15 Temmuz 1983 günü saat 14:10’da Fransa’nın başkenti Paris Orly Havalimanı’nda Türk Hava Yolları’nın check-in kontuarında taşıma bandında bir bagaj patladı.
Patlamada anında 3 kişi öldü ve 5 kurban da hastanede öldü. Yaklaşık 56 kişi de yaralandı. Fransız müfettişler bombalamadan Ermenistan’ın Kurtuluşu için Ermeni Gizli Ordusu ASALA’nın sorumlu olduğunu tespit ettiler.
ASALA üyeleri, saldırıyı gerçekleştirmek için bir bavula plastik patlayıcılardan yapılmış bir bomba ve 3 adet portatif gaz tüpünü yerleştirmişlerdi. Varuzhan Karapetyan, kendisinin çok fazla bagajı olduğunu söyleyerek, bagajı check-in’den geçirmesi için bir yolcuya 65 dolar ödediğini yetkililere itiraf etmişti.
Bombanın İstanbul’a giden THY uçağında havada infilak etmesi amaçlanmıştı. Ancak, uçuşun planlandığı kalkış saatinden yaklaşık bir saat önce bagaj taşıma bandında erkenden patlamıştı.
16 Temmuz 1983 tarihli bir New York Times haberinde, patlama anında Türk Hava Yolları‘nın güney terminali masasında çalışan Orly Havalimanı çalışanı olay yerindeki bir görgü tanığı Mireille Boucher’in şu sözleri yer alıyordu:
“Bavul banttan yukarı çıkıyordu, patladı ve çok fazla alev çıkardı. Herkes panikledi.”
Ölen sekiz kurbanın dördü Fransız, ikisi Türk, biri İsveçli ve biri Amerikalıydı. Yaralı kurtulanlar, ciddi yanıklar ve enkazdan kaynaklanan kesikler de dahil olmak üzere çeşitli yaralanmalara maruz kalmıştı.
Soruşturma sırasında Fransız polisi, ASALA bağlantılı 51 kişiyi tutukladı. Hepsi saldırıdan yaklaşık bir yıl kadar önce Fransa’ya gelmişti. Polis tutuklamaları yaparken çok sayıda silah ve patlayıcı bulundu.
ASALA’nın bombalama için neden 15 Temmuz tarihini ve bu uçuşu seçtiği tam olarak belli değil, çünkü bağlantılı üyeler saldırıya ilişkin tutarsız açıklamalar yaptı. Bir ASALA üyesinin erkek kardeşi, bombalamanın Orly bombalamasından beş gün sonra açılması planlanan Ermeni Dünya Kongresi’ne katılan Fransa’daki rakip bir Ermeni grubuyla rekabetten kaynaklandığını öne sürmüştü. ASALA’nın Fransa’daki faaliyetleri başkanı Waroujan Garbidijan, saldırının o yılın başlarında bir ASALA üyesinin İstanbul’da asılmasına karşı bir protesto olduğunu belirtmişti.
Garbidijan polise verdiği ifadede bombanın İstanbul’a giderken havada patlamak üzere tasarlandığını doğruladı; bagaj taşıma bandındaki patlama gerçekten bir kazaydı. Garbidijan 3 Mart 1985’te müebbet hapis cezasına çarptırıldı, ancak Nisan 2001’de serbest bırakıldı.
Bombalı bavulu alması için bir yolcuya 65 Dolar ödeyen Varuzhan Karapetyan da müebbet hapis cezasına çarptırılmıştı, ancak o da 2001 yılında Ermenistan’a sınır dışı edilmek şartıyla serbest bırakıldı. Ocak 2019’da öldü.
Kaynak: New York Times