakat bu alan daha sonra çok daha farklı bir şeyin doğuşuna neden oldu: birinci sınıf koltuklardan oluşan ilk business-class kabini.
GE, Pan Am’in iflasından sonra uçağı satın aldı ve emekli olana kadar 24 yıl boyunca motor testi için kullandı. İşin ironik tarafı, Pan Am Havayolları 747 uçaklarında GE uçak motoru kullanmıyordu.
GE Kuzey Karolina’daki uçağı yeniledi, ağır motorları taşıyabilmesi için sol kanadı değiştirdi ve Mojave’de uçuş testlerine başladı. Uçan test laboratuvarı 2003’ten sonra ise Victorville’deki yeni evine taşındı.
FAA kuralları, ticari kullanım için onaylamadan önce motorların gerçek dünya koşullarında test edilmesini gerektiriyor. Testler, yakıt yakma gibi temel performans ölçütlerinden sıfır G, yüksek açılı tırmanma ve buzlanma koşullarında sürekli uçuş gibi uçağın normal kullanımda karşılaşmayacağı aşırı koşullara kadar her şeyi içeriyor. Bunlar yerde yapılamayan testler olduğu için de farklı irtifada ve farklı Mach numaralarında uçuş yapılmadığı sürece motorların test edilmesi mümkün olmuyor. GE’nin bu 747-100’e ihtiyaç duymasının temel nedeni de işte buydu.
Sahibi GE gibi dev bir mühendislik şirketi olduğu için 747-100’ün kondisyonu her zaman üst düzeydi. Ancak zaman geçtikçe yedek parça bulmak sorun olmaya başladı. Örneğin 747-100, GE’nin tek seferde en az 50 adet sipariş vermesi gereken özel boyutlu bir lastik kullanıyordu. Özellikle son yıllarda diğer yedek parçaların bulunması neredeyse imkânsız hale gelmişti. Ayrıca uçağın navigasyon sistemi de pek çok modern teknolojiden yoksundu. Durum böyle olunca, herhangi bir sorunu olmamasına rağmen 747-100 emekli olmak zorunda kaldı. GE onun yerine bir 747-400 işe aldı. O da şimdilerde gelmiş geçmiş en büyük uçak motoru olan GE9X’i test ediyor.
Test uçağı emekliliğinin keyfini sürmesi için dünyanın en büyük özel hava müzelerinden biri olan Pima Hava ve Uzay Müzesi’ne yerleştirildi. Bu aynı zamanda GE’nin müzeye en büyük bağışı oldu. Bu uçakla beraber GE motorlarına sahip toplamda 26 uçak müzede yer alıyor.
15 Kasım’da Pima’nın kuzeyindeki Davis-Monthan Hava Kuvvetleri Üssü’ne iniş yapan uçak, son kez motorlarını kapattı. Uçuş ekibi isimlerini kokpitin içine kazıdı ve uçak Pima’da ömür boyu sürecek huzurlu bir inzivaya çekildi.